Gittikçe daha azalan sayıda da olsa, dünya hâlâ hayvan dolu.
Bunlardan hiçbirinin dilini bilmiyoruz, hiçbiri ile konuşamıyoruz.
Hayvanların aklından ne geçtiğine dair hiçbir fikrimiz yok.
Onlara ne acı veya zevk verir, amaçları nedir, hafızaları ne kadar büyüktür, bilmiyoruz.
Balinaların üzerinde yapılan araştırmalar iptidai de olsa düşünme yeteneğine sahip olduklarını gösterdi. İyi de, ne düşünüyorlar? Zaman ve yer algıları var mı? Kâbus görüyorlarsa kâbusları nedir?
Bir balina veya başka hayvan kendini “ben” olarak düşünür mü?
Balinaların “şarkılarla”* birbirleri ile iletişim kurduklarını da biliyoruz. Bir kambur balina Cebelitarık Boğazı’nda
şarkı söylese sesi 2600 kilometre uzaklıktaki Girit sahillerinde duyulabilir. Ama hitap ettiği kimdir ve ne der?
Kediniz veya köpeğinizle yıllarca aynı evde yaşayabilirsiniz ama ne düşündüklerini bilmeniz mümkün değil. Onlar da sizin aklınızdan ne geçer bilemez.
Hiçbir hayvanın diğeri ile konuşamamasının evrimsel bir nedeni olmalı diye düşünüyorum. Ama nedir?
Hayvanlarla iletişim, çözülmek için önümüze konmuş bir bulmaca gibi.
Aslında hayvanlarla konuştuğumuz bir dil var: Şiddet dili. Hangi nedenle arkadaşlığımızı kabul ettiği bilinmeyen kedi ve köpek dışında, şiddet dilimizi duymamış hayvan yok gibi.
Bir gün gökyüzünden uzay gemileri ile yabancı akıllı yaratıklar uğrarsa onlarla hangi dille konuşacağız?
Onlara da hayvanlara kullandığımız şiddet dili ile mi hitap edeceğiz?
Eğer Hollywood filmleri ortak şuuraltımızın bir aksi ise, muhtemeldir.
Filmlerde, yere konunca çevresi askerler ve ağır silahlarla çevrilmeyen, tepesinde uçakların uçmadığı, aptal generallerin ortadan kaldırmak istemediği bir uzay gemisi var mı? Onlar da genellikle kurtuluşu kaçmakta bulurlar.
Gerçek hayatta sanırım tepemizde uçarak ne kadar ilkel olduğumuzu ve dünyayı ne hâle soktuğumuzu tespit ettikleri için bize uğramadan geçip gidiyorlardır.
Ne olabilir benimseyebileceğimiz yeni bir dil? Sevgi ve saldırmazlık dili olabilir mi?
Şair Georges Bataille (1897-1962) “Dünyadaki her hayvan su içinde su gibidir,” demiş.
Belki iklim değişikliğinin dayağını yedikten sonra akıllanır, biz de dünyada su içinde su gibi oluruz, sevgi ve saldırmazlık dilini öğreniriz.
*Buradan dinlenebilir: https://www.youtube.com/watch?v=CRnBghGOUnM
Su içinde su olmak
- 28 Ağustos 2021, 10:00
- 2.6B
YORUM EKLE
Yorumunuz Onaylanmak Üzere Gönderildi
YORUMLAR
Ege’de Bir Sahil Kasabası - 3 yıl Önce
“Su gibi” tanımlaması hep bir yerlerde karşıma çıkmıştı ama “su içinde su gibi olmak” tanımlamasını ilk defa okudum. Düşünüyorum ve anlamaya çalışıyorum. Bugün denizde balıklarla yüzerken, belki onlar da anlamama yardımcı olur :)
Ruh İkizi - 3 yıl Önce
“Sevgi ve saldırmazlık dili.” İnsanın yüreğine işleyen bir ifade!
Çocukken okuduğumuz, “Ala geyik” hikâyesi gibi Kafdağı’nın arkasında gözlerden uzak bir yerde...Aşığız ona, bir türlü kavuşamıyoruz.Umutsuz olmamak lazım demek istiyorum. Aynı duyguları paylaşan insan sayısının artması dileğiyle, elinize sağlık Üstadım.
Sokak köpekleri - 3 yıl Önce
hayvanlara çok üzülüyorum. hele sokak köpeklerine... insanlar onları hem korkutmakta hem de bir eşyadan değersiz görmekte... imkanım olsa bir kaç dönüm araziye bütün sokak köpeklerini toplar, büyük bir barınak yapar, bir görevli, aralıkla gelen bir vetenirer tutar onları besle ve mutlu ederdim.. Dünya salım...
Tarık Karatepe - 3 yıl Önce
BALİNA
Göğü gördüm imkâna tutuldum düşü sevdim
dalıp çıkmalarım ‘orda bir şey’e dönüktü
kaç kez bir şey, başka bir şey
sıçradım hem yittim
hem belirlendim
derin durdum, teknenin altına girdim
sarstım
sarsıldım vuruşun gitgide usta vuruşuydu
sustum düşe düştüm
senin mi kan, yaralarımdan mı
hey kaptan
ne balinayım ben şimdi inadı içinde
ne senin mavi balinan.
Gülten Akın
mustafa yüksel - 3 yıl Önce
Hayvanların haberleşmesi onların konuşması oluyor. Arılar ve karıncalar feromonlar yoluyla konuşuyor ama bu konuşma sohbet şeklinde değil tabi. Nedendir bilinmez, evrim onların zihinsel sıçrama yapmasını engellemiş. İnsana ise sınır koymamış.Çok tuhaf!. Kambur balinanın şarkısı harika bir avant-garde müzik. Çağdaş besteci Stockhausen müziğinden hiç farkı yok.Bir balina için müthiş yetenek.
Sevgi Demircioğlu - 3 yıl Önce
Kediler ve köpekler de şiddet dilimizden nasiplerini alıyorlar maalesef. Bir de aynı evde yaşayınca, dikkat edince ve bir bağ kurunca sanki ortak bir dil de olusuyor kedilerle.Derin sohbetler olmasa da????
Yüreğinize kaleminize sağlık güzel bir konu ve ders alınması gereken önemli bir mesaj. Bahçemde 150 ye yakın hayvana bakıyorum, onların dilini bilmiyorum tabi ki, ama beden dillerinden, gözlerinden ve seslerinden inanın ne demek istediklerini çok iyi biliyorum da, bu hayvanlara eziyet iskence eden homongolosların dilini hiç bilmiyorum.