ABD’de ve küresel piyasalarda beklenen FED’in faiz kararı 16.03.2017 tarihi itibari ile açıklandı ve önceden olasılığı % 100 olarak görülen faiz artış kararı alındı. Bu bağlamda gecelik faiz oranları 25 baz puan artırılarak % 0,75 - % 1,00 bandına çıkmış oldu. Faiz artırımını istikrarlı ekonomik büyüme, işsizlik oranlarında azalma ve enflasyonun artacağına dair var olan güvenin desteklediği vurgulandı. FED 2017 yılı içerisinde ekonomik gidişata göre 2 faiz artışı daha yapmayı düşündüğüne ve 2018 yılında ise 3 kez faiz artıracağı yönündeki görüşlerini yineledi. Gün içerisinde döviz kurlarında bir azalma gözlemlensede önümüzdeki dönemlerde gelişen ekonomi piyasaları karşısında doların güçlü seyredebileceği tahmin ediliyor. Ayrıca dolar faizlerinde yükselme trendinin Türkiye’nin kamu ve özel sektör borçlarını artırması son derece muhtemel görünüyor.
Japonya merkez bankası ise para politikasında bir değişiklik yapmayarak faizleri sabit tutma kararı aldı. Türkiye Merkez Bankasının borçlanma ve likidite penceresi faizlerini artırması TL libor faizlerini artırarak TL’yi destekler niteliktedir. EURO ve GBP faizlerinde ise oynaklık yaşanmamıştır.
3 temel döviz para birimindeki kur harketleri sene başından itibaren yukarı yönlü seyretmektedir. İngiltere’nin brexit kaynaklı belirsizliğinden dolayı GBP’de değer kaybı yaşandığı için Türk Lirası karşısında USD ve EURO para birimlerine nazaran daha düşük seviyelerde değer kazanmıştır. Kurlarda devam eden artışlarla birlikte en yüksek değer artışı emtia olarak altında yaşanmıştır.
Kasım 2016 döneminde hisse seneti ve devlet içi borçlanma seneti’nde (dibs) keskin düşüş yaşayan yurtdışı yatırımları hisse senetlerinde kaybını telafi ettiği ancak DİBS’lerin 25,3 Milyar dolarda 2015 yılından sonraki en düşük seviyelerde seyrettiği gözlemlenmektedir.