İnternette bir video bir dönem fenomen olmuştu adeta. İstanbul’da içinde yolcu olan bir minibüs, hattında giderken, şoför yolculara dönüp; “piston düştü” diyordu ve araçtaki herkes aşağıya atlıyordu.

İşte bu görüntü günlerce internette izlenme rekorları kırmıştı. Videodan etkilenenler kendi videolarını hazırlayıp sosyal medyadan paylaşıyorlardı. 

KKTC’de de durum giderek “piston düştü” durumuna dönmek üzere. Zira şu an Başbakanlık, Maliye ve Ekonomi müsteşarları Ankara’da toplantı üstüne toplantı yapıyorlar. 

Lefkoşa’da ise hükümet ortakları bir çıkış arıyorlar. UBP, kendi tabanına durumu izah etmekte güçlük çekmese de CTP gelinen durumu tabanına anlatmakta zorluk çekiyor. 

“Suyu biz yöneteceğiz” diyenler şimdi bundan çark edemiyorlar kısacası. Ve bu duruma bir çözüm bulmak içinde formül üstüne formül arıyorlar.

Türkiye’de bu konuda net tavrını koymuş durumda. Dün Diyalog Gazetesi büyük bir gazetecilik örneği sergileyip bir süreden beri kulislerde kapalı kapılar ardında konuşulan bu durumu kamuoyunun bilgisine getirdi.

Önümüzde iki seçenek var, ya piston aşağı deyip arabadan aşağıya atlayacağız ya da şoförü dinleyip yola devam edeceğiz. 

 

IMF ve Dünya Bankası

Türkiye yıllarca IMF kapısında bekledi, IMF ne istediyse harfiyen yerine getirdi. Durumunu düzeltince de IMF’den kurtuldu.

Rum kesimi zora girdi, Dünya Bankası’nın kapısını çaldı. Avrupa Birliği ve özellikle Almanya ağır ekonomik tedbirler istedi. Rum yönetimi hiç istemese de ev ödevlerini eksiksiz yaptı.

KKTC’nin IMF’si de Dünya Bankası da Anavatan Türkiye. Ve şimdi Anavatan bazı ekonomik tedbirler istiyor. Tıpkı geçmişte IMF’nin kendisinden istediği gibi. Tıpkı Dünya Bankası’nın Rumlardan talep ettiği gibi.

Olayı abartmamak gerekiyor, tüm dünya ülkelerinin başına gelmiş bir durum. Bunu bahane edip olayı farklı mecralara sürükleme derdinde olanlara prim vermeyin. 

Bu da bizim Merkez Bankamız

KTC Merkez Bankası Yurtiçi Elektronik Ödeme Sistemi’ni dün akşam düzenlediği resepsiyon ile kamuoyuna tanıttı.

Gecede uzun bir konuşma yapan KKTC Merkez Bankası Başkanı Bilal San, o kadar uzun konuştu ki ondan sonra çıkan tüm konuşmacılar bir iki kelime ile yetinmek zorunda kaldı.

Geceye damgasını vuran skandal ise konuşma düzeninde ortaya çıktı. Meclis Başkanı, Maliye Bakanı, Başbakan ve Cumhurbaşkanı denirken Ekonomi, Sanayi ve Ticaret Bakanı es geçildi.

Üstelik Ekonomi Bakanlığına bağlı birde banka var, Kalkınma Bankası.

Uhdesinde banka bulunduran, Kobilere kredi veren bir bakanlığı Merkez nasıl olur da es geçer?

Kısacası bugün IMF, Dünya Bankası falan derken bizdeki Merkez Bankası’nın durumu da ortada. Bilal Bey’in daha önceki dönemde de kırdığı cevizleri düşünürsek hiç şaşırmadık desek yeridir.

 

MESAJLAR

Özkan YORGANCIOĞLU: Başbakanlığınız döneminde Lefkoşa Engelsiz Park projesinin hayata geçirilmesi konusunda attığınız adımların takipçisi olacak mısınız? 

Birikim ÖZGÜR: Bakalım müsteşarlar Ankara’dan neyle dönecekler. Eğer hava olumlu ise sizin ve ilgili bakanların da Ankara’ya davet edileceği konuşuluyor. 

Dr. Faiz SUCUOĞLU: İlk defa din turizmi konusunda adım atılmış ve ülkeye 128 kişilik ilk kafile gelmiş. Belli ki bu alanda da atılması gereken adımlar var. 

Zeki ÇELER: Girne ilçe başkanlığı göreviniz tazelenmiş, yeniden hayırlı ve uğurlu olsun. Bu arada basın ile ilgili söyledikleriniz bir nebze olsun basın emekçilerin durumunu gözler önüne sermeye yetti. 

Zorlu TÖRE: Pek muhterem valideniz hakkın rahmetine kavuşmuş. Merhumeye Allah’tan rahmet geride kalanlara sabırlar diliyoruz, başınız sağ olsun. 

Kemal Deniz DANA: Dün resmi olmasa da mesaiye başlamış ve işlerin ucundan tutmuşsunuz. Neyse yakında müjdeli haberi alacaksınız, bizi takip etmeye devam edin.

Mehmet HULUSİOĞLU: Din turizmi bölgenizde hızla gelişiyor. Çok yakında tesisler yetmeyebilir. Bir iki düzenleme ile bölge cazibe merkezi haline gelebilir. 

Afet ÖZCAFER: Hadi gözünüz aydın, torun sahibi olmuşsunuz. Allah analı-babalı ve de dedeli nineli büyütmeyi nasip etsin. 

Osman NAZLI: Galatasaray kendisine üç kupa kazandıran teknik direktörü ligin daha yarısı bitmeden göndermesine siz ne diyorsunuz. Vefa kalmadı mı koca cim boma.

Kenan AKIN: Su projesinin askıya alınmasına çok içerlemişsiniz. Ancak ev ödevini yapmayanlar yüzünden bu sıkıntının yaşandığını kimse ne hikmetse konuşmuyor değil mi? 

Mengü KONT: Yılan hikayesine dönen Ortaköy Spor Kulübü sahası için Başbakan’dan bir türlü randevu alamıyormuşsunuz. Ee ne yapacaksınız şimdi? Kulübü mü kapatacaksınız? 

Olgun ÜSTÜN: Su konusundaki yetişmiş ender uzmanlardan bir tanesi olarak siz ne düşünüyorsunuz su ve su yönetimi konusunda. Denizi geçtik gölde boğulacak mıyız? 

Kazım LORD: Eski bir bakanlarımızdan bir tanesi ah etmiş sizi yeni yılda dünya evine sokacakmış. Valla o bakanımız ne dediyse yapar, demek ki bu yıl düğün dernek var. 

Durali GÜÇLÜSOY: Yağ işine girmişsiniz. Yakında size de yağ kralı derlerse şaşmayacağız. Bu arada bizim içinde bir 5 litrelik yağ ayırırsınız artık değil mi? 

 

 Ömer ADIŞANLI (işdah): Uzun kış gecelerinin gelmesi ile birlikte artık yeniden meyhane gecelerine dönmüşsünüz. Bu arada geçen gece bir siyasimiz gizli bir buluşmasını sizin mekanda gerçekleştirmiş.

Polat ALPER: Kıbrıs Postası Gazetesi’nin ikinci yılı hayırlı ve uğurlu olsun. Daha nice güzel senelere, tüm emeği geçenleri kutlarız. 

Levent ÖZADAM: Biz böyle eğlenceli, çalgılı sözlü düğün istiyoruz. Düğün yoksa takı makı da yok, tebrik mebrikte. Bilmem anlatabildik mi? Şunun şurasında bir tane abimiz var. Onun düğününde oynamayacaksak nerede oynayacağız? 

Sedat HACIMEHMET: Tekerlekli Basketbol ligi öncesi bu akşam yönetim ve sporculara moral yemeği veriyormuşsunuz. Umarız güzel bir sezon olur. 

Ahmet ERBAŞ: Doğum gününüz kutlu ve mutlu olsun. Yurt dışında olduğunuzdan sürprizleri bugüne sakladık. 

GÜNÜN SÖZÜ

“ 2016-2018 Mali Yılı Protokolü ile ilgili resmi görüşmeler, Türkiye’de hükümet kurma çalışmaları nedeniyle henüz başlamadı. Gayrı resmi görüşmeler, bir önceki protokolden kalmış ve yapılmamış bazı işlerin akıbetinin ne olacağıyla ilgili…”

Başbakan Ömer Kalyoncu