banner564

Ortadoğu Coğrafyası, turizm etkileşimi ve Kuzey Kıbrıs 

Her zaman İslami ülkeler içerisinde Batılı olmakla övünen, Batılı yaşam biçimini benimsemiş bir Ana vatanımız var.  Her çıkarılan zorluk karşısında Ana vatanımız  gerek askeri, gerekse ekonomik anlamda sokulan krizlerden daha güçlü çıkmış ve Türkiye`nin bu anlamda önemli açılımları olmuştur. Silah vermediler, silah yaptık, gemi vermediler gemi yaptık, füze vermediler füze yaptık. Esas endişe Türkiye’nin başardığı savunma sanayii hamleleri ve özellikle  İHA ,SİHA  başarıları ve kendi uçağımız olacak KAAN’ı  hava savunma sistemlerinin ileriki yıllarda Türkiye ile yapılan anlaşmalar ile gerçekleşecek olan know-how ve teknoloji transferi. Amerika, dünya ve Gazze’yi yerle bir eden İsrail korkusu bu yüzden. Gelelim Turizm sektörüne …
Turizm endüstrisi, insanları birleştiren,  birleştirirken de sosyal ve kültürel açıdan yakınlaştıran ve kaynaştıran bir yapıya sahiptir. Ülkemizin, dış dünyaya açılma anlamında, Avrupa destinasyonlarından, İngiltere, Almanya, Hollanda, Nordik Ülkeleri, ve İskandinavya pazarlarından turist çekmek için tüm kamu –özel işbirliği olanakları bu yeni turizm bakanlığı süreci içerisinde daha fazla proaktif bir çaba içerisinde olacaktır. . Diğer yandan coğrafyamıza çok yakın, Yakın ve Ortadoğu ülkelerine, hatta Kuzey Afrika destinasyonlarına tanıtma ve pazarlama anlamında girmemize olanak yaratacak temasların bir ana önce kurulması gerektiğine inanmaktayım. 
Son İstanbul seyahatinden de daha fazla pekiştirdiğim bu düşüncemin, ülkemin tur operatörlerinin ülkemin birinci pazarı olan Türkiye’de, özellikle İran,  Lübnan, Tunus gibi destinasyonlardan turistleri gördüm.  Son derece sosyal ve kültürel yapı ile entegre olmuş, yüzü gülen, mutlu, huzurlu, alışveriş yapan, tarihi ve doğal mirası görmek için yarış içerisinde olan insanlar ve tabii ki özendim. Turizm pazarımızın yaklaşık % 65 oranında 650 Bin turist ile en fazla potansiyeline sahip Türk kardeşlerimizin yanında; bu bölgelerden tur operatörleri ile anlaşma yapılarak ülkemize ziyaretler de özendirilmeli ve bu alanda çalışmalar bir an önce başlatılmalıdır. Bu yöndeki çalışmalara hız verilmeli. 

Turizm sektöründe Pazar araştırmaları gerçeği
Son zamanlarda daha da iyi anlaşılıyor ki  turizm endüstrisi  eğer  iyi yönetilemiyor  ise  çok kırılgan sonuçları da ardı ardına getirebiliyor. Ülkeleri yöneten  siyasi otoritelerin aldığı günlük ekonomik  kararlar, buna ilaveten anlık tabii, doğal felaketler ( yangın, deprem vs ) doğrudan  seyahat edecek olan yolcular üzerinde ve düşüncelerinde de ayrıca farklı  senaryoların doğmasına da yol açabiliyor.  Bölgede Türkiye Turizm anlamında tartışmasız liderliğe oynarken, Avrupa kıtası da Turizm gelirleri 2024 sonunda 80 Milyar USD ve 80 milyon turist hedefliyor. Bence çok abartılı bir rakam. 65 milyar USD ve 65 milyon Turist gerçekçi bir rakamdır.  İspanya`daki siyasi  Katalan krizleri, bu önemli turizm destinasyonlarının kan kaybederek turizm anlamında “ Cruise gemilerine HUB olma yolunda “ İstanbul özelinde çok farklı bir sezonu geçireceğimize işaret. Tek sıkıntı ekonominin zora girmesi. Birçok temele dayanan bu zorluğa derinine girmeden teğet geçmek istiyorum açıkçası. Daha fazla değinmek istediğim bu yazımızın esas konusu yıllardır hem Türkiye hem Kuzey Kıbrıs pazarlarında birinci hedef olarak belirlediğimiz yeni Pazar araştırmaları ve neticesinde oluşacak olan taptaze destinasyonlar.  Bunun ismi hem literatürde, hem turizmde   ( Marketing Research ) diye geçiyor.
Hedef pazarlar seçilirken nelere dikkat etmeli
Destinasyon pazarlamasında, destinasyon pazarlama stratejistleri ; o hedef pazarı oluşturan kişilerin analizlerini çok derinine ve doğru  yapabilmeli. Eğer ki Ortadoğu pazarında etkin bir rol almak istiyorsanız, kullanacağınız görsel ve iletişim modellerine dikkat edeceksiniz, İskandinav ülkesinde yeşil, orman görselleri kullanırsanız çok anlam ifade etmez ama deniz, güneş kum, görselleri mutlaka amacına ulaşacaktır. 
Kuzey Kıbrıs dış ticaret açığının yarısını Turizm sektöründen kapatıyor ise, ve ayrıca gelen turistlerin %65 ì Anavatan Türkiye`den ise, gelen turistlerin sadece altı yüz bin civarlarından kurtulup , çok rahat bir milyonu geçmesi gerekli. Bunun sadece iki milyondan fazlasını Yunan adalarına giden Türkiye Cumhuriyeti Turistlerini hesap edersek, daha gidilecek çok yolumuzun olduğunu düşünmekteyim.

YORUM EKLE

banner608

banner474