banner564

Nefes almamıza izin var mı?

   ABD’nin yeni Büyükelçisi Kathleen Ann Doherty, adaya gelmezden önce Rumların ciddi ‘uyarılarıyla’ karşılaştı...
   Görevlendirmeyi Başkan Obama yaptığı halde, bazı senato üyeleri, Büyükelçi Doherty’yi sorgulamaktan geri kalmadı...
   Bunlardan bir tanesi, Yunan Lobisi’nin başını çeken Brademas’tı...
   Brademas, büyükelçiye önce adadaki mevcut durumla ilgili görüşünü sordu...
   Doherty bu konuda bir diplomata yakışan şekilde yanıt verdi...
   Brademas, bunu beğenmedi...
   “Kıbrıs sorunu bir işgal sorunudur ve sizden bunu söylemenizi bekliyordum” dedi...
   Peki bunu nereden biliyoruz?..
   Rum basını yazdığı için...
   Büyükelçi daha adaya ayak basmazdan önce, bilinen Rum-Yunan propagandasının etkisi altına alınmak istendi...
   Ama o sahte propaganda şu ana kadar pek etkili olamadı...
   Büyükelçi Doherty, BM üyesi olan Kıbrıs Cumhuriyeti’ne karşı bugüne kadar herhangi bir saygısızlık etmedi...
  Anastasiadis’e ‘güven mektubunu’ sundu...
   Rum hükümet yetkilileriyle iyi ilişkiler içine girdi...
   Ne var ki; bu adada ikinci bir toplum vardır...
   Kıbrıs Cumhuriyeti’nin, iki kurucu ortağından biri olan Kıbrıs Türk Toplumunu dışlayıcı bir politika izleyemezdi...
   İşte bu düşüncelerle, eski büyükelçi Koening gibi, geçtiğimiz hafta içinde Lefkoşa Merit Otel’de geniş kapsamlı bir resepsiyon verdi...



Kıyamet kopardılar
   Resepsiyona bu kez komutanlar da davet edildi...
   Kıbrıs Türk Barış 
Kuvvetleri Komutanı Korgeneral İlyas Bozkurt, Güvenlik Kuvvetleri Komutanı Tümgeneral Erhan Uzun ve TSK’nın adada görev yapan diğer komutanları, ABD Büyükelçisi’nin resepsiyonuna resmi üniformalarıyla katıldı...
   Komutanların resepsiyona davet edilmelerini ve oraya resmi üniforma ile gitmelerini Rumlar aşırı bir tepki ile karşıladı...
   Rum Dışişleri Bakanı Kasulidis derhal araştırma başlattı...
   Hatta, Büyükelçi’nin, Dışişleri Bakanlığı’na çağrılarak, kendisinden izahat isteneceği bildirildi...
   Rumların en azılı siyasilerinden biri olan, DİSİ’nin, Avrupa Parlamentosu’nda görevli milletvekili Eleni Theocharus müthiş bir tehdit sağladı...
   Büyükelçinin güvenirliğini kaybettiğini söyledi...
   Bu kadar da fanatizm olur mu?..
   İşte oluyor...
   Kıbrıs’taki generallerin, bir resepsiyona davet edilmelerini içlerine sindiremiyorlar...
   Güneyde görev yapan Yunanlı Generale “evet”, kuzeyde görev yapan Türk Generale “hayır” diyorlar...
   Bu resmen iki yüzlü bir politika değil de nedir?..



Savaş uçakları
   Öncelikle, Büyükelçi Doherty’yi kutlamak ve doğru olanı yaptığını belirtmemiz gerekiyor...
   Rumlar beğense de, beğenmese de buna alışmalıdırlar...
   Artık 1974 öncesindeki koşullar yoktur...
   Kıbrıs’ta iki toplumun yaşadığını ve eşit haklara 
sahip olduklarını herkes kabullenmelidir...
   Çözüm olacaksa, buna karar verecek olan iki toplumdur...
   Büyükler de ortaya çıkacak sonuca saygı göstermelidir...
   Burada esas dikkat edilmesi gereken, Rum silahlanmasının artan bir hızla devam etmesidir...
   Rum Savunma Bakanı Fokaidis, önceki gün papazların huzurunda düzenlenen bir törene katıldı...
   Baf askeri havaalanında düzenlenen bu törende kendinden geçen genç bakan, sadece hava değil, deniz kuvvetlerini de güçlendirmek için yoğun bir çalışma içinde olduklarını söyledi...
   Baf bölgesindeki askeri gücün artırılacağını itiraf etmekten geri kalmadı...
   İşte bu noktada, BM Genel Sekreteri’nin Kıbrıs Özel Temsilcisi Eide’nin kulaklarını yeniden çınlatmak gerekiyor...
   Hani çözüme bir kilometre kalmıştı?..
   Hangi kafalarla çözüm yapacağız Sayın Eide?..
   Lütfen söyler misiniz?..
YORUM EKLE

banner608

banner474