Rumlar bizimle ‘eşit koşullarda’ anlaşma istemiyor...
Her konuda öncelik kendilerinde olmasını şart koşuyorlar...
Ve bu konuda kendi kendilerini inandırmış durumdadırlar...
1974’ten 38 yıl sonra, yani 4 yıl önce büyük bir mali krizin içine düştüler...
Yine de tezlerinden vazgeçmediler...
Kıbrıs sorununun çözümü konusunda uyguladıkları politikadan taviz vermediler...
Devletlerini ayaklar altına alacak bir eyleme girişmediler...
Bankalardaki mevduatların yüzde 40 oranında traşlandığı günlerde öfke dolu mitingler yaptılar...
Fakat Yunan elçiliğine yürüyüp, büyükelçiyi protesto etmediler...
Ona “evine dön” demediler...
Tam tersi; Rum nüfusun yüzde 25’i işsiz olduğu halde Yunanistan’dan gelen işsizlere iş verdiler...
Birçok mağazada ‘Hepimiz Yunanız’ yazılı pankartlar açarak, Yunanistan’daki fakirler için yardım topladılar...
Toplamaya devam ediyorlar...
Yol göstericileri var
Rum hükümeti, kilise, siyasi partiler, önemli sivil toplum örgütleri koordineli bir şekilde çalışıyor...
Varlıklı insanlar, fakirlere daha çok yardım yapıyor...
Sıkıntıda olanlara yetişmek için olanaklar seferber ediliyor...
Zor günlerin atlatılması için birlik ve beraberlik ruhunun önemine dikkat çekerek, halkı, devlet ile bütünleştirmeye çalışıyorlar...
Krizdeki şirketler bile satın aldığınız mal için size mutlaka fatura kesiyor...
“Boşver ben bunu kuzeye götüreceğim” deseniz bile size fatura kesmek zorunda olduğunu söylüyor ve lafı ağzınıza tıkıyor:
“Devleti çalmak olmaz...”
Peki bizde neden bunlar yapılmıyor?..
Neden devlete sahip çıkılmıyor?..
Neden insanlar arasında dayanışmayı güçlendirici adımlar atılmıyor?..
Bizdeki siyasiler neden, güneydekiler gibi ‘devletin bütünlüğü ve insanların birliği’ konusunda olsun birleşemiyor?..
Bizdeki alış-veriş merkezlerinde neden etkili kampanyalar düzenlenmiyor?..
Çok kazanan insanlarımız neden bunun bir kısmını halkının mutluluğu ve devletinin güçlenmesi için harcamıyor?..
Üzücü bir durum değil midir?..
Bizdekiler neden herşeyi devletten bekliyor?..
Neden dere yatakları üzerinde bina inşa ediyorlar?..
Neden her meselede sadece kendi çıkarlarını düşünüyorlar?..
Bu devletin çökmesi durumunda herkesin çökeceğini anlamaları için artık birşeyler yapılmalıdır...
Birileri meydana çıkmalı ve önemli örgütleri toparlayarak, burada sağlam bir yapı oluşturmalıdır...
Yoksa bu halimizle hiçbir yere varamayız...
Gün gelir elimizdekilerini koruyamaz duruma geliriz...
İşte o zaman çok acı çekeriz...
Ruma çanak tutanlar , işbirlikciler , kışkırtcılar , satılmlş köşe yazarları ve Medya , bazı Sivil Toplum Örgütleri ve bazı Siyasi Patiler KKTC sınırları içi ve dışında Demokrasimizi bir araç olarak kullanarak diledikleri gibi at koştururlarsa olacağı budur .
Hal böyle iken Neden Hükümetimiz Anayasamızın Yasaları gereğince gereken Yasal işlemleri yürütmüyor ? Neden polis ve Savcılarmız seyirci kalıyor ?
KKTC SINIRLARI İÇİNDE VE DIŞINDA YAŞAYAN KIBRIS TÜRKLERİ VE KÖKENLERİ UYANIN DEVLETİMİZ VE ŞANLI BAYRAKLARMIZA SAHİP ÇIKALIM .