Kuzey Kıbrıs’ın ‘sarı altını’ narenciyede sorunlar bitmek bilmiyor…
Geçmiş yıllarda üreticiden alınan ürünün bedeli gecikmeli olarak ödeniyordu ve bu durum tepkilere yol açıyordu…
İhracatta sıkıntı yaşandığı zaman da Anavatan’a sarılıp “kurtar bizi” deniliyordu…
Anavatan geçtiğimiz yıl bir milyar doların üzerinde narenciye ihracatı yaptı…
KKTC’nin 20 milyon dolarlık narenciyesinin tamamını alması zor değildir…
Ancak bu yıl Güzelyurt’taki narenciyede ve diğer bazı ürünlerimizde ‘Yeşillenme’ sorunu ortaya çıktı…
Bizde bazı çevreler “öyle bir sorun yoktur” dese de, Türkiye Tarım Bakanlığı’nın bu konuda tespitlerinin olduğu belirtiliyor…
Türkiye’de ‘Akdeniz Yaş Meyve-Sebze İhracatçıları Birliği’ vardır…
Birliğin Başkanı Ferhat Güröz dün Bloomberg’in ‘Tarım’ programına katılarak, Kuzey Kıbrıs’taki ‘Yeşillenme’ sorununa değindi ve “Allah’tan Tarım Bakanlığımız bunu erken fark edip, Kıbrıs’tan narenciye alımını durdurdu” dedi…
Program yapımcısı ‘Yeşillenme’ hastalığı yüzünden dünyada çok sayıda narenciye üreticisi ve ihracatçı ülkenin büyük zararlar gördüğünü belirterek; Kuzey Kıbrıs’tan sadece narenciye değil, sorun çözülene kadar ‘yaş sebze ve meyve’ alımının durdurulmasının gerekli olduğuna dikkat çekti…
Gelinen noktada tek çare kalıyor:
KKTC hükümeti ‘kuraklık parası’ öder gibi, dalında kalan narenciye için de para ödeyip, bu yıl için üreticiyi bir miktar rahatlatmaya çalışacak…
İyi güzel de bundan sonrası için ne yapılıyor?..
Yeşillenme hastalığına karşı ne tür önlemler alınıyor?..
Bu kadar ciddi bir konuda çok ciddi ve etkin önlemlerin alınması için Türkiye Tarım Bakanlığı uzmanlarından destek alınması kaçınılmazdır…
Bir diğer önemli sorun da; Kuzey Kıbrıs’taki et fiyatlarının kontrol altına alınmasıdır…
Adanın bir kesiminde 350 liraya satılan bir kilo etin kuzeyde 600 lira olması kabul edilebilir bir durum değildir…
Bunun önüne geçilmemesi halinde tüketicilerin daha çok güneye yöneleceğini görmezden gelemeyiz…
Güney Kıbrıs’ta Euro kullanılmasına karşın et, sebze ve diğer bazı ürünlerde fiyatların kuzeyin altında olması herkesi düşündürmelidir…
Ve alınabilecek önlemler hızlıca hayata geçirilmelidir…
Kriz derinleşiyor herkes uyanmalıdır…
Kriz derinleşiyor, herkes uyanmalı
- 22 Şubat 2024, 10:16
- 289
YORUM EKLE
Yorumunuz Onaylanmak Üzere Gönderildi
YORUMLAR
Hasan Nuri - 10 ay Önce
Genç insanlarımızı yitirdiğimiz Kanser ve Kalb Hastalıkları Patlaması yaşayan Ülkemizde KKTC hükümeti niye Hastalıktan dalında kalan Narenciyemize Enginarımıza Patatesimize Üzülsün ki ? Dökülen Hastahanerimize bir Röntgen cihazı alamayan Hastalarına İlaç veremeyen Devletimiz beceriksizlikten ve Hastalıktan İhraç edilemeyen Ürünlerimize neden Üzülsün yani ? Dökülen yollarımızdaki çukurlara bir kova Asfalt dökemeyen , Çevremize Denizlerimize dökülen İnsan dışkılarını önlenemeyen ve Ülkemize Kanser saçan Çağ dışı Teknecik’ke bir Filtre takamayan Devletimizin Hastalıktan Dalında kalan Ürünlerimiz için Üreticilerimizi gerçekten Tazmin edebilecek gücü olduğuna kim inanabilir ki ? Gerçekçi olmalıyız
İnsan Sağlığına önem vermeyen Devletimizden Dalında kalan Hastalıklı Ürünlerimize için ne bekleyebiliriz ki ? Perşembenin geleceği Çarşambadan bellidir diye Atasözümüz vardır !
Yüce meclisimiz lütfen GIMILDANIN !!!
Öz - 10 ay Önce
Yeşillenme hastalığı. KKTC de Tarım bakanlığı var mı? Peki ihracatta en önemli ürünümüz olan narenciye için ne yapıyor? Bir araştırma yapıyor mu? Türkiye ihracatçılarının dediği gibi YEŞİLLENME hastalığı gerçekten var mı? Varsa narenciye içindeki oranı nedir? Hangi bölgelerde etkindir? Ne gibi önlemler alınabilir? Bu Yeşillenme hastalığının bilindiği kadarı ile çaresi yoktur. Tamamen ağaçları yok etmek gerekir. Eğer söylenen doğru ise, en önemli ihraç ürünümüzü de yok etmiş oluyoruz. Bu arada Rum ihracatçının narenciye ürünlerini almak istemesi, işçilerine çalışma izni verilmemesi, olayın başka bir boyutu. Netice olarak, Lefke gibi Türk bölgeleri hariç, Rumdan kalan hazır ihracat geliri olan narenciyenin de köküne kibrit suyu döktük. Zaten önce su kuyularını kurutmuştuk, şimdi de narenciyeyi. Bu arada tarımsal ürünlerde denetimsiz aşırı ilaç kullanımı da söz konusu. Toprağın özelliğinden dolayı, dünyanın en iyi portakalı, mandalinası, greyfurtu, patatesi yetişen bu bölge, eşit egemen devletin basiretsiz, beceriksiz yöneticileri tarafından giderek üretimsizliğe mahkum ediliyor. CMC arıtma tesisini, büyük iş makinelerini, hazır iki limanını, çalışan tren ve demiryolunu, elektrik santralını, arteziyen kuyusunu, küçük gemilerini, satılmaya hazır bekleyen madenlerini, o zamanın en iyi hastanesini, öyle bırakıp gitti. Her şey yağmalandı, hiç bir şey bırakılmadı.Rumlar en büyük ihracat kalemi narenciyeyi bıraktı gitti. Onun da sonu gelmiş görünüyor. Hep söylüyorum. Bu ülkenin en büyük sorunu, Cumhurun olmayan başkanı, baş olmayan, bakmayan bakanları, milletin olmayan vekilleri, bir işe yaramayan müsteşar, müdür, mütevelli heyet baş ve üyeleri, korumaları, şoförleri, odacıları… Bir işe yaramadıkları gibi, hazineye de yük. Kapatılsa en azından, ona buna peşkeş, ihale, rüşvet, suistimal, adam kayırma, nepotizm belki bitmez ama çok azalır. Yerinden yönetim şart. Nasıl olacak bu iş? Ancak ve ancak Çözüm ve AB ile
Hasan Nuri - 10 ay Önce
Ganimet düzeni ile kurduğumuz KKTCyi getirdiğimiz noktada Tutabilecek neyimiz kaldı ki ? Milli Hava Yolumuz KTHY TURİZM ÜRETİM İHRACAT ve şimdilerde ise EĞİTİM ve İNŞAAT sektörümüzü de Yüzümüze Gözümüze bulaştırmadık da ne yaptık yani ? EKONOMİNİN yerle bir olduğu Ülkemizde Et Balık ve birçok Ürünü aşırı Pahalılıktan yiyemez olan Halkımıza KKTCde ne gibi bir Gelecek verilebilir ki ? Yanlışların Neresinden Dönülse Kardır Atasözü ile yapmamız gereken Batmış Batırılmış Ülkemizde Saray önü Nutuklarını bir tarafa bırakıp Ülkemizi ve Halkımızı içine düşürdüğümüz kaostan kurtarmalıyız !
Aksi halde KKTC için BEGINNING OF THE END
( Sonun Başlangıcı ) Günlere girmemiz kaçınılmaz olacaktır ! Avrupa Pasaportlularımız Hariç Geride Kalanlarımızı yüce meclisimiz ile Allah Korusun !!
FOR ever TRNC …
Mr muhipyan imam efendilerin adresini istiyorsan bak yarin mubarek cuma referans olalim