Başbakan Ünal Üstel, adalet karşısında kimsenin ayrıcalığı olamayacağını belirterek, KKTC Anayasasının şahsının ve hükümetin pusulası olduğunu vurguladı. Üstel “Sahte diplomaların sonuncusu ortaya çıkıncaya kadar her türlü desteği vereceğiz” dedi.
Üstel, “İlk günden başlayarak, tavrım gayet açıktır. Yapanın yanına kalmayacak, suçlu kimse cezasını çekecek, hukuk devleti kriterlerimize eksiksiz uyularak, gereken yapılacak” ifadelerini kullandı.
Başbakan Üstel yaptığı yazılı açıklamada, KKTC Anayasasının, kuvvetler ayırımına dayalı olduğunu ifade ederek, “Kuvvetler ayırımına saygı, herkes gibi Başbakan olarak şahsımın ve hükümetimizin de pusulasıdır, yol haritasının esasıdır. Bunun dışına çıkmamız mümkün olmadığı gibi, akıllardan da geçemez” dedi. Üstel şöyle devam etti:
“Polisimiz, savcılığımız, yargımız görevini yaparken öne çıkıp, sanki yol gösterici gibi pozisyon almaya hiç gerek yok. Bu tür davranışlar ilk aşamadan son aşamaya kadar yargımıza bir biçimde müdahaledir.”
Hükümet olarak, birilerini korumak ya da süreci engellemek için bir girişimde bulunmalarının mümkün olmadığının altını çizen Başbakan Üstel, “Bizim görevimiz, adaletin yerini bulması için eksiklikler varsa tamamlamak ve adaletin yerini hızla bulmasını kolaylaştırmaktır” vurgusu yaptı.
Suçlu kimse cezasını çekecek
“Meşru olmayan diploma konusu ve devamında ortaya çıkanlar hepimizi üzse de polis, savcılık ve yargı bütününün başarılı icraatlarını görme fırsatı bakımından olumludur” diyen Üstel, şunları kaydetti:
“Adalet huzurunda, kimsenin ayrıcalığı olamaz. Soruşturma ve yargı huzuruna çıkmalarda bunu yaşayarak, gördük. İlk günden başlayarak, tavrım gayet açıktır. Yapanın yanına kalmayacak, suçlu kimse cezasını çekecek, hukuk devleti kriterlerimize eksiksiz uyularak gereken yapılacak.”
Başbakan Üstel açıklamasına şöyle devam etti:
“Bu bizler açısından yeni bir durum değildir. Ulusal Birlik Partisi, KKTC’nin temelinde en büyük harca sahip partidir. KKTC’nin itibarının hukuk üstünlüğüyle korunup, geliştirilebileceğini çok iyi biliyoruz. Kimsenin bize bu konularda hatırlatma yapıp, ders vermeye kalkmasına hiç gerek yoktur. Aynı anlayış hükümetimiz için de geçerlidir.”
Hassas bir dönem
Çok hassas bir dönemden geçildiğini kimsenin inkar edemeyeceğini ifade eden Üstel, şunları belirtti:
“Ancak hassas dönemler KKTC’de kurumların, siyasi partilerin, bireylerin sınav dönemleridir. Herkes ve de her kurumsal yapı sorumluluk bilinciyle hareket etmelidir.
Siyasi partilerin hedefi, oylarını artırıp, parlamentoda etkin güç, ötesinde hükümette olmaktır. Fırsatlar bu amaçla da değerlendirilebilir. Şimdi içinden geçtiğimiz bu dönem, bir anlamda şiddetli bir deprem gibidir. Bu günler oy hesabı zamanı değil, iktidar, muhalefet ayırımı olmaksızın, halkımızın yararına birlikte verimli görüş alışverişi içinde olma zamanıdır.”
Hükümet olarak görevlerini yaparken, baskıya ihtiyaçları olmadığını vurgulayan Başbakan Üstel, “Tehditler ise geçerli olmaz. Çünkü ilk günden, hiçbir suç cezasız kalmayacak diyoruz. Demekle kalmıyor, söylediklerimize uygun davranıyoruz” ifadelerini kullandı.
“Başbakan olarak açık açık bir kez daha belirteyim. En son sahte diploma ortaya çıkana kadar, her türlü desteği vereceğiz” diyen Üstel, YÖK’ten talep edip, alma aşamasına geldikleri teknik desteğin amacının bu olduğunu kaydetti.
YÖK heyeti geliyor
Üstel, Yükseköğretim Kurulu (YÖK) heyetinin bugün KKTC’ye geleceğini ve Yükseköğretim Planlama, Denetleme, Akreditasyon ve Koordinasyon Kurulu (YÖDAK) ile çalışmalara başlayacağını belirtti.
Yeni trent köstek olurkan bile destek oluruk deme taktigi. Yani " Algı "... Ben neticeye bakarım. Lâfa değil. En az 600 sahte diploma alan sunulamaz ise hükümet da içindedir. Ki siyasi ayak olmadan zaten bu tür şeyler asla olamaz.