Türkiye Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, müzakerelerin İsviçre’de kaldığı yerden devamının mümkün olmadığını vurguladı.
KKTC'ye Türkiye'den elektrik getirilmesi için çalışmalar yapıldığını belirten Çavuşoğlu, Gazimağusa'da başkonsolosluk açacaklarını da açıkladı.
Resmi temaslar için önceki gün KKTC'ye gelen Çavuşoğlu, Türkiye’nin Lefkoşa Büyükelçisi Ali Murat Başçeri ile birlikte, dün Yenierenköy Belediye Halk Plajı'nda vatandaşla buluşma toplantısına katıldı.
Çavuşoğlu, toplantı başında yaptığı konuşmada, Gaziköy’de de halkla buluşma toplantısı düzenlediklerini, Kıbrıs Türk halkının hizmet olarak ne beklediğini görmek açısından bu toplantıların önemli olduğunu ifade etti.
Elektriği getirmek için çalışmalar yapıyoruz
Türkiye’nin her zaman Kıbrıs Türkü'nün yanında olup bundan sonra da hiç taviz vermeden Kıbrıs Türk halkının yanında olmaya devam edeceğini kaydeden Çavuşoğlu, KKTC ekonomisin daha güçlü olabilmesi için KKTC hükümeti ile yakın iş birliği içinde çalışmaya devam edeceklerini belirtti.
Çavuşoğlu, “Malum Kuzey Kıbrıs’a suyu getirdik şimdi de elektriği getirmek için çalışmalar yapıyoruz” dedi.
Başbakan Ersin Tatar ile Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Kudret Özersay’ın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile gerçekleştirdiği son görüşmede Erdoğan’ın bu konudaki kararlılığı ilettiğini ifade eden Çavuşoğlu, bununla KKTC’deki elektrik maliyetini de düşürmeyi ümit ettiklerini söyledi.
Derdimiz kimse ile kavga etmek değil
Doğu Akdeniz'deki hidrokarbon yataklarıyla ilgili olarak Çavuşoğlu, Kıbrıs Rum kesiminin hidrokarbon sondaj çalışmalarını Türk tarafının tüm uyarılarına rağmen devam ettirdiğini kaydederek Kıbrıs Rum kesimine Kıbrıs Türk halkının hakkını yedirmeyeceğini söylediklerini, neticede de Türk tarafının da sondaj faaliyetlerine başlattığını anlattı.
Türkiye’nin biri KKTC hükümetinin Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı'na ruhsat verdiği, diğerinin de Kıbrıs’ın batısında Türkiye’nin kıta sahanlığın içerisinde olmak üzere iki yerde sondajlarını başlattığını ifade eden Çavuşoğlu, "Derdimiz kimse ile kavga etmek değil, Kıbrıs Türk halkının hakkını garanti altına almaktır" diye konuştu.
Hiç kimse faaliyetlerimizi engelleyemez
Çavuşoğlu, Kıbrıs Türk tarafının hidrokarbonların değerlendirilmesi için Kıbrıs Rum Yönetimine, ortak bir komisyon kurulması önerisinin bulunduğunu, bunun son derece paylaşımcı bir öneri olduğunu ancak bunun reddedildiğini ifade etti.
Çavuşoğlu, “Bir uyarıda bulunmak istiyorum, sizin arkasına sığındığınız kim ise, ister Avrupa Birliği ister Yunanistan, kim olursa olsun, hiç kimse bizim buradaki faaliyetlerimizi engelleyemez engelleyemeyecektir” dedi.
Rumlar paylaşmak istemiyor
Kıbrıs Rum tarafının paylaşmayı istemediği için 60 yıldır bir çözüme ulaşılamadığını kaydeden Çavuşoğlu, “Çünkü Kıbrıs Rum Yönetimi Lideri Nikos Anastasiadis’in bizzat bana da söylediği gibi, Kıbrıs Rum halkı Kıbrıs Türklerle hiçbir şeyi paylaşmak istemiyor. Hatta şu örneği verdi: Hastaneyi bile paylaşmak istemiyor, o yüzden bu çözüme gidemem dedi. Bunu nerede söyledi, (İsviçrede’de 2017’de görüşmelerin yer aldığı) Crans Montana’da söyledi. 'Haydi gel iki devletli çözüme gidelim, ama seçimlere kadar bunu açıklamayalım' dedi” ifadelerini kullandı.
Dürüst ol
Kıbrıs Rum tarafına dürüst olma ve ne istediğini ne istemediğini açıkça söyleme çağrısında bulunan Çavuşoğlu, çözümden yana olduğunu ancak Kıbrıs Türk tarafının siyasi eşitlik ve diğer haklarını koruyan bir durum varsa çözüme taraf olduklarını, sıfır güvenlik ve garanti içeren bir çözüm “hayal bile” olamayacağını söyledi.
Her zamankinden fazla Türkiye’nin garantör ve güvenliğine ihtiyaç duyulduğunu kaydeden Çavuşoğlu, “Kim bunun (Güvenlik ve Garantilerin) modası geçti diyorsa, bilin ki gaflet ve ihanet içerisindedir, maalesef öyle tipleri görmekten üzüntü duyuyoruz” dedi.
Mümkün değil
Müzakerelerin yeniden başlayabilmesi için önce “neyin müzakere edileceğinin belirlenmesi” gerektiğinim kaydeden Türkiye Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu, “Siyasi eşitlik, dönüşümlü başkanlık var mı? Kıbrıs Türk halkının haklarını koruma altına alacak unsurlar var mı? Bunlar belirlenip sonuç odaklı bir müzakereye başlarız. Crans Montana’da kaldığımız yerden devam etmek de mümkün değildir. Çünkü Recep Tayyip Erdoğan’ın talimatı ile o toplantıya giderken, bu, bu anlamda yapacağımız son müzakeredir. Burada da başarısızlık olursa bir kez daha böyle bir müzakere yapmayacağımızı söyledim” diye konuştu.