Aytuğ TÜRKKAN

Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı ve Kıbrıs Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis tarafından Kıbrıs sorunun çözümüne yönelik sürdürülen müzakere süreci devam ederken, sınır köylerinden Akıncılar’da dün, bir grup vatandaş tarafından ‘Hayır ateşi’ yakıldı.

Annan Planı’na yüzde 70’le “Evet” diyen Akıncılar köyünde aradan geçen zamanda ibrenin tersine döndüğünü söyleyen köylüler ve bazı siyasiler ‘Hayır’ eylemi düzenlendi.

KKTC ve Türkiye bayraklarıyla süslenen köy meydanındaki eylemin tamamen sivil inisiyatifle ortaya çıktığını belirten köylüler,  olası bir çözümün Türkiye’nin etkin ve fiili garantisinde yapılmasına dikkat çekmek istediklerini kaydetti.

Eyleme; Demokrat Parti (DP) Genel Başkanı Serdar Denktaş, Ulusal Birlik Partisi (UBP) Milletvekilleri Zorlu Töre ile Ersin Tatar’ın yanı sıra Vadili Belediye Başkanı Mehmet Adahan ve Paşaköy Belediye Başkanı Habil Tülücü de destek verdi. Yeni Doğuş Hareketi Sözcüsü Erhan Arıklı da Akıncılar’a giden siyasiler arasındaydı…

Köy meydanındaki Gudsugudi Kahvehanesi önünde yakılan “Hayır ateşi” sonrasında mangallar da ateşlendi. Köylülerin yanı sıra Lefkoşa’dan da misafirlerini ağırlayan Akıncılar halkı, hem eylem yaparak Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’ya mesaj gönderdi, hem de yiyip içmenin tadına vardı.

Etkinliği organize eden Akıncılar sakinleri Diyalog’a konuştu:

Necat Kocaismail: Müzakere sürecinden umudumuz yok

“Biz sürdürülen müzakere sürecinde pek umut görmüyoruz. Hele hele garantinin konuşulduğu bu günlerde çok huzursuz oluyoruz. Türkiye’nin etkin, fiili garantisi olmadan herhangi bir anlaşmaya hele hele egemenliği olmayan kurulacak federasyonda ayrılma hakkı olmayacak bir çözümde Kıbrıs Türkünün sonu gelmiş olur.”

 

Erkan Eğmez’den Cumhurbaşkanı Akıncı’ya çağrı

“Türkiye’nin etkin ve fiili garantörlüğünün olmadığı, Türk askerinin adanın dışına çıkarılacağı bir sistemde ve KKTC’nin yok sayıldığı bir anlaşmaya biz peşinen hayır diyoruz. Burada ana tema, Türkiye’nin garantörlüğün sulandırılmadığı, Türk ordusunun ada dışına çıkmayacağı ve KKTC halkının bu yıllar içerisinde elde ettiği hakların erimeyeceği bir anlaşmaya ancak evet diyebiliriz. Onun dışında Cumhurbaşkanımıza böyle bir imza atmaması için çağrıda bulunuyoruz. Bunun yanında bugün 12 Mart biliyorsunuz bugün çok önemli bir gün. Bugün, İstiklal Marşı’nın kabulünün yıl dönümüdür. O yüzden de ateşimizi bu günde yaktık. Bu, bir hareketin başlamasıdır. Bunun adına ben Milli birlik ve kardeşlik hareketi diyorum. Hiçbir Kıbrıslı Türk, anlaşma istememe noktasında değildir ama esas olan anlaşmanın içeriğidir.”

İsmail Paça: Biz Hayırcıyız

“Bu fikir benden çıktı. Ardından arkadaşlarımızla da istişare ederek böyle bir etkinliği gerçekleştirmenin uygun olduğunu düşündük. Biz hayırcıyız. Biz KKTC’nin Türkiye’nin garantörlüğü altında yaşamasını istiyoruz. Ben Rumlara güvenmiyorum. Rumların boyunduruğu altına da girmek istemiyorum. Aynı şekilde Avrupa Birliği’ne de. Biz hayırcıyız. Türk askeri ilelebet adada kalsın istiyorum. Bunları içeren bir anlaşma olsun ve buna göre yaşayalım. Ben 8 yıl Güney Kıbrıs’ta işledim. Rum’un ağzından en çok çıkan şey bizleri öldürmektir. Asker kaçsın biz anlaşırız diyorlar. Rum’un ağzından bu çıkar. Bizde bu ateşi yaktık, asker bu adada kalacak. Türkiye’nin garantörlüğü altında anlaşma istiyoruz.”

 

Denktaş: Bu görüşü güçlendirmek için etkinliğe katıldım 

DPUG Başkanı Serdar Denktaş da torunuyla birlikte etkinliğe katıldı. 

Denktaş, misafir olarak etkinliğe geldiğini söyleyerek verilen mesajın önemine işaret etti.

Denktaş, şunları kaydetti: “Bugün biz misafir olarak bulunuyoruz burada. Gazetede gördükten sonra yayını, sordum, ne oluyor, neden yakıyorsunuz bu ateşi diye. Aldığım cevap şuydu; Türkiye’nin 1960’tan beri, denenerek ortaya çıkardığımız garantimizin, Türkiye’nin etkin ve fiili garantisini eğer hazırlanacak metinde bulmazsak biz hayır diyeceğiz onun için yakıyoruz dediler. Bu son derece katıldığım bir görüş ve bu nedenle ben de buraya gelerek, güçlendirmek istedim bu görüşü.”

Zorlu Töre: KKTC yerde bulunmadı

“Devletten hiçbir şekilde vazgeçmememiz gerekir. KKTC yerde bulunmadı. Ulusal bir mücadele ile bugünlere geldik. Diğer bir konu ise Allah bizi Türkiye’nin güvenliğinden, garantisinden mahrum etmesin. Bugün sizler de takip ediyorsunuz, özellikle Diyalog TV ve Gazetesi bunları çok güzel dile getiriyor. Türkiye’nin garantisi olsun dedi Kasulidis ama asker bulundurmasın, müdahale hakkı da olmasın. Yani yavaş yavaş o noktaya geliyorlar. Ama bizim Cumhurbaşkanımız da garantilerin nasıl olacağı konusunda herhangi bir şey söylemiyor. Bu durumda bize tek seçenek kalıyor, KKTC’ye, topraklarımıza sahip çıkmak ve Türkiyemize, Türk Silahlı Kuvvetleri’ne sahip çıkmak. Bunlardan vazgeçmemek.”

Ersin Tatar: Tehlikeleri şimdiden deşifre etmemiz lazım

“Meclis başta olmak üzere her yerde bunları sorgulayacağız. Hakkımızı arayacağız ve halkımızla birlikte bu siyaseti geliştirmeye çalışacağız. Ama netice itibari ile halkta birilerini bekliyor. Halkta bizden bunu bekliyor. Yani konuşmamızı, sorgulamamız ve kamuoyu yaratmamızı. Basının da tüm gücünü kullanarak, bu konuları konuşmamız lazım, daha da detaya inmemiz lazım. Haklı davamızın muhafaza edilebilmesi için önümüzdeki tehlikeleri de şimdiden bana göre deşifre etmemiz lazım. Eğer büyük tehlike geliyorsa şimdiden çıkıp bunu söylemek lazım.”

Vadili ve Paşaköy belediye başkanlarından destek

Vadili Belediye Başkanı Mehmet Adahan da yakılan ateşin ada çapına dağılması gerektiğini söyledi.

Adahan, “Yakmış olduğumuz ateşin daha da güçlenip, bütün ada çapında yayılması lazım. Böylece esas düşüncelerimizi anlatabilir ve böylelikle verilecek olan Vadili ve Paşaköy bölgesini de artık bu noktada bilinçlendirebiliriz. Garantilerin ve toprak konularının ciddi bir şekilde tartışıldığı bu günlerde halkın tamamen bilgiden yoksun olduğunu görüyoruz. Halk bugün nereye gideceğini bilmez konumda. Bu ateş inşallah bir harekete dönüşür ve toplum konuyla ilgili hak ettiği bilgiye kavuşur” dedi.

Paşaköy Belediye Başkanı Habil Tülücü de yakılan ateşin Türklük ateşi olduğunu belirtti ve kimsenin göç etmeyeceği bir sistem talep etti. Tülücü şöyle devam etti: Bu insanların tekrar göç etmemesinden yanayız ve Türk askerinin garantörlüğünden yanayız. Burada anlaşma olurken iki toplumunda eşit statüde bir anlaşmanın olması halkça yaşayabilir bir anlaşmaya imzanın atılması gerektiğini düşünüyorum.”

Barbaros, eylemi gereksiz gördü

Akıncılar Belediye Başkanı Hasan Barbaros ise yapılan etkinliğe destek vermedi. Barbaros, gereksiz diye nitelediği eylemle ilgili olarak Diyalog’a konuştu. 

Barbaros, “Bizim Akıncılar olarak acilen çözüme ihtiyacımız vardır. Akıncılar, çözüm karşıtı olamaz. Yani bu etkinliğin neden burada yapıldığını ben de anlamadım. Sürekli burdan bir kıvılcım yanar da yayılır düşüncesiyle heralde. Ama bizim Akıncılar olarak kesinlikle çözüme ihtiyacımız vardır. Bugün oldu halen İngiltere’den gelen yurttaşlarımız, KKTC kimliği olmayan köylülerimiz köye giriş yapamıyorlar İngiliz pasaportları var diye. Biz yıkımdan harabeden göçten bıktık, usandık. Akıncıları bu konumundan kurtaracak tek şey ise adadaki çözümdür.”

Hasan Barbaros Akıncılar köyünün yol sorunun da çözülmediğini ifade ederek, hükümeti bu konuda geri adım atmasından dolayı eleştirdi.