Kıbrıs Türk Tabipleri Birliği (KTTB) Genel Sekreteri Dr. Sonuç Büyük, ülkede her 6 ölümden birinin kanserden kaynaklandığını, kanserlerin yüzde 30 ile 50’sinin önlenebileceğini belirterek, kanserle savaşta kurumsallaşmanın şart olduğunu vurguladı.
Büyük, Kanser Haftası dolayısıyla yayımladığı açıklamada, sorunları bir bütünlük içinde çözülmesi ve her alanda kurumsallaşmanın sağlanması gerektiğini belirtti.
Büyük, her 6 ölümden birinin (yüzde 16) kansere bağlı gerçekleştiğini, erkekler arasında, akciğer, karaciğer, mide, kolorektal ve prostat; kadınlarda ise meme, akciğer, kolorektal, serviks ve mide kanserinin en sık ölüme neden olan ilk beş sırada yer alan kanserleri oluşturduğunu bildirdi. Büyük, dünyada her yıl yaklaşık 14 milyon insanın kansere yakalandığını, Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre 2015 yılında 8.8 milyon insanın hayatını kaybettiğini kaydetti.
“Kanserlerin yüzde 30-50’si önlenebilir”
“Yüzde 13 ile akciğer, yüzde 11.9 ile meme ve yüzde 9.7 ile kolorektal kanserler en sık rastlanan kanserler olarak karşımıza çıkmaktadır” ifadelerini kullanan Büyük, kanserlerin yüzde 30-50’sinin önlenebildiğini kaydetti.
Yüzde 60-80 oranındaki kanserlerin çevresel faktörlere bağlı olarak ortaya çıktığına işaret eden Büyük, kanserlerin yüzde 30-35 tütün ve tütün ürünlerine bağlı olarak, yüzde 25-30 beslenme faktörlerine, yüzde 15-20 enfeksiyonlara, yüzde 10-20 obeziteye, yüzde 4-6 alkole ve geri kalanların ise radyasyon, pestisitler, asbest, aflotoksinler gibi nedenlere bağlı geliştiğini belirtti.
“Sigara kullanımı ölümlerin yüzde 22’sinden sorumlu”
Tütün ve tütün ürünlerinin son derece önemli olduğuna vurgu yapan Büyük, “Sigara kullanımının, tüm kanser ölümlerinin yüzde 22’sinden sorumlu olduğu söylenmektedir. Tütün ürünleri, akciğer, mesane, mide, ağız, yutak, gırtlak, yemek borusu, serviks ve karaciğer kanserlerine neden olmaktadır” ifadelerini kullandı.
“Kanserle savaşta kurumsallaşma şarttır”
Kanserle savaşta kurumsallaşmanın şart olduğunu vurgulayan Büyük, “Hala kadroları belli, işleyişi yasa ve tüzüklerle belirlenmiş, bütçeye sahip bir kanserle savaş kurumumuz yoktur. Yataklı Kurumlar Dairesi Müdürlüğü’ne bağlı olarak 2014 yılında kurulan Kanser İzleme Ve Denetleme Merkezi’nin tüzüğü henüz hazırlanmış değildir. Kanser Hastalığı Bildirim Yasası hazırlandı. Ancak yasa geçmiş değildir. Bu yasa ilgili kurum ve kuruluşlarla hızla değerlendirilerek yasallaşması sağlanmalıdır” ifadelerini kullandı.
“Epidemiyolojik harita çıkarılmalıdır”
Büyük, 2012 verilerinin yeni açıklandığını, büyük emek harcanarak toplanan verilerin başlangıç için önemli ancak yol gösterici olarak yeterli olmadığını belirterek “Bizim daha fazla kaybedecek zamanımız yoktur. Bir an önce gerekli personel alımı sağlanarak 2016’ya kadar olan veriler bir an önce toplanarak ve işlenerek anlam ifade edecek epidemiyolojik harita çıkarılmalıdır” dedi.
Kanserden korunmada ve erken teşhiste son derece önemli olan taramaların istenilen düzeyde olmadığını, taramaların etkin olabilmesi için, taranması gereken nüfusun en az yüzde 70’nin taranması gerektiğine işaret eden Büyük, taramalarda aksama olmaması için gerekli personelin istihdam edilmesi ve bütçenin ayrılmasına ihtiyaç duyulduğunu belirtti.
“Tütün ve tütün ürünlerinden korunma yasası uygulanmalı”
Kanserden korunmak için neler yapılabileceği konusunda da bilgi veren Büyük, kanserin yüzde 30-35’inin tütün ve tütün ürünlerine bağlı olduğu düşünülürse, çıkarılan Tütün ve Tütün Ürünlerinden Korunma Yasası uygulanması ve denetlenmesi, tütün profilinin çıkartılması için bilimsel çalışmaların teşvik edilmesi, tütünü bırakmak isteyenlere bu konuda yardımcı olunması gerektiğini kaydetti.
“Alkol yüzde 3-5 rol oynuyor”
Alkol tüketiminin de kanser sebepleri arasında yüzde 3-5 oranında rol oynadığını belirten Büyük, alkol tüketiminin farinks, larinks özefagus ve ağız boşluğu kanseriler için risk oluşturduğunu, over, meme ve barsak ve karaciğer kanserinin de alkolle ilişkisi olduğunun bilindiğini kaydetti.
Büyük, “Ülkemizde son yıllarda meyhane kültürünün ve yaygın alkol kullanımının arttığı, normalmiş gibi gösterildiği, her marketin kapı girişlerinde boy boy gösterildiği ve satışa sunulduğu göz önüne alındığında kanser önleyici faaliyetler arasında alkol tüketiminin azaltılmasına yönelik önlemler de olmalıdır. Satışların çocuk ve gençlerin göremeyeceği lisansa tabi belli yerlerde yapılması gerekmektedir” ifadelerini kullandı.
“Organik tarıma geçilmeli”
Sağlıklı gıdalara ulaşabilmek için, yasların ve tüzüklerin çıkartılması ve denetimlerin yapılması gerektiğini vurgulayan Büyük, Devlet Laboratuvarı’nın yanmasından dolayı aksayan pestisit analizlerinin tekrar istenilen düzeye getirtilmesi için çalışmaların hızlandırılması gerektiğini belirtti.
Ekim alanlarında toprak analizleri yapılması ve sağlıklı ekim alanlarının kullanılmasının önem arz ettiğini kaydeden Büyük, “Bitki Koruma Ürünleri Yasası” çıkartılarak pestisitlerin kullanımının kontrol altına alınması gerektiğini vurguladı.
Organik tarıma geçilmesinin önemli olduğunu belirten Büyük, bu sağlandığı takdirde pestisitlerden kaynaklanan kanser riskinin de ortadan kalkacağını kaydetti.
Büyük, ülkenin akciğer kanserlerine neden olabilen asbestten arındırılması, hava kirliliğine engel olunması, hastanelerde X ışınlarına maruz kalınması açısından gereksiz radyolojik tetkiklerden kaçınılması gerektiğini kaydederek, güneşte fazla kalmamanın deri kanserlerini önleme açısından önemli olduğunu vurguladı.
Güncelleme Tarihi: 04 Nisan 2017, 09:43