Dörtyol İlkokulu önünde geçtiğimiz gün eylem yapan veliler, eylemi Lefkoşa’ya taşıdı. Veliler, dün yeniden Dörtyol İlkokulu’nda eylem yaptı. Ardından da Lefkoşa’ya gelerek, önce Milli Eğitim Bakanlığı’na sonra da Başbakanlık önüne gitti. Yaklaşık 20 kişiden oluşan gurup, saatlerce eğitim bakanı ile görüşmek için bekledi. Veliler, “Havva öğretmeni istiyoruz”, “Geleceğimizle oynamayın”, “4. Sınıf kapatılıyor” ve “Öğrenciler evde veliler okulda” yazılı pankartlar taşıdı. Veliler, Havva öğretmenin sendikaya üye olmadığı ve eylemlere katılmadığı gerekçesiyle okulda istenmediğini iddia etti. Veliler son umut olarak Başbakan Hüseyin Özgürgün ve Milli Eğitim Bakanı Özdemir Berova’nın kapısına geldiklerini belirterek, “Öğretmenimiz köye geri dönsün” dedi.

“Çocukların geleceği ile oynamasınlar”

Önce Eğitim Bakanlığı’na giden aileler, bakan ile görüşmek için binaya girdi. Toplantı odasında bazı yetkililer ile görüşen aileler, “Sayın bakan, bakanlar kuruluna gittiği için onunla görüşemedik” diyerek bu kez de soluğu Başbakanlıkta aldı. Veliler yine pankartlarla bakanla görüşmek için Başbakanlık kapısında bekledi. Veliler yaklaşık 20 çocuğun kaydını okuldan aldığını söyledi. Havva öğretmeni geri istediğini belirten veliler, “Sadece biz değil, çocuklar da 3 yıllık öğretmenlerini istiyorlar. Çocukların geleceği ile oynamasınlar” dedi.

Velilerden yetkililere mesaj

Diyalog’a konuşan velilerden Rukiye Sonbaş, Bizim çocuklarımızı ilkokul 1. Sınıftan 3. Sınıfa kadar Havva öğretmen okuttu. Biz de çocuklar da öğretmenimizden çok memnunuz. Onu başka bir sınıfa vermelerini istemiyoruz. Bu çocuklar bu öğretmene alıştı ve başka öğretmen gelirse bu çocuklar dağılır. Yetkililerin sesimizi duymasını istiyoruz. Havva öğretmen özverili bir eğitimci, evlatlarımızı onun okutmasını istiyoruz” dedi.

Sümeyya Abiç isimli veli ise şunları aktardı, “Biz Havva öğretmeni yıllardır tanıyoruz. Çocuklarımız onu çok seviyor ve 4. Sınıfı da Havva öğretmenin okutmasını istiyoruz. O başarılı bir eğitimci. Çocukların okula gidemediği durumlarda hiç karşılık beklemeden, sırf çocuklar derslerinden geri kalmasın diye eve gelip öğretiyor. Biz köyde yaşadığımız için çocuklarımızı köy okuluna vermekten başka imkânımız yok.”