Özgül Gürkut MUTLUYAKALI (TAK)
Cumhuriyet Meclisi'nde "Anayasa, Cumhuriyet Meclisi İçtüzüğü, Siyasal Partiler Yasası ile Seçim ve Halkoylaması Yasası Değişikliklerini Hazırlamak ve Görüşmek Üzere Oluşturulan Geçici ve Özel Komite"nin 30 Ekim 2012'de başlayan ve geçtiğimiz pazartesi tamamlanan toplam 14 toplantıda görüştüğü ve oy birliğiyle kabul ettiği yasa önerisini CTP-BG Milletvekili Tufan Erhürman sunmuştu. Önerideki “Siyasal Partilerin Uyacakları İlkeler” başlıklı 55’inci maddeye TDP Milletvekili Mehmet Çakıcı ret oyu kullandı. Öteki maddeler ve önerinin bütünü, Meclis'te temsil edilen 4 partinin temsilcilerinden oluşturulan ad-hoc komitenin onayını aldı.
Meclis Genel Kurulu'nun bugünkü gündeminde yer alan yasa önerisi onaylanırsa, siyasi partilerin kurulmalarını, örgütlenmelerini, faaliyetlerini, görevlerini, yetkilerini ve sorumluluklarını, mal edinimleri ile gelir ve giderlerini, denetlenmelerini, kapanma ve kapatılmalarıyla ilgili hükümleri kapsayan tüm düzenlemeler değiştirilmiş olacak.
Yasa önerisinde neler var?
Demokratik yaşamın temel unsurlarından siyasi partilerle ilgili kuralları belirleyen ve 1975'ten beri yürürlükte olan Siyasi Partiler Yasası, Cumhuriyet Meclisi'nde oluşturulan geçici ve özel (ad-hoc) komitenin oy birliğiyle onayladığı yasa önerisiyle, önemli değişikliklere uğramaya hazırlanıyor.
Yıllardır tartışılan ve siyasete ve siyasetçilere güvenin azalmasının temel nedenleri arasında gösterilen milletvekili transferini engelleyecek bir düzenleme de içeren yasa önerisi, siyasi partilerde eş başkanlık uygulamasını da öngörüyor.
Siyasi partilerin çağdaş bir yapıya kavuşturulması amacıyla yenilikler getirecek yasa önerisine göre, siyasal partiler Türkiye Cumhuriyeti'nde faaliyet gösteren bir siyasal parti ile aynı ad altında kurulamayacak ancak KKTC'de kurulan bir siyasal parti adının sonradan Türkiye'de kurulan bir siyasal parti tarafından da kullanılması durumunda, KKTC'deki partinin adını değiştirmesi gerekmeyecek.
Cinsiyet kotası…
Siyasi Partiler Yasa Önerisi, seçimlerde cinsiyet kotasıyla ilgili de düzenlemeler içeriyor ve her cinsiyetten en az yüzde 30 aday gösterilmesini zorunlu kılıyor.
Siyasi Partiler Yasa Önerisi, siyasi partilere Sayıştay denetimi getirirken, kesin hesaplarını Yüksek Mahkeme Başkanlığı'na öngörülen sürede vermeyen siyasi partilerin genel başkan ve/veya yetkilendirdiği kişinin sorumlu tutularak 5 yıla kadar hapis cezasına çarptırılabileceği kuralını da içeriyor.
Yüzde 5 barajını aşan katkı alacak…
Öneriye göre ilk kez yüzde 5’lik seçim barajını aştığı halde milletvekili çıkaramayan siyasi partiler de devlet katkısından yararlanabilecek.
Ad hoc komitenin “seçmenin iradesinin çarpıtılması” olduğu yorumunu yaptığı milletvekili transferini engellemek için de bir düzenleme içeren öneriye göre, "bir partiden milletvekili seçildikten sonra yasama dönemi tamamlanmadan önce partisinden istifa eden veya kesin olarak partiden çıkarılma cezasıyla cezalandırılan bir milletvekili, o yasama dönemi tamamlanıncaya kadar bağımsız milletvekili olarak görev yapacak."
Akansoy: Toplumun değişim talebi olmasa…
Türk Ajansı Kıbrıs (TAK) muhabirinin yasa önerisiyle ilgili sorularını yanıtlayan Cumhuriyet Meclisi'nde "Anayasa, Cumhuriyet Meclisi İçtüzüğü, Siyasal Partiler Yasası ile Seçim ve Halkoylaması Yasası Değişikliklerini Hazırlamak ve Görüşmek Üzere Oluşturulan Geçici ve Özel Komite” Başkanı, CTP-BG Gazimağusa Milletvekili Asım Akansoy, “Artık toplumda siyasette ciddi bir değişiklik talebi var. Bu değişim talebi olmasaydı, biz bu yasa önerisini kolayca geçiremezdik” dedi.
Parti içi sistemin iyileştirilmesi, partilerin denetlenmesi, daha iyi bir sisteme geçilmesi, daha demokratik parti düzenlemelerine geçilmesinin ülke demokrasisiyle doğrudan ilintili olduğuna işaret eden Akansoy, “Biz aslında burada partiler sistemini değiştirerek ülke demokrasisine ciddi katkı koyuyoruz” diye konuştu.
Ülkede anayasa sorunu var…
Akansoy, bu konuda özetle şöyle konuştu:
“Bu ülkede ciddi anlamda bir Anayasa sorunu var. Bu; demokratikleşmenin, sivilleşmenin önünde ciddi anlamda engeldir. Bu çok temel bir sorundur. Biz burada yasa yapıcılar olarak istediğimiz kadar demokratik ve özgürlükçü bir düzenleme öngörelim, Anayasa önümüzde bir duvar gibi örülmüştür. Anayasa’nın dışına çıkamayız. Dünya normlarından bahsedeceksek öncelikle bu Anayasa’nın değişmesi lazım. Eğer bu Anayasa değişmezse, herkes bilmeli ki demokratikleşme noktasında hiçbir zaman özlediğimiz değişiklikleri gerçekleştiremeyeceğiz.”
Güncelleme Tarihi: 22 Haziran 2015, 09:46