İkinci Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat, Fileleftheros gazetesinin, Kıbrıs sorununun çözümü, garantörlük ve güvenlikle ilgili sorularını yanıtladı ve Rumlara ciddi uyarılarda bulundu.
   Talat röportajında, müzakere sürecinde içerisinde bulunulan çıkmaza BM’nin müdahale etmesi ve BM Genel Sekreteri’nin geçici Kıbrıs Özel Danışmanı Jane Holl Lute’un temasları sonrasında taraflara belge sunması gerektiğini belirterek, Kıbrıs Rum tarafının bu önerileri kabul etmesi durumunda bir şeyler olabileceğini ifade etti.
   Guterres çerçevesinin tek başına yeterli olmadığını da vurgulayan Talat, Kıbrıslı Türkler ve Türkiye’nin garantileri ve diğer tüm konuları bütünüyle görüşmeye hazır olmaları, Kıbrıs Rum tarafının ise Kıbrıslı Türkleri eşit temelde kabul etmeleri gerektiğini vurguladı.
   Talat, Türkiye’nin Crans Montana zirvesinde garantileri görüştüğünü, buna karşın, BM Genel Sekreteri’nin de tespit ettiği üzere, bir anlaşmaya varılamadığını belirterek Kıbrıslı Türklerin “sayısal değil siyasi eşitlik ve etkin katılım istediğinin” altını çizdi.
    Talat, olası bir çözüm sonrasında Türkiye’nin, garantör ülke olmasa dahi, Kıbrıslı Türklerin, “Kıbrıslı Rumların şiddet eylemlerine maruz kalmaları sebebiyle” çağrıda bulunmaları durumunda, uluslararası toplumun burada olanları göreceği ve engellemeyeceği için, yine müdahalede bulunacağını da kaydetti.
   Çözümün güvenliği için bir çeşit güvenlik mekanizmasının oluşturulabileceğini ve bu mekanizmada Türkiye’nin dışında başka ülkelerin de yer alabileceğini söyleyen Talat, Kıbrıslı Türklerin, federal hükümetin kendilerinin de hükümeti olduğu inancına sahip olabilmelerinin, Kıbrıs sorununun çözümünün en büyük garantisi olacağını, siyasi eşitliğin ve etkin katılımın bir güvenlik mekanizmasından daha önemli olduğunu ifade etti.

Akıncı artık Anastasiadis’e inanmıyor

   Talat söyleşisinin devamında, Türkiye ve Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’nın, Kıbrıs Rum tarafının Kıbrıslı Türklerle “dalga geçtiğine inandıklarını” da iddia etti.
   Talat: “Akıncı bana söyledi. Artık Anastasiadis’e inanmıyor. Bir gün başka ertesi gün başka bir şey söylediği için artık O’na güvenemeyeceği belirtiyor. Bu konuda Anastasiadis’in yarattığı izlenim çok kötü” şeklinde konuştu.