Güncelleme Tarihi: 27 Ekim 2015, 10:52
Rolandis'ten tarihi itiraf
“AİHM’in Dimopulos kararı ile mülk sahibinin hakları zayıflamıştır” diyen Rolandis, 1981’de 15 bin kişi olan TC kökenlilerin kişi başı 5 bin dolarlık tazminatla geri gönderilmesini Rum tarafının reddettiğini açıkladı
Rum Yönetimi Dışişleri eski bakanlarından Nikos Rolandis, Cyprus Mail gazetesinde yayımlanan makalesinin ikinci bölümünde tarihi itiraflarda bulundu. “Mülkiyette kullanıcının haklarına karşı mal şahibinin hakları” başlıklı bölümde, 2010 yılına kadar bu sorunun sınırlı düzeyde olduğunu belirten Rolandis “Ne var ki Avrupa Insan Hakları Mahkemesinin Dimopulos ve diğerlerinin,Mart 2010 ,Türkiye'ye karşı açtığıkları dava bizlere hiçbir yarar sağlamadı.Karar özellikle aradan 35 yıl sonra mülk sahibinin haklarını ciddi ölçüde zayıflatmaktadır”dedi.
Rolandis, yazısını şöyle sürdürdü:
Türkiye'den Kıbrıs'a yerleşenler :
1978 İngiliz - Amerikan - Kanada Plan önerilerinde ( bugüne kadar bize sunulan en iyi Plan )
Türkiye'den Yerleşikler sözkonusu değildi.İtirazıma rağmen bu Planı reddettik.( o dönemde ben Dışişleri Bakanıydım).
1981 de yerleşiklerin sayısı 15,000 di ve bunlar, benim ve BMGS Kıbrıs Özel Temsilcisi Hugo Gobbi ile mutabık kaldığım plan çerçevesinde kişi başına 5000 ABD doları tazminatla dönmeye hazırdı.(Amerika faturayı karşılamayı kabul etmişti ).Bu Plan sonunda bizim tarafımızdan reddedildi.Böylelikle Yerleşikler Kıbrısta kaldı ve bugün sayıları muhtemelen 200-300 bine ulaştı.Bizler,aradan 40 yıl sonra yüzbinlerce insanı pratikte nasıl geri gönderebiliriz?
Dönüşümü Başkanlık
1978 İngilliz- Amerikan- Kanada Planında dönüşümlü Başkanlık yoktu. 1983 ve Planı biz reddettik.Dönüşümlü Başkanlık1983 ve sonrası gündeme geldi.
İki Kesimlilik :
Önceleri iki bölgeli iki toplumlu federasyon vardı.Tetricen iki kesimlilik hayatımıza girdi ve sonunda,8 Temmuz 2006 da, Talat- Papatopulos arasında varılan mutabakatla resmiyet kazandı.
Magosa ve Güzelyurt :
Bir zamanlar biri Doğu'da diğeri kuzey batıda kucaklayabileceğimiz iki gelin gibiydiler. Elimizin ucundaydılar. Onlara parmaklarımızla dokunabiliyorduk.Bugün ise sadece rüyalarımızda ve hedeflerimizde var olabiliyorlar. Sonuç vermeyen yıllık yürüyüşlerimizle var oluyoylar. Her ikisi de reddedettiğimiz çeşitli planlarla birlikte buharlaştılar.
Nikos Anastasiyadis,yılların günahlarına bulaşmış bayrak koşusu flamasını devraldı.Karşısında sadece Kıbrıslı Türkler değil flamayı kirletmiş olan Kıbrıslı Rumlar da var...
Buların bazıları günahlarından affedilmeleri için Dantenin merhametine sığınmalıdırlar.
Cumhurbaşkanına tavsiyem,mümkün olan en iyi çözümü sağlamak için görüşmelere devam etmesidir.Yılların yarattığı zor ve acılı olabilecek saygın bir çözüm.!
Kasulides’in geçenlerde ifade ettiği ve benim de sık sık tekrarladığım husus şudur:
“Eğer Akıncı ile bir yol bulamazsak gelecekte başka kimse ile bulamayacağız."
Sonuçta, bir ölçüde aptallığımız nedeniyle, varacağımız yer kendimizin de yaratılmasında katkıda bulunduğumuz, Taksim ve daha da kötüsü işgal bölgesinin Türkiye' ye ilhak edilmesidir.
Türkiye'nin eski Cumhurbaşkanı İnönü'nün bir zamanlar dediği gibi," Türklerin gayret göstermesine gerek yoktur,Rumlar bizler için yeterince çalışıyor."
Ona bir kez daha ödül vermeyelim.
Tarihin kum saati tükenmeden harekete geçelim!
Güncelleme Tarihi: 27 Ekim 2015, 10:52
YORUM EKLE
YORUMLAR
Hüseyin Bilgekul - 8 yıl Önce
Mal sahipleri ya ölmüştür, ya da son demlerini yaşamaktadır. Mülklere dönecek sahipler çok azalmıştır. Mirascılar ise 2-3 nesil geriye uzanmaktadır. Bir mülkün olası bir hesaplaşmasında onlarca mirascılı bir tereke söz konusudur. Bütün mirascıların kabulü söz konusudur.
Yıllarca devam edecek hesaplaşmalar.
Mülk sorunu ancak toplam talasla mümkün.
Zaman mülk sorununu da çözmüştür.
Global takasdan gayrısı mantıki değildir.
Yücem Erönen - 8 yıl Önce
Keşke Rolandisler çoğalsa ama maalesef azınlıktalar ve kum saati boşalmakta....
Mehmet Davut - 8 yıl Önce
Rolandis, gerçekleri gören ve devamlı toplumunu uyaran bir siyaset adamıdır. Maalesef, bu güne kadar ona destek çıkanlar azınlıkta kalmıştır, temennim ona hak verenlerin cogalmasidir.
Özeş oğuz - 8 yıl Önce
Rolandis bunları gününde itiraf etmesi gerekiyordu.şimdiki pişmanlığın faydası yok.
Rolandis'in gerçekleri ortaya koyan bu samimi itiraflarının, hem Kıbrıs Türklerine hayat hakkı tanımayan ırkçı ve fanatik Rumları ve hem de içimizdeki teslimiyetçileri uyandırmasını dilerim.