Filiz SEYİS
İnşaat Mühendisleri Odası (İMO) İş Sağlığı ve Güvenliği Komitesi üyelerinden Gülcan Kulle Yalınca, iş sağlığı ve güvenliği kültürü oluşmamış bir ülkede güvenli yer olamayacağı uyarısında bulunurken; Niyazi Yurtseven, İSG kurallarını önce devletin kendi kurumları içinde uygulaması ve sonra özel sektörden beklemesi gerektiğini vurguladı.
Kıbrıs Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (KTMMOB) İMO İş Sağlığı ve Güvenliği Komitesi Üyeleri, iş sağlığı ve güvenliği (İSG) uzmanları Gülcan Kulle Yalınca ile Niyazi Yurtseven, Türk Ajansı Kıbrıs (TAK) muhabirine konuştu.
Ülkedeki iş kazalarına dikkati çeken Yalınca ile Yurtseven, 2 Mayıs’ta düzenlenen “İş Sağlığı ve Güvenliği Çalıştayı” sonuçlarını da değerlendirdi, Çalıştay sonrasında izlenecek yol haritasından bahsetti.
Uzmanlar, en çok iş kazasının inşaat şantiyelerinde yaşandığına ve en çok yüksekten düşme kazasının meydana geldiğine işaret ederek, üç metre ve üzerinden düşen insanların yüzde 80’inin öldüğünü belirtti.
“Hem yapı denetimine hem iş sağlığı ve güvenliği uygulamalarına iş dünyasından bir direnç var” diyen İş Sağlığı ve Güvenliği Komitesi Üyesi Gülcan Kulle Yalınca, sorunun temelinde ülkede iş sağlığı güvenliği kültürünün oluşmaması ve insan haklarına saygının olmamasının yattığını kaydetti.
Yalınca: Paydaşlar sorumluluğu üstlenmiyor
KTMMOB İMO İş Sağlığı ve Güvenliği Komitesi Üyesi, İSG Uzmanı Gülcan Kulle Yalınca, İş Sağlığı Güvenliği Yasası’nın 2008’de geçtiğini belirterek, bu Yasa’ya göre devlet de dahil her tür işverenin İSG risk değerlendirmesi yapması, iş yerindeki riskleri belirlemesi ve bunlarla ilgili önlemler tasarlayıp uygulaması gerektiğini vurguladı.
İMO olarak düzenledikleri ve Çalışma Dairesi de dahil inşaat sektörünün bütün paydaşlarının katıldığı Çalıştay ışığında kurgulanacak bir plan program çerçevesinde, eylemler tasarlayacaklarını kaydeden Yalınca, “Bir soru vardı… ‘İş sağlığı ve güvenliği uygulamaları içinde kendi yetkinliğinize bir not verin’ dedik. 5 üzerinden 1 verdiler, 2 verdiler…” diyerek, paydaşların yeterli sorumluluğu üstlenmediği düşüncesini aktardı. İMO üyelerinin İSG uygulamalarındaki rolünden de bahseden Yalınca, üyelerinin sıkıntılarını anlayıp kapasitelerini artırmak ve eksikliklerini kapatmak amacıyla Çalıştay düzenlediklerini belirtti.
KTMMOB İMO İş Sağlığı ve Güvenliği Komitesi olarak Çalıştay sonuçlarını müdahale mantığı kapsamında incelemeye başladıklarını ve sonuçlara göre kısa, orta ve uzun vadeli eylem planları hazırlayacaklarını kaydeden Yalınca, “Müdahale etme gücümüz ve yetkimiz olan bir dalı veya dalları alıp işe başlayacağız” dedi. Yalınca, müdahale etme güçleri ve yetkileri olmayan alanlarda ise savunuculuk yapacaklarını vurguladı.
Yurtseven: Şu an dairelerin kaç tanesinde İSG vardır?
KTMMOB İMO İş Sağlığı ve Güvenliği Komitesi Üyesi, İSG Uzmanı Niyazi Yurtseven de, ilk olarak Çalıştay’a değinerek, “Sorunların belli bir kısmından başlayarak yolu yürümek istedik. Ortaya çıkacak eylem planı tüm paydaşlar için yararlı olacak. Çalışanların daha güvenli, sağlıklı, psikolojik açıdan kendini güvende hissedeceği bir çalışma olacak. Böylelikle kapasiteleri, verimlilikleri artacak. Bir sorun, kaza olmadığı sürece işverenin kazancı da artacak.” ifadelerini kullandı.
İSG kurallarını önce devletin kendi kurumları içinde uygulaması ve sonrasında özel sektörden beklemesi gerektiğini vurgulayan Yurtseven, “Şu an dairelerin kaç tanesinde İSG vardır veya personel eğitilmiştir?” diye sordu.