Çiğdem AYDIN

   Eski Başbakan İrsen Küçük’ün, yeniden UBP genel başkanı olabilmek için devlet dairelerine gönderdiği 360 kişiden 88 tanesinin işine son verildi. Hükümetin ‘işe devam için’ şart koştuğu sınava katılan ve başarı sağlayamayan ‘siyaset kurbanları’, soruların kendilerini hayrete düşürdüğünü söyledi.

   Devlet dairelerinde çalışmaya başladıktan sonra borçlandıklarını, evlilik hazırlığı yaptıklarını söyleyerek, işten çıkarılmalarını protesto eden gençler “bizi siyasi emellerine kurban ettiler” diyerek, tepkilerini ortaya koydular.

    Diyalog’a konuşan ‘siyaset kurbanları’ kamu yeterlilik sınavında kendilerine alakasız ve kasıtlı sorular yöneltildiğini savundu.

Sedanur Gazozcu

    “Ben geçen yılın şubat ayında işe alındım. İşe alındığım için de borçlandım, çünkü evlenmeye karar vermiştim. Ne yazık ki işten durdurulduğum için şok yaşıyorum. Ayrıca bu yıl planladığım evlenme olayını da ertelemek durumunda kalıyorum. Ciddi ekonomik zorluk içerisine düştüm. Ben İrsen Küçük Beyi şahsen tanımıyorum.Tercümanlık yapıyordum ve gittiğim birçok bankaya da cv’mi bırakmıştım. Bir gün aradılar Vakıflar Bankası’ndan mülakata çağrıldım ve gittim, sözlü sınav sonrası işe alındım. Ben zaten Kamu Yeterlilik Sınavını 2009 yılında geçmiştim, elimde yeterlilik belgesi vardı. Babam diyaliz hastasıdır ve makinelere bağlı yaşıyor, elbetteki benim çalışıyor olmam eve katkı sağlıyordu, şimdi ne yapacağımı bilmiyorum.”

Hüseyin Nazlı

   “Gelir ve Vergi Dairesinde çalışıyordum. 22 Ocak 2013 yılında işe başladım 28 Şubat’ta ise işten durdurulduğumu öğrendim. Evliyim ve çocuk yok. Borçlarım elbette var. İşe girdiğim için bir miktar kredi çektim. Şimdi nasıl ödeyeceğimi bilmiyorum. İrsen Küçük Beyi evet tanıyorum ama ben delege değilim. Ulusal Birlik Parti’li olduğumuz için işe alındık. Bu bizim için bir fırsattı, tıpkı daha önceki yıllarda alınan geçiciler gibi. Kim olsa bizim yerimizde kabul eder ve işe girerdi. Çağrıldım mülakata girdim ve işe başladım. Son sınava (yeterlilik  sınavı) girdim 54 aldım. Ama sınavda yanıltıcı çok soru vardı, bir örnek vereyim şunu sordular: ‘KKTC’nin en batı burnu nerededir?’ Bende ona göre cevap verdim meğer ‘Kıbrıs’ demek istemişler ama ben ‘KKTC’ diye cevap verdim. Neticede yanlış çıktı.”

Hayriye Abatay

   “Ben ne İrsen Beyi tanırım ne de başkasını. Ben tamamen siyasi kararların kurbanı oldum. İşten çıkarılmadan önce borçlandım, tabiki işim vardı ödeme gücüme göre borç çektim. İşten durdurulmadan bir hafta önce 55 bin TL. borçlandık. Ben veznede çalışırdım şu anda benim çalıştığım yerde biri yoktur ve beni personel fazlalığı olduğu gerekçesiyle durdurdular.”

Cem Gökbörü

   “Girne Vergi Dairesi’nde çalışırdım. 2013 şubat ayında işe alındım. Kurultay öncesi istihdamlarından biriyim. Şahsen İrsen Küçük’ü tanımıyorum ve ailemde hiçbir kurultay delegesi de yoktur. Ben de diğer geçicilerin alındığı gibi işe alındım bir farkımız yoktur. Yeterlilik sınavını 2007 yılında zaten geçmiştim ben, dolayısıyle ben son yapılan sınava girmedim. 2007 yılında yapılan sınavdan sonra da hiç münhal açılmadı. Bizlerin diğer alınmış ve kalmış olanlardan ne farkımız vardır bu konuyu bize açıklasınlar.7 binin üzerinde geçici var, dünden bugüne bakıldığında. Diğerlerinden yeterlilik belgesi istenmedi. Bu kararlar tamamen partizanlıktır, başka birşey değildir. Bu olay tamamen CTP-DP-UG koalisyon hükümetinin birilerinden intikam almak için yaptıkları siyasi girişimdir.”

Dilek Yıldırım

   “1 Şubat tarihinde Sağlık Banlığı’nda işe girdim. Kamu Hizmeti Komisyonu’nun düzenlediği son sınava girdim ama geçemedim. Çünkü hiç alakasız sorular vardı. Kasıtlı soru hazırlandığını düşünüyorum. İlk kez girdiğim bir sınavdı zaten. Sorulardan bir örnek vereyim; ‘Türkiye Basketbol bayanlar grubu hangi ülkede maç oynadı?’ Bunun yaptığımız ya da yapacağımız işlerle ne alakası vardır? Bunu merak ediyorum. Ben şimdi girip meclisteki vekillere bu soruyu sorayım kaçı bilecek acaba. Ben İrsen Küçük beyi hiç tanımam. Birgün arkadaşım geldi ve işe alımlar var dedi. Ben de gittim müracaat ettim ve işe alındım. İşim olduğu için de borçlandım. Şimdi 30 bin TL borcum var. Evliyim ve üç çocuğum var, şimdi ne yapacağımı bilmiyorum.”

Şerife Özüdoğru

   “9 Ocak tarihinde Şehit Turgut Ortaokulu’nda sekreter olarak işe alındım. Son yapılan yeterlilik sınavına girdim ama hem Türkçe hem de Matematik soruları oldukça garipti. Orada özellikle matematik bölümü için iki sorunun hatalı olduğu yönünde itirazlar vardı ama kimse bu itirazları dikkate almadı. İşe girdiğim için 35 bin TL borçlandım. Nişan oldum ve bu yaz evlilik hazırlığı yapıyordum, şimdi mecburen düğünü iptal ettim. Düğün mü yapayım borç mu ödesin alacağım adam? Ben İrsen Küçük’ü ne gördüm ne bilirim sadece televizyonlarda gördüm. Ben daha önce başka ilkokullarda görev yapıyordum ve beni velilerden toplanan para ile öderlerdi. Bu halimi bilen Lapta Belediye Başkanı Fuat Namsoy halime acıdı, İrsen beyden rica etti, beni öyle işe aldılar. Şimdi yine ortada kaldık.”

Pembe Kaşifoğlu

    “Ben değil ama çocuğum mağdur oldu bu yüzden buradayım ona ve onun gibi siyasi kararların kurbanı olan gençlere, mağdurlara destek olmak için. Son yapılan yeterlilik sınavına girdi ve soru şu: ‘Kıbrıs’ın batısında olan burnun adı nedir?’ Çocukta Kormacit burnu yazdı, 40 senelik Kormacit burnunu yaptılar Arnavut burnu ve yanlış saydılar, 2 puanla işsiz kaldı. Spor Bakanlığı’nda işe girmişti.”

Fikri Kahraman

   “Ben Vakıflar Bankası Mehmetcik şubesinde görev yapıyordum. Bizden sınava girmemiz istenmemişti zaten. Elbetteki ben de işime güvenerek borçlandım. Evliyim ve kadrolu olduğum halde işten nasıl atıldım anlamadım.Veznedar olarak görev yapıyordum.Şimdi beni aldıkları işe arkada oturan adamı aldılar veznedar yaptılar. Yazıklar olsun. Ben kimseyi tanımam, kimsenin ricasıyla da işe girmedim.”

Fatma Erkanlı

“Vakıflar Bankası İskele şubesi çalışıyordum. Bir tanıdığımın vasıtayısla işe girdim. Çok borcum var. İki kızım da okuyor. Biri İzmir’de üniversite okur, diğeri bu yıl liseden mezun oldu, üniversiteyi nasıl okuturum bilmiyorum. Bunlar sadece bizim değil çocuklarımızın da geleceği ile oynadılar.”