Cumhuriyet Meclisi Genel Kurulu dün saat 11.15’te Teberrüken Uluçay başkanlığında toplandı.
Toplantının başında, Cumhuriyet Meclisi Danışma Kurulu’nun, Genel Kurul birleşimleriyle ilgili kararı okundu.
Onaylanan karara göre, Ekonomi Maliye Bütçe ve Plan Komitesi’nde 12-29 Kasım tarihleri arasında yapılacak 2020 Mali Yılı Bütçe Yasa Tasarısı görüşmelerinden dolayı, Genel Kurul’un 11, 18 ve 25 Kasım tarihlerindeki toplantılarında yasama ve denetim görevi birlikte gerçekleştirilecek.
Daha sonra YDP Genel Başkanı Erhan Arıklı, CTP Milletvekili Biray Hamzaoğulları ile Maliye Bakanı Olgun Amcaoğlu’nun sözlü soruya çevrilen yazılı sorularının geri çektiğine ilişkin tezkere bilgiye getirildi. Ardından Meclis Genel Kurulu toplantısında güncel konuşmalara geçildi.
Erhürman, bilgi istedi
Meclis Genel Kurulu toplantısında söz alan CTP Genel Başkanı Tufan Erhürman, “Genel Ekonomik Durumu” konusunda konuştu.
Hükümet kurulduktan sonra imzalanan protokolün rakamları ve içeri hakkında bilgi isteyen Erhürman, 1 Milyon 215 Milyon TL’lik rakamının konuşulduğunu fakat daha sonra 750 Milyon Tl’lik bir anlaşma imzalandığını savunup konu hakkında bilgi talep etti.
Ülkeye ne kadar rakam aktarıldığının açıklanmasını isteyen Erhürman, 750 Milyon TL’lik kaynağın altyapı ve reel sektöre ayrılan kısmın dışındakilerin savunma harcamalarına ayrıldığını söyledi.
Erhürman, Kıb-Tek Yönetim Kurulu Asbaşkanının açıklamalarının olduğunu ve bu açıklamada iddia edilenlerin cevapsız kalmaması gerektiğini dile getirdi.
Taçoy ve Amcaoğlu’ndan Erhürman’a yanıt
Erhürman’ın ardından konuşan Maliye Bakanı Olgun Amcaoğlu, kaynağın yarıya inmesinin daha önceki hükümetin bıraktığı erozyondan kaynaklandığını söyledi.
Tam 202 gün sonra imzalanan protokolün bu ülkeye getireceği avantaj ve kaynakların ülkeye doğru şekilde aktarılmasını amaçladıklarını dile getiren Amcaoğlu, ilk 750 Milyon TL tutarındaki rakamın imzalandığını ve savunma adı altında bekleyen rakamın ödendiğini kaydetti.
Amcaoğlu, Türkiye ile hazırlanan Ekonomik Protokolün, 2020-2021-2022 yıllarını kapsayan şekilde imzalanacağını dile getirdi.
Ekonomi ve Enerji Bakanı Hasan Taçoy ise, Kıb-Tek Asbaşkanının iddia ettiği keyfi atamaların olmadığını, Kurumun içerisinde yeni düzenlemeler yapıldığını kaydetti.
Kurumda 137 kişinin emekliye ayrıldığını ve mühendis ve teknisyen kadrolarının yeniden alınması gerektiğini dile getiren Taçoy, birkaç kişinin yerinin değiştirildiğini buna da sorun yaratılmaya çalışıldığını belirtti.
Kıb-Tek’te emekliye çıkanlarla aritmetik dengenin sağlanması gerektiğini söyleyen Taçoy, Kurumun yaşatılması için çalışmaların yapıldığını kaydetti.
Akansoy: Yasa Meclis’e sevk edilmeli
CTP Milletvekili Asım Akansoy, Meclis Genel Kurulu toplantında, “Vatandaşlık Yasası” ile ilgili güncel konuşma yaptı.
Akansoy, Vatandaşlık Yasasının bir an önce Meclise sevk edilmesini istediklerini ve niye sevk edilemediğini bilmeye herkesin hakkı olduğunu kaydetti.
Hazırlanan yasanın basit, net, toplumun geleceğine ışık tutan bir yasa olması ve var olan anomalilikleri de ortadan kaldırılması gibi benzeri öneme sahip konularda adım beklediklerini dile getiren Akansoy, haksız vatandaşlıkların yargı yoluna gitmesinin de sağlanmasını beklediklerini söyledi.
Akansoy, İçişleri Bakanı’ndan vatandaşlık yasasıyla ilgili ayrıntılı bilgi istedi.
Baybars, Akansoy ile aynı fikirde
İçişleri Bakanı Ayşegül Baybars, Akansoy’un kimsenin vatandaşlık konusunu siyasi malzeme haline getirememesi fikrine katıldığını, önceden aldıkları öneriler doğrultusunda çalıştıklarını ve bu tasarı meclise gelince daha da detayla çalışma yapılacağını kaydetti.
Bütçe görüşmelerinin ardından bu yasaya öncelik vereceklerini ve nüfus sayımı konusunda atılan adımları anlatan Baybars, daha az ilkel ve güncel bir yapıyla nüfus sayımı yapmayı arzuladıklarını belirtti.
Baybars, 2020 bütçesinde böyle bir kalem olmadığını ancak 2021 yılında böyle bir çalışma yapılabileceğini kaydetti.
Atun: İnançlı kişilere demokrasi dışı uygulama
UBP Milletvekili Sunat Atun Genel Kurul’da “Hak ve Özgürlüklere İlişkin Yapılan Uygulamalara Yönelik Tespit ve Öneriler” konulu güncel konuşma yaptı.
Demokrasisiyle övünülen KKTC’de inançlı kişilere karşı demokrasiye uymayan uygulamalar yaşandığını ve bunların giderek arttığını belirten Atun, batılı devletlerde islamifobi diye bir kavram bulunduğunu söyledi.
Bu konuda son olarak Lapta Yavuzlar Lisesi’ne atanan başarılı bir eğitim hayatı olan öğretmenin sendikanın baskısıyla başka bir okula atandığını ifade eden Atun, hergün bir kurumun islamafobinin ağına düştüğünü söyledi.
Arıklı: Türban yasağı çağdışı
YDP Genel Başkanı Erhan Arıklı da, “Lapta Yavuzlar Lisesinde Meydana Gelen Öğretmen Krizi” hakkında konuştu, türban yasağını çağdışı bir uygulama olarak niteledi.
Arıklı, türban yasağının yanlışlığına ve demokrasi, insan hakları kapsamında herkes gibi türbanlı kadınların da eşit olduğuna değindi. Lapta Yavuzlar Lisesinde türbanlı bir öğretmenle ilgili yaşanan olayı eleştiren Arıklı, sendikaya uygulamalarından dolayı eleştirilerde bulundu, bakanlığın görevini yapmadığını, sendika önünde geri adım attığını savundu.
Çavuşoğlu: Uygulama yasalara uygun
Milli Eğitim ve Kültür Bakanı Nazım Çavuşoğlu da, bu konunun ciddi bir konu olduğunu, kimsenin mağdur edilmediğini, bu konuda çok laf olduğunu ancak lafın değil icraatın önemli olduğunu, bakanlığın da işini Anayasa yasa ve insan haklarına uygun bir şekilde yaptığını vurguladı.
Çavuşoğlu, ülkenin KKTC Anayasası ve yasalarıyla yönetildiğini ve herkese, her kesime de yasalar önünde eşit davranıldığını vurguladı.
Hala Sultan İlahiyat Kolejinin geçmişte çok tartışıldığını, karne tartışmalarının olduğunu ancak geçen yıl hiçbir tartışma olmadığını, dini inanç tartışmalarını da hiç doğru bulmadığını, okulun da her zaman arkasında durduklarını ifade eden Çavuşoğlu, okul hakkında bilgi verdi, KKTC’nin şu anda en yüksek altyapısına sahip olan bir okul olduğunu ve öğretmen eksikliği de bulunmadığını anlattı.
Şahali: Cypfruvex’in performansı önemli
CTP Milletvekili Erkut Şahali de bireysel özgürlüklerin sınırlarının da yasalarla belirlendiğini ifade ederek, herkesin demokratik yaşam içinde özgürce yaşamasının önemine vurgu yaptı.
“Cypfruvex ve Narenciye sektörü” konusunda konuşan Şahali, şirkete olan ihtiyaca işaret etti, üretim sezonunda ortaya koyacağı performansın önemine dikkat çekti. Şahali, şirketin çok daha ciddi ve dünyadan haberdar olarak ve üreticilerin önünü açacak şekilde çalışmasının önemine işaret ederek, sezona yönelik endişe ve düşüncelerini paylaştı, Tarım Bakanı Dursun Oğuz’a yönelik sorular sordu.
Cypfruvex’in etkin bir şekilde çalışması gerektiğine inanç belirten Şahali, “Cypfruvex batarsa narenciye batar” uyarısında bulundu.
Oğuz: Geçen yıl nerelerdeydiniz Erkut bey?
Tarım ve Doğal Kaynaklar Bakanı Dursun Oğuz da, “Geçen yıl nerelerdeydiniz Erkut bey” diyerek, narenciye ve Cypfruvex’in ülke için önemine işaret etti. Oğuz, bu yıl ürün kalitesinin de daha yüksek ürünün de daha fazla olacağını, fiyatın da piyasalara göre belirleneceğini kaydetti.
Oğuz, Cypfruvex’in mali durumun kötü olduğunu, borcu olduğunu, sadece maddi olarak değil siyasi kararlardan da kötü durumda olduğunu ifade ederek, şirkette mali durumun düzeltilmesi için yapılan çalışmaları anlattı. Herkesin Cypfruvex’e sahip çıkması gerektiğini ifade eden Oğuz, şirketin narenciye ve ülke için önemine işaret etti.
Zaroğlu: Baybars istifa etmeli
YDP Milletvekili Bertan Zaroğlu İçişleri Bakanının İskele ve Girne’de emirnamelerle ilgili sorulara ve kendisinin yönelttiği sorulara doğru cevaplar vermediğini savundu. Zaroğlu, İsrailli bir şirketin inşaat iznini emirname süresinde aldığını savundu. Zaroğlu, bu konudaki belgeleri göstererek, bu şirkete ayrıcalık tanındığını öne sürdü, eleştirilerde bulundu.
Zaroğlu, bu konuda temize çıkmak için tüm izinlerin iptal edilmesi gerektiğini ve bakanın görevinden istifa etmesi gerektiğini savundu.
Konuşmaların ardından Genel Kurul çalışmalarını tamamladı.