Cumhuriyet Meclisi Başkanı Sibel Siber, lobicilik faaliyetlerinin sürdürülmesi, düşünce kuruluşlarını da davet ederek lobicilik faaliyetlerini artırmak için neler yapılabileceğinin konuşulması gerektiğini kaydetti.

“Haklı olmamız bize hakkımızı verecekleri anlamına gelmez, biz kendimizi anlatmazsak kimse bizi anlamaz” diyen Siber, bu yöndeki faaliyetleri hep beraber, özelikle Meclis’te kurdukları Dış İlişkiler Komitesi’nin etkin çalışmalarıyla sürdüreceklerini vurguladı.

Siber Tahran’da yaptığı konuşmalarda, KKTC’nin tanınmıyor olabileceğini ancak var olduğunu belirttiğini ve “Biz varız, bizi görmezden gelmeyiniz, bizimle ilişki kurun” mesajı verdiğini ifade etti.

Siber, basın toplantısı düzenleyerek İslam İşbirliği Teşkilatı Parlamentolar Arası Birliği’nin 9. Konferansına katılmak üzere gittikleri İran’ın başkenti Tahran’daki temaslarıyla ilgili bilgiler verdi.

KKTC’nin 2004 yılından bu yana Kıbrıs Türk devleti adıyla bu konferanslarda gözlemci üye sıfatıyla temsil edildiğini kaydeden Siber, bu seferki toplantıya CTP-BG’den Hüseyin Erçal, UBP’den İzlem Gürçağ ve DP-UG’den Fikri Ataoğlu ile birlikte katıldıklarını, önce milletvekillerinin Tahran’a giderek komite toplantılarına katıldığını, 2 gün sonra da kendisinin gittiğini söyledi.

“Ambargoların kalkması için çağrıda bulunuldu”

Komitedeki bir konunun her zaman Kıbrıs’taki durumla ilgili olduğunu belirten Siber, bu toplantıda da yine Kıbrıs’la ilgili bir karar tasarısının geçtiğini kaydetti. Siber, bu tasarıda BM parametreleri çerçevesinde barışa vurgu yapıldığını, KKTC’de uygulanan ambargo ve izolasyonların kalkması için İslam ülkelerine çağrıda bulunulduğunu dile getirdi.

“Devlet konuğu olarak karşılandık”

Tahran’da çeşitli temaslarda bulunduklarını belirten Siber, kendilerine bir “gözlemci üye” değil “üye bir devlet” statüsü uygulandığını belirtti ve devlet konuğu olarak karşılandıklarını kaydetti.

Siber, kendisi ve milletvekillerinin otel masraflarının da İran devleti tarafında karşılandığını, çok üstü düzey devlet başkanlarına ve devletin üst düzey kademelerindeki kişilere uygulanan bir protokolle ağırlandıklarını, bunların onur verici olduğunu anlattı.

Daha fazla öğrenci gelsin...

Özellikle üniversitelerde İslam ülkelerinden çok sayıda öğrenci olduğunu, katılımcı ülkelerden bu sayının artması, üniversitelerin ülkelerinde daha iyi tanıtılması için katkıda bulunmalarını da istediğini anlatan Siber, KKTC’nin turizm açısından güzelliklerini anlatma imkanı bulduğunu ve KKTC’nin devlet televizyonlarında diğer tv kanallarında tanıtılmasını istediğini de belirtti. Siber yapılan tv programlarında KKTC’nin de turistik olarak gidilebilecek yerler arasında gösterilmesini istediğini de anlattı.

Hellim ve narenciyenin ihraç pazarı olarak ülkelerinde ilgi görmesinin kendilerini mutlu edeceğini, bunun ekonomik olarak KKTC’ye katkı yapacağını söylediğini de ifade eden Cumhuriyet Meclisi Başkanı Sibel Siber, gerçekleri vurguladığını da belirtti.

“Arkası gelmeli”

Siber bu anlatımların ve temasların arkasının gelmesi gerektiğini, lobicilik faaliyetlerinin sürdürülmesi gerektiğini ve kendi ülke güzelliklerini tanıtıcı CD’ler Arapça, Farsça olarak hazırlanıp, temasların arkasının doldurulması ve temasların güçlendirilmesi gerektiğini vurguladı.

Siber bu yöndeki yoğun çalışmalarının bundan sonra da devam edeceğini kaydederek, düşünce kuruluşlarını da davet ederek bu tür lobicilik faaliyetlerini artırmak için neler yapılabileceğini konuşmaları gerektiğini söyledi.

Siber, “Haklı olmamız bize hakkımızı verecekleri anlamına gelmez, biz kendimizi anlatmazsak kimse bizi anlamaz, bu yöndeki faaliyetlerimizi hep beraber, özelikle Meclis’te kurduğumuz Dış İlişkiler Komitesi’nin etkin çalışmalarıyla sürdüreceğiz” dedi.