Dünya Sağlık Örgütü’nün Domuz Gribi hakkında 2009 yılından beri üye ülkeleri uyarısının ardından T.C. Sağlık Bakanlığı da ülkede 30 vatandaşının Domuz Gribinden yaşamını yitirdiğini açıkladı. Bakanlık tetkik ettikleri hastalardan 366’sında Domuz Gribi etkenine rastlandığını bildirilerinde belirtti.

Konu hakkında açıklamalarda bulunan, Yakın Doğu Üniversitesi (YDÜ) Hastanesi İnfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Öğretim Üyesi Prof. Dr. Nedim Çakır, Avrupa Birliği grip izleme Örgütü (Flu News Europe) mart ortası itibariyle 45 Avrupa Birliği üye ülkesinin 28’inden küçük çaplı Domuz Gribi bildirilerinin geldiğine dikkat çekti.

Çakır, Sırbistan, Gürcüstan, Yunanistan, Kazakistan, Kırgızistan, Portekiz, Türkiye ve Moldova’dan da orta çaplı salgınlar saptandığını rapor ettiğini belirtti.

“Güneyde tiplendirme çalışması yok”

Nedim Çakır açıklamasında şu ifadelere yer verdi, “Güney Kıbrıs’taki raporlar ise yılın ilk günlerinde hemen hiç rastlanmayan grip benzeri hastalıkların Şubat ortalarında 12 binlere ulaştığını ortaya koyuyor. Ancak bu hastaların hepsine “Domuz Gribi demek mümkün değil. Ne var ki yakın komşumuzda virüs tiplendirme çalışmaları olmadığı için gerçeği görmek zor. Bu hastalarda solunum sistemi şikayetlerinin giderek azalmakta olması ise KKTC açısından rahatlatıcı bir durum.

TC Sağlık Bakanlığı’nın H1N1 ( Daha doğrusu tam adı:  H1N1pdm09) saptadığı 366 hastadan 30’unun ölmesi bu hastalığın yüksek öldürücülük oranıyla seyretmekte olduğunu ortaya koyuyor ( Hemen %8 öldürme oranı).  Benzer salgınlardan edindiğimiz deneyimlerimiz, hastaneye başvurmaya gerek duymayan hastalar nedeniyle bu salgının boyutlarının daha fazla olabileceğini gösteriyor.

Türkiye ve Güney’den gelen yolcular…

 Domuz Gribi diğer grip salgınlarındaki hastalık belirtilerinden farklı değil. Ateş, öksürük, burun akıntısı, baş ve yaygın kas ağrısı başlıca semptomlar. Bazı hastalarda boğaz ağrısı, deri döküntüleri, ürperme, bulantı, kusma, ishal de saptanabiliyor. Hastalığın  özellikle nefes darlığı, öksürük ile yüksek ateşle seyretmesi hekimin bu hastaları daha dikkatle izlemesi gösteriyor. 

Ülkemizde Sağlık Bakanlığı verileri bu güne dek ciddi bir grip hastasının saptanmadığını gösteriyor. Mevcut az sayıdaki hastanın da Domuz Gribi olduğunu iddia etmek de laboratuvar doğrulama testleri olmadan mümkün değil.

Ancak hemen eklemek gerekir ki Türkiye Cumhuriyetinden gelebilecek hastalar ile Güney Komşumuzda laboratuvarca doğrulama testlerinin yapılmıyor olması Ülkemizin bir potansiyel risk karşısında olduğu gerçeğini de ortaya koyuyor.

Alınması gereken önlemler

Prof. Dr. Nedim Çakır, vatandaşlara önerilerini şu şekilde sıraladı:

Özellikle salgın zamanlarında sinema, kafeterya gibi kalabalık ve kapalı mekanlarda bulunmaktan kaçının,

Çevrenizde hastalarla yakın temasta olmaktan kaçının.

Öğretmen iseniz ders aralarınızda öğrencileri derslikten çıkarıp  dersliklerinizi havalandırın.

Hastalığa yakalanmış iseniz yatak istirahatı yapın, odanızı sık sık havalandırın.

Önceden bilinen kalp hastalığı, şeker, yüksek tansiyon gibi hastalıklarınız veya başka kronik bir hastalığınız varsa mutlaka Hastanemize başvurun ve muayene olun.

Özellikle Domuz Gribinin uzamış bir grip tablosuna yol açtığını aklınızda bulundurun.