Çiğdem AYDIN
Güney Kıbrıs’ın Larnaka ve Baf havaalanlarına günde 40’ın üzerinde uçak inmesine karşın, kuzeyde hala günlük sefer sayısının 2 ile sınırlı kalması turizm sektörünü iflas noktasına getirdi. Diyalog’a konuşan Seyahat Acenteleri Birliği Başkanı Orhan Tolun “Şu anda acenteler açık gibi görünse de kapalıdır. 2021 yılının Nisan ayına kadar da kapalı kalacak” dedi.
Diğer seyahat acentelerinin yetkilileri de 2020 yılının turizmde ‘iflas yılı’ olduğunu belirtti. İstanbul ile Ercan arasında günde sadece 2 uçak seferinin yapıldığına dikkat çeken acente yetkilileri, bu kadar az seferle turizm yapılamayacağını, acentelerin yolcu getiremeyeceğini, otellerin de müşteri bulamayacağını söyledi.
Ne dediler?..
Kıbrıs Türk Seyahat Acenteleri Birliği Başkanı Orhan Tolun Diyalog’a yaptığı açıklamada şunları söyledi:
“Şu anda acenteler açık gibi görünse de kapalıdır. 2021 yılının Nisan ayına kadar da kapalı kalacak. İç turizm dedik, otellerimizi açtık ama açanlar da bin pişman. İç turizmde sadece turistik pansiyonlar ve sahillerdeki küçük oteller çalışıyor. Diğer oteller çalışmıyor. İç turizme insanlarımız gitmeye hazır değildir. Ercan’dan baktığımızda iki PCR istenmesi veya 2 PCR + 7 gün karantina gibi kurallar turistler için katıdır. Bize gelecek olan turist, biz temiz olduğumuz için gelmek istiyor, gelene güvence vermek için koyduğumuz tedbirler yabancıları başka yere yönlendiriyor. Ekonomik zorluklar da düşünülünce seyahatten çekiniyor insanlar. Ekonomik zorluk derken örneğin; karantina ücretini kendilerinin ödemesi gibi. İkinci dalga geliyor korkusu da ciddi anlamda turizmi etkilemektedir.
Önümüzde Cumhurbaşkanlığı seçimi konusu da başka etken yaratıyor. Biz gönderelim diye baktığımızda insanımız yurt dışına Türkiye ve Avrupa’ya gidemiyor tüm turlar iptaldir. 2020’yi biz kaybetmiş durumdayız. Acentelerimiz boş, açsak da mevcut uçuşlarla 2 seferle bilet satmak turist getirmek ve götürmek mümkün değildir. 3-5 aylık süreçte sıfırladık. Bir taraftan da hükümetin sürekli karar değişmesi de bizim satışlarımıza engel oluyor. Turist tur alacak aniden karar çıkar karantina da kalacaksınız deriz iptal eder. Konulan kurallar turizmi zorlaştırıyor. Örneğin; geçen yıllarda bu dönemde acentelerimizin getirdiği 700 bine yakın insan vardı. Bunların hepsi iptaldir. 200 bine yakın güneyden gelen günü birlik turların da hepsi iptaldir. Eylül, ekim, kasım yürüyüş grupları da iptaldir.
Hükümetin yardımcı olması lazımdır, bizi ya öldürecekler ya diriltecekler. 25 bin yatak kapasitesi vardır, yerli turist bir yılda 150 bin geceleme yapar, otellerin yüzde 50 doluluk oranında 4 buçuk milyon gecelemedir, bu bahsettiğim rakam yerel turist ile bu da yüzde 2 yapar ki bununla turizm olması mümkün değildir. Pandemi hastanesi yapılırsa pazarlamada çok daha fazla şansımız artar. Fakat yine de bu yıl kaybedilmiştir.”
Gem Tours yetkilisi Evşim Gagari Demirel
“Pandemi süreci öncesinde bizim turlarımız vardı haftada 6-7 grup yapan bir acenteydik, 300-400 kişi taşıyorduk. Şimdi bu turlar durdu. Uçuşlar açıldı fakat iki sefer konuldu iki sefer uçakla biz getirme götürme yapamayız, hava yolları sorumluluğu bizim üzerimize yüklüyor. Biz götürsek bile ani alınacak herhangi bir karar olursa ve iptal olur bunun ücret ve masrafları acentelerden talep ediliyor. Yurt içi otellerin satışını yapıyoruz ama hiç iyi gitmiyor. Karantinaya girildiği için özellikle talep yok. Yani sağlık adına konulan katı kurallarla turizm yapmak mümkün değil ne yazık ki. Apart otellerle iş birliği yapıyoruz onların satışını yapmaya çalışıyoruz ama orada da ciddi bir düşüş vardır. 500 ile 3000 yatak kapasiteli otellerde doluluk oranı yok. Acente faaliyeti olarak şu anda tüm faaliyetlerimiz ne yazık ki durmuştur. Açık ama kapalı sektörü haline geldik. Alınan kurallar bir tarafa sağlık sistemine halk güvenmiyor o nedenle insanımız turistik faaliyetlere katılmıyor. Pandemi hastanesi olmaması ne yazık ki sağlık sistemine olan güvensizlik bizlerin iş yapabilmesini ve pazarlamamızı engelliyor. Marttan itibaren hiç tur yapmadık. Önümüzdeki yıl mart ayına kadar da yapabileceğimizi sanmıyorum. Yurt dışı seyahat yapılamaz ne yazık ki. Türkiye’de başladı; orada günü birlik turlar yapılıyor fakat şu an biz yapamıyoruz 2 seferle olmaz.
31 Temmuz’a kadar turlarımız iptal, hava yolları 1 Ağustos’a kadar da tur baskısı yapıyor, olur da turistler iptal ederse 1 Ağustos’ta ben uçacağım, senin hükümetinin aldığı kararla turist iptal ederse masrafları acente ödeyecek diyor. Biz önümüzü göremiyoruz zaten ciddi ekonomik sıkıntı içerisindeyiz hava yolu şirketlerinin bu talebine gözümüz kapalı evet diyemiyoruz. Bu yıl bitti.”
Derviş Abidin (Travel Plan Turizm)
“Sektör çok kötü durumda. Turizmde çeşitler vardır, kış aylarında ve yaz aylarında farklı çeşitler vardır. Bizim ülkede Mart ve ilkbahar döneminde Mayıs’ı kaybettik. Haziran ve Eylül için yapılan turizmi de hükümetin ortaya koyduğu şartlardan dolayı kaybettik. 2020 yılı turizm için iflas yılıdır. Ülkelerin sınıflandırılması, karantina koşulları ki, bizim ağırlıklı müşterilerimiz B kategorisinde bulunan ülkelerdir. Gelen turisti karantinada otele kapatacaksak o turisti buraya getirmemiz imkânsızdır. Kaldı ki bizim ülkemiz kapalı turizme uygun değildir.
Benim şirketimde 50 kişi vardır personel olarak, şu anda zorunluluklarımı yerine getiriyorum ama sonrası için emin değilim. Bir an önce turizmin koşulsuz açılması lazımdır. Güney Kıbrıs bunu yapıyor ama pandemi hastanesini yapmış ve hazırım gelin diyor. Antalya’ya 45 uçak iner, kalkar 16 tane Almanya’dan iner kalkar biz daha günlük test yapamadığımızdan dolayı Türkiye’den bile uçak getiremiyoruz. Bir pandemi hastanesi yapamadık. Güney Kıbrıs gibi Türkiye gibi pandemi hastanesini yapıp, gerekli kit ve teçhizatını tamamlamayıp hazırız, güvenliyiz deyip uçuşları başlatmamız lazım. Geleni otele odaya kapatmakla turizm olmaz.”
Fehmi Capoğlu (Caba Home Travel )
“Şu anda tamamen kapalıyız. Gemide dahi ay sonuna kadar yer yok. Uçaklarda hiç yok. Pazarımız Orta Doğu pazarıydı, şimdi bu pazardan getiremeyiz. Pandemiden önce 2 bin 500 dolar kişi başı rezervasyon vardı hepsi tek tek iptal oldular. Şu ana kadar sadece kaparo 100 bin dolar üzerinde para ödedik. Son kalan 21 oda vardı yüzde 10 dahi kalmadı. 21 odayı başka bir otele kaydırmak için uğraş veriyorum Ağustos ayı da iptal ne yapalım. Acentelerin durumu iflastır. Türkiye’den günde iki sefer gelmesi bilet satışlarımızı çok ciddi etkiledi. Kendi çorbamızı pişirirdik diye düşündük o da olmadı iki tane günlük seferle turizm yapamazsınız. Otele gelip de odada karantinada kalmaya mı gelecek turist? Evinde oda yok mu, pandemi hastanesi de yok. Devlet gelen yolcuya turiste hiçbir garanti vermiyor. Türkiye’de, Güney Kıbrıs’ta gelecek turistlerine ve yolcularına güvenli sağlık garantisi veriyor. KKTC bunu da yapmıyor. Karantina meselesi çok etkiledi üç günlüğüne gelecek insan var bir gün karantinada kalacak iki gün için değmez diyenler çok vardır. Bu yıl iflas edecek olan çok fazla turizmci vardır.”
Kıbrısta uzun yıllar eğitimci olarak görev yaptım. Herkes eleştiriyor ama hiç kimse birlik olup çözüm üretmiyor. O nedenle halk Kıbrısta hep sorunun bir parçası. Milli birlik beraberlik dayanışma yok Herkes her zaman yönetimi hep eleştiriyor. .Ücretliler özellikle memur ve emekli kesim maaşimi alayim ( kimse bana dokunmadsn ) Halk surekli adaya insanlarin girmemesi konusun da hükümete baski yapiyor. .Sürekli bu halkin baskisi sonucu devamli degişen kararnamelerle hukumet oyuncağa döndü .Saygınlığı guvenirligi zedeleniyor . Örneğin bugün Istanbuldan gelen uçakta önce pcr testi için son 72 saat denilmesine rağmen surenin daha uzun saate yayilmasi nedeniyle yolcular Sabiha Gökçende mağdur olurken son dakika izniyle zaten mevzuata uyan bu bu yolcular daha fazla mağdur edilmeden son kez 72 saat pcr testcileri uçağa alındı. Sürekli yap boz oyuncak gibi halkın baskısı ile kararnameler değiştiriliyor. GELIN SORUNUN DEĞİL ÇÖZÜMUN PARÇASI OLALIM .
MECLISTE KKTC HALKINI TEMSIL EDEN HALK KONSEYİ KURALIM BIZLER BİRLİK BERABERLIK IÇİNDE ÜZERİNE DÜŞEN SORUMLULUĞU YERINE GETIRELIM GİRNE DE RANT UĞRUNA DEVASA YUKSELEN ADANIN GÜZELLIGINI MAHVEDEN BU SÖZDE REZIDANS DENİLEN KKTC BETON EVEREST APATMAN DAGLARI YERINE , ACIL BİRLİK BEREBERLIKLE PANDEMİ HASTANESINI KKTC HALKI OLARAK BİZ ( iş adamları turizmciler , memur emekli iş verenler ) KURALIM .KKTC yı dışa bağımlı olmasın . ..YUNUS EMRENIN DE SÖZÜ GIBI GELIN CANLAR BIR OLALIM BERABER OLALIM BİZ OLALIM.ÇUNKU BIRLIKTEN KUVVET DOĞAR