banner564

Kirli ittifak

Lefkoşa belediye başkanlığını kaybeden ve seçim sonrasında ilk kez Diyalog’a konuşan Kadri Fellahoğlu, hem sarayı, hem de kendi partililerini suçladı

Kirli ittifak
banner598
Çiğdem AYDIN
   Kadri Fellahoğlu, milletvekilliği görevini bırakarak, zor şartlarda bir yıl süre ile Lefkoşa Belediye Başkanlığı yaptı. Süresi dolduğunda yeniden aday olmak istemediğini açıklamış olsa da partisi kendisine görev verdiği için bundan kaçamadı.
   Fellahoğlu, yapılan kamuoyu yoklamalarında önde giderken, Gazimağusa ve Girne bölgelerindeki CTP’li eski başkanlar gibi seçimi kaybetmesini, Cumhurbaşkanlığı’nın müdahalesine ve kendi partisindeki ‘bazı çevrelere’ bağladı. Fellahoğlu “aralarında parti meclisi üyelerinin de bulunduğu bazı arkadaşlar aleni bir şekilde Harmancı’yı desteklemişlerdir” dedi.
   Kadri Fellahoğlu, siyasi partilerin tüzük ve yönetmenliklerle yönetildiğini belirterek, parti yetkili organlarının bu konuda gerekeni yapacağını söyledi.
   Fellahoğlu’na yöneltilen sorular ve cevapları şöyle:
   Soru: Bu seçimde aday olmayı düşünmediğinizi fakat partinizin isteğiyle yarışa katıldığınızı açıklamıştınız, bu ve seçimi kaybetmeniz konusunda neler söylemek istersiniz?
   Yanıt: Bizler partimizde mevcut adayların yeniden bu yerel seçimlerde aday olması konusunda uzlaşı sağladık ve o şekilde adaylıklarımızı kesinleştirdik. Ben de eğer istenirse başka bir aday da olabileceğini söylemiştim ama mevcut adaylar konusunda mutabık kalındı. Seçimin sonucunu etkileyecek seçimi kazanmamamızın en önemli etkeni saray merkezli bir organizasyon olmasıdır. Gazimağusa , Girne, Lefkoşa’da yapılan kirli ittifakların sonucudur. Biz Lefkoşa için konuşacak olursak şu an seçilen Toplumcu Demokrasi Partisi (TDP) adayı arkadaşımız, Baraka, TDP, Birleşik Kıbrıs Partisi’nin (BKP) desteklediği bir adaydı. O kadar da oy potansiyeli olmayan partilerdir bunlar. Bu da bize şunu gösteriyor Ulusal Birlik Partisi kısmen TDP’nin adayını destekledi ve Demokrat Parti Ulusal Güçler’in de hepsinin oyu da bu arkadaşa kaydı. Aynı şekilde aynı organizasyon Girne ve Gazimağusa’da da yapıldı.Bunun yanısıra Lefkoşa’da bazı partili (CTP) arkadaşlar da kendi sosyal paylaşım siteslerinde (Facebook) Harmancı’yı desteklemişlerdir. Bu desteklerini de aleni bir şekilde yapmışlardır ve ne yazık ki bu sosyal paylaşım sitelerinde kendi partisini desteklemeyen partili arkadaşlarımın içinde Parti Meclisi üyesi arkadaşlarımız da vardır. Bunlar zaten tesbit edilmiş arkadaşlardır. Bence parti yetkili organları bu konularla ilgili kararlar üretecektir. Siyasi partiler tüzükler ve yönetmeliklerle yönetilir.” 

Siyasetten çekilmek yok
   Soru: Ortaya çıkan sonuçtan sonra siyasete devam etmeyi düşünüyor musunuz?
   Yanıt: Siyasete devam edeceğim. Şu anda da siyaset yapıyoruz. Bir CTP’li olarak bir partili olarak partimiz için siyasi mücadelemizi sürdüreceğiz.
   Soru:CTP’de herhangi bir görev için yeniden aday olmayı düşünüyor musunuz?
   Yanıt: Zaman gösterecek.Hiçbir zaman makam veya mevki için bir mücadele içine girmedim. Koşullar beni vekilliğe itti, partim aday gösterdi halk takdir etti vekil oldum. Ardından Belediye Başkanlığı için partim aday gösterdi halk takdir etti Belediye Başkanı oldum. Bundan sonrası için koşullar neyi getirir bilemem. Partim görev verirse elbette ki değerlendireceğim. Fakat dediğim gibi illa ki bir mevki, makam sahibi olmam gerekmez partim çalışmaya devam edeceğim.” 
   Soru: Özellikle Gazimağusa’da yaşanan olayları CTP açısından değerlendirir misiniz?
   Yanıt: Ne Gazimağusa için nede Girne’de yaşanan olayları tasvip etmem mümkün değildir. Adaylar belirlendikten sonra her partili , partimizin belirlediği aday için tüm gücüyle çalışmalıydı. Bu gelişmeler CTP açısından iyi bir durum değildir.Hiçbir zaman kendi partimizin karşısında olmamamız gerekiyor.Benim de beğenmediğim adaylar olmuştur elbet geçmiş zamanlarda ama ne olursa olsun partimin aleyhine çalışma içine girmedim. Ben inanıyorum ki; eğer arkadaşlar bütün güçleriyle partimizin adayları için çalışmış olsalardı hiçbir ittifak karşımızda duramazdı.
   Aslına bakarsanız sadece CTP’de değil, aynı Saray oyunları TDP içinde de döndü.TDP’nin Girne adayı istifa etti. Çünkü Zeki Çeler de Saraya yakın olan, oralardan çıkmayan biri olarak bu entrikalara dahil oldu. 

Liderlik sorunu yok

    Soru: Başbakan ve genel başkan Yorgancıoğlu’nun CTP’yi yönetmede sıkıntıları olduğu iddia ediliyor. Partide bir liderlik sorunu yaşanıyor mu, ne dersiniz?
   Yanıt: Bence partimizde liderlik boşluğu yoktur. Bana göre yaşanmıyor.Bugüne kadar gelmiş geçmiş parti başkanlarının görevlerini en iyi şekilde yerine getirdikleri inancındayım. Hemen her başkanın kendine has bir takım özellikleri vardır. Hiçbir parti lideri dört dörtlük değildir. Mutlaka eksik yönleri vardır.Önemli olan bir parti Başkanının etrafında toplanabilmek ve kenetlenmektir. Kalıcı olan partilerdir başkanlar değil.Bunu iyi tahlil etmek ve partiyi yıpratmamak gerekir.

KKTC siyaseti ne durumda

   Soru: Ülkedeki tüm sorunları ve gelişmeleri dikkate alarak KKTC siyasetinin son durumunu değerlendirir misiniz?
   Yanıt: Ben Cumhurbaşkanlığı’ndan başlamak istiyorum. Bugüne kadar Cumhurbaşkan’ının üstlendiği siyasi vizyonun miyadını doldurmuştur. Cumhurbaşkanı tarafsızlığını kaybetmiştir. Kıbrıs konusunda da aktif bir rol oynamamaktadır.
   Kendisi Kıbrıs konusuna yoğunlaşmak yerine iç siyasi dengelerle uğraşmaktadır ve bildik eski metodlarla iç siyaseti yönetmeye çalışmaktadır.Kıbrıs sorununda etkin değildir. Bir Cumhurbaşkanı çıkıp dünyayı gezmeli, çıkıp kendi halkını dünyaya tanıtmalıdır. 
   Kıbrıs Türkünü anlatacak bir vizyona sahip olması gerekiyor. Yeni dönemde böyle bir anlayışa sahip olan bir Cumhurbaşkanı gerekmektedir.Ben artık vizyonsuz bir Cumhurbaşkanı görmek istemiyorum.Yerel yönetimlerin seçimlerinde aktif olarak rol üstlendi Cumhurbaşkanı. Tarafsız olmalıdır ama Cumhurbaşkanı tarafsızlığını kaybetmiştir.
   Merkezi hükümet olarak kurum ve kuruluşları, yerel yönetimleri güçlendirmemiz gerekiyor.Bugüne kadar Cumhurbaşkan’nın üstlendiği vizyon bu kurumları batırmıştır     Lefkoşa Türk Belediyesi bunlara örnektir. Cumhurbaşkan’ı olmadan önce kendisi Başbakan iken Bakanlar Kurulunu toplayıp karar aldırarak LTB’yi 10 milyon sterlin borca sokmuştur. O günden sonra LTB kendine gelememiştir. Cumhurbaşkanı sayesinde kendisi Başbakan iken LTB’ye istihdamlar yapılarak önemli bir kurum mahfedilmiştir.Yine kendisinin zamanında KTHY batmıştır. Bilal Ekşi olayı kendisinin Başbakn iken aldığı kararları sayesinde yaşanmıştır ve yaşanmasaydı belki de bugün KTHY kurtulmuş olacaktı.
   İşte bu saydığım konular hep Cumhurbaşkan’nın vizyonu sayesinde oldu bu siyasi vizyonla Kıbrıs Türk halkı biryerlere varamaz ve büyük yaralar açılmaya devam eder. Ne yazık ki bu vizyon hala orada durmaktadır. Kıbrıs Türk halkı bu vizyondan kurtulmalıdır.

Güncelleme Tarihi: 13 Temmuz 2014, 11:46
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER

banner608

banner474