Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Genel Başkanı Tufan Erhürman, iktidar olmaları halinde, aralarında CTP’liler olsa bile bütün yolsuzluk iddialarının üzerine giceklerini açıkladı. 

Erhürman, “Ben hukukçuyum. Hesabı benden sorulsun. Hiç başka bir yerden değil.  CTP’de  hata yapan arkadaşlarımız olduğunu söyledim.  Bu konudaki iddiaların sonuna kadar tek başına iktidar olsak dahi üzerine gideceğiz” dedi. Diyalog TV’de yayımlanan “İlk 100 gün” programına katılan Tufan Erhürman, çarpıcı açıklamalarda bulundu. Erhürman, televizyon programlarına çıkmayan Başbakan Hüseyin Özgürgün’ün, nedenini topluma açıklamasını istedi. Erhürman, 20 ayda hukuksuzluk rekorunun kırıldığını savundu. 

CTP Genel Başkanı Tufan Erhürman,  yıllarca bu ülkede bulunan Türkiye veya başka ülke vatandaşlarının, KKTC vatandaşı yapılmadığını, ancak ülkeye turist vizesiyle gelenlerin vatandaş yapıldığına dikkat çekti. Türkiye’den aktarılan 514 milyon TL’den sadece 157 milyon TL kullanıldığını vurgulayan Erhürman, 540 milyon TL’lik reform ödeneğinden bir kuruş bile alınamadığını kaydetti. Erhürman,  “Ben kendi programımı Türkiye Cumhuriyeti’ne sunabilmeliyim” dedi. 

“Başbakan TV programlarına neden çıkmıyor?

   Sayın Başbakanın TV programlarına neden çıkmadığını açıklaması gerekir. Bu kabul edilebilir bir şey değil. Söyleyecek sözü mü yoktur ?  Sorulacak sorulardan mı korkmaktadır ? Kendinden mi emin değildir. Demokrasi halka hesap verme rejimidir. Demokrasi sadece seçimden seçime oy verme kalıbında değildir. Gelsin burada halka hesap versin.  700 bin dolarla ilgili iddialar var. Buraya gelmiyorsun bir basın toplantısı yap ve onun hesabını ver.  Hiçbir şekilde hesap vermeye yanaşmıyor.  Görünüyor  olmaktan bile korkar hali var. 

“20 ayda hukuksuzluk rekoru kırıldı”

Biz 7 Ocak seçimini çok kritik bir seçim olarak görüyoruz.  Gazimagusa’da Bedis Piknik alanından tutun Salamis Antik Kentini geçin oradan gidin Kumyalı’ya, oradan Tatlısu’ya, Girne ikinci bölgeden Girne Antik Limana, Çıkarma Plajı’na ve oradan da Lefkoşa’daki çeşitli arsalara kadar birçok kamu arazisi gayri hukuki yöntemlerle özel kişilere verilmeye çalışıldı. CTP olarak sadece biz 10’un üstünde dava açtık. Açtığımız tüm davaları kazandık. 20 ayda hukuksuzluk rekoru kırıldı.  Bütün bu davalar ve sonuçları kamuoyunun gözü önünde  oldu.  

“20 ayda 12 bin vatandaşlık yapıldı”

20 ayda 12 bin vatandaşlık verildi.  Bunun 2 bin tanesi istisnai vatandaşlıktır. Bakanlar Kurulu kararıyla yapılan vatandaşlıktır. Bu ülkede onlarca yıl bulunan Türkiye ve başka kökenli insanlarımıza vatandaşlık verilmezken, bu ülkede doğan ve 17-18 yaşına kadar bu ülkede yaşamış gençlere, anaları babaları KKTC vatandaşı olmayan gençlere vatandaşlık verilmezken, bir günlük turist vizesiyle bu memlekete gelen insanlarımıza Bakanlar Kurulu kararıyla vatandaşlık verildi.  İyi İdare Yasası açıktır. Gerekçesiz idari işler  yapılması bu ülkede mümkün değil. Bir dava açtık 40 vatandaşlıkla ilgili o dava devam ediyor. Ondan sonra  hiç çekinmeden gerekçeleri yazmaya başladıklarını  savundular. Ama resmi gazetede yine gerekçe yoktu.

“Başlamayan yatırımlar iptal edilecek”

  Başlamayan yatırımlar iptal edilecek ve yeniden ihaleye çıkılacak.  Gerekirse başkalarına tahsis yapılacak. Magosa ve Girne Limanı projelerimiz var. Girne eski limanla yeni limanı  ayırıp eski limanı kültürel turizmde, yeni limanı ise kitle turizminde kullanma hedefimiz var. Bu iki marina ile ilgili olarak da kamu-özel ortaklığı modelini öngörüyoruz.  Lefkoşa – Magosa yolunun trafikteki bütün kör noktalarının yok edilmesi üzerinden bir proje yapılacak. 

Lefkoşa’ya hastane projesi zaten bizim dönemimizde hazırlandı. 

“Sadece 157 milyon TL kullanıldı”

Türkiye Cumhuriyeti’nden hibe olarak buraya alt yapı yatırımları için 514 milyon TL altyapı yatırımları için aktarıldı. Bu  hükümet 20 ayda bu 514 milyon TL’dan  sadece 157 milyon TL’yi kullanabildi.  Gerisi de gitti. Yollara alt  yapıya ihtiyacımız  var. Türkiye’nin büyük bir bonkörlükle size ayırdığı 514 milyon TL kullanma basiretini gösteremediler.  Türkiye ile Ekonomi ve Mali Protokolü imzalayan da bu hükümet. 

“Ülkenin eğitim sistemi çöktü.”

Bu ülkenin eğitim sistemi tamamen çökmüştür.  Kaç beden eğitimi öğretmenin işsiz olan bir ülkede beden eğitimi öğretmenine burs vermeye nasıl devam edilebilir. Gastronomi son derece iyi bir alan. Biz onlara sadece aşçı diyoruz.  Bu kadar otelde bir tane Kıbrıslı Gastronomi eğitimi alan biri  yok. Benim atıl bir insan kapasitem var.    

“Ben kendi programımı Türkiye’ye sunabilmeliyim”

Bu ülke duvara toslamak üzere. İnsanlar ilk 100 gün içinde mucizeler beklenmemeli.  Kısa orta ve uzun vadeli planlar yapılmalı.  Son Ekonomik ve Mali Protokol kalem kalem CTP tarafından hazırlandı.  Elektrikte dağıtımın özelleştirilme noktasında anlaşamadık.  Bu nedenle imzalanmadı. Ben kendi programımı Türkiye Cumhuriyeti’ne sunabilmeliyim.  

“Toros’un adaylığı ilkelerimizle çelişmiyor”

Fikri Toros’un CTP’den aday olması  sosyalist ilkelerimizle çelişmiyor.  Bu ülke yok oluşa doğru sürükleniyor.  Bu noktada Kıbrıs Türk halkının tüm kesimleriyle güçlerimizi birleştireceğiz.  Kıbrıs Türk Ticaret Odası’nın Başkanı da bizde adaydır, Mühendis ve Mimar Odaları Birliği Başkanı da bizde adaydır.  Hayvancılar Birliği, Tıp – İş Başkanı da bizden adaydır.  KTOEÖS Yönetim Kurulu üyeleri de, KTÖS, Ortopedik Özürlüler Derneği Başkanı da bizde adaydır.

 

“Papadopulos seçilirse sorun çözülmez”

Güneydeki seçimlerde Papadopulos kazanırsa  önümüzdeki dönemde Kıbrıs sorununun çözümünde en ufak bir ilerleme beklemiyorum. Anastasiadis seçilirse Papadopulos’a oranla daha güçlüdür.  Anastasiadis siyasi eşitliği kendi halkına anlatmakta cesaretli değil.  En zayıf ihtimal Malas görünüyor.  Ama Malas kazanırsa bu dönemde çözüm konusunda bir şeyler yapılabileceğini düşünüyorum.