Ömer KADİROĞLU

   Kuzey Kıbrıs’ta son zamanlarda artan suçlar,  park edilen araçların talan edilmesi, soyguna maruz kalanlara bıçak çekilmesi, mal güvenliği kadar can güvenliğinin de tehlikeye girmesi vatandaşı tedirgin ediyor. 
   Vatandaşlar, suçların arttığını, sokakların güvensiz hale geldiğini ifade ederken,  yetkililerden acil önlemler almasını istiyor. 
   Diyalog’a konuşan vatandaşlar,  polis sayısının artırılması, sokak devriyelerinin çoğaltılması gerektiğini, ülkeye giriş yapanların sıkı denetimden geçirilmesini talep ediyor. Kontrolsüz girişlerden dolayı suçların arttığını söyleyen vatandaşlar, “Eskiden kapımız penceremiz açık uyuyorduk şimdi kilit üstüne kilit vursak ta içimiz rahat değil” diyor.

Vatandaşlar ne dedi?..

Gülden Ceylan: 
“Ülkemizde son zamanlarda suç oranlarında ciddi bir artış söz konusudur. Bunu önlemek adına ciddi tedbirler alınmalıdır. Ülkeye kimlikle giriş çıkışlar iptal edilmeli ve giriş çıkışlarda sıkı denetimler yapılmalıdır. Kontrol yapıldığı söyleniyor ancak yetersiz buluyorum. Buraya gelen kişilerin ceplerindeki para kontrol edilip, kalacağı günle karşılaştırılıp yeterli mi yetersiz mi tespit edilmesi gerekiyor. Birçok zaman parklarda bankların üzerinde yatan insanlar görüyoruz. Bu gibi insanlar suç işleme potansiyeline sahiptir. Polis, belediyeler ve muhtarlar iş birliği içerisinde olmalıdır. Köylerde mandıralarda kaçak olarak barınan insanlar var ve bunlar kolaylıkla tespit edilebilir.
Kıbrıs’ta insanlar zamanında kapı pencereleri açık olarak uyurlarken, şimdilerde kilit kilit üstüne olan evler veya iş yerleri kesinlikle güvende değil. Ülkede polis sayısının yetersiz olduğu ile ilgili açıklama yapıldı ancak mevcut polis sayısı ile de bu durumların önüne geçilebileceği inancındayım. Tabi ki gerekliyse de polis sayısında artış yapılıp, hem gençlere iş imkânı hem de ülke güvenliği ve huzuru sağlanabilir.”

Hürmüs Yarkın:
“Kıbrıs’ta son zamanlarda suçlar artmış durumda. Daha önce hiç alışık olmadığımız suç şekilleri ile karşılaşır durumdayız. Bu duruma ilgili mercilerin acilen çözüm üretmesi gerekiyor. Polis denetimleri yaparak, belirli yerleri kontrol altında tutmalıdır. Bu suçların önüne geçmek için ise polis, muhtarlar ve belediyeler el ele verip iş birliği yapmalıdır. ‘Polis sayısı yetersizdir’ diye bir açıklama yapıldı ve bence memleketin güvenliği için polis sayısı yeteri kadar olmalıdır. İşsiz gençlerden polise alınarak daha kaliteli denetimler yapılıp hem istihdam hem de ülke huzuru sağlanmış olacak.”

Ekram Tayfur: 
“Artan suç oranları ile ilgili söylenecek çok söz var ancak dinleyecek biri olur mu onu bilemiyorum. Bir tek ben değil birçok kişi bu durumdan son derece rahatsızdır. Ülkemiz mademki ‘sorma gir hanı’ oldu, her türlü suçu görmeye kendimizi hazırlayacağız. Ülkeye denetimsiz bir şekilde insanlar geldiği için bu suç oranları ve çeşitliliği ciddi şekilde artarak devam edecek. Biz 1974 yılından önce burada Kıbrıs Türk Halkı olarak yaşarken, belge sahteleme, soygun yapma, banka soyma veya birinin malına zarar verme gibi olayları duymuyor ve bilmiyorduk. Eskiden insanlar dükkânlarının kapısına sandalye koyar ve camiye giderdi. Şimdilerde ne kadar da tedbir alsanız kötü niyetli insanlar tarafından mağdur ediliyorsunuz. İnsanlar cenazeye gider acıları var ancak bazı kötü niyetliler onlara bile araçlarının camlarını kırarak soyuyor. Bizim ülkemiz bunu kaldıran bir ülke değildir. Ülkemize gelecek olan kişiler iyice araştırılmalı ve gelmelerine öyle izin verilmelidir. Türkiye’de suç işleyen, ülkemize kaçıyor ve burada 10 yılı aşkın süre elini kolunu sallayarak geziyor. Bu gibi olayların önüne geçebilmek adına polis, belediyeler ve muhtarlar iş birliği yapmalıdır. Hal böyle olursa vatandaşlar da bu üçlüye yardımcı olacağı inancındayım. Böyle bir iş birliği yapılırsa ben de gönüllü olarak bu uygulamaya yardımcı olmaya hazırım. 
Polis sayımızın yetersiz olduğu ile ilgili açıklamalar yapıldı. Bu ülkede okul bitirmiş birçok işsiz genç var. Onlara iş imkânı polise de katkı olacağından münhaller açılması ve polis sayısının arttırılması gerektiğini düşünüyorum.

Ömer Cabacaba:
“Ülkenin kanayan yarası olan artan suç oranları ile ilgili söylenecek çok söz var. Yetkililerin daha fazla tedbir alması gerekiyor. Daha fazla beklemeye bu milletin tahammülü kalmadı. Suç işleyen insanların ülkemize nasıl geldiği ve nereden geldikleri ile ilgili daha sıkı araştırmalar yapılmalıdır. Ülkede suç işleyen kişiler, yurt dışında suç işleyip buraya kaçan kişilerdir. Hırsızlık, dolandırıcılık, gasp ve tecavüz gibi suçlar son zamanlarda ülkemizde ciddi artışlar gösterdi. Bunun yanı sıra alışık olmadığımız birçok suç şekli ile de karşılaşır olduk. Eğer şu an bunun önlemleri alınmazsa ileriki süreçte bu suçların önüne hiçbir şekilde geçilemeyecek. 
Süratli bir şekilde bu ülkede kaçak olan ve suç işleme potansiyeli olan kişiler tespit edilip sınır dışı edilmelidir. Polis, muhtarlar ve belediyeler iş birliği yaparak bölgelerindeki suçların bir nebze de olsa önüne geçebilir. 
Eğer böyle bir uygulama yapılırsa eminim ki halk da bu mercilere yardımcı olacaktır. Polis sayımızda yetersizlik olduğu ile ilgili açıklama yapıldı. Bu bağlamda ülkemizdeki işsiz yerli gençlerimize iş imkânı olacağından münhal açıp polise bu gençler alınmalı ve polis teşkilatı güçlendirilmelidir.”

Salih Doktoroğlu:
“Her gün yeni bir suç modeli ve artan suç oranları ile karşı karşıyayız. Ülkeye kimlik ile girişe devam edildiği sürece bu artan suçların önüne geçilemez. Buraya gelen kişilerin yüzde yetmişi suç işleme potansiyeline sahip kişilerdir. Eskiden polisler sokaklarda gezerdi ancak şimdilerde sokakta neredeyse yok denecek kadar az sayıda polis görüyoruz. Suçların önüne geçebilmek adına polis yaya devriyelerini arttırarak suç işlemeye meyilli kişileri korkuta bilir. Böylece suç işleyecek kişilere de bu uygulama caydırıcı olur.”

İlkin Cabacaba:
“Ülkemizde işlenen suç oranında ciddi derecede bir artış var. Polis teşkilatı güçlendirilerek bu durumun önüne geçilebilir. Polisin personel sayısının yetersiz olduğunu duyuyoruz. Ülkemizdeki işsiz gençler polis olmak için teşvik edilmeli ve bu gençler istihdam edilerek polis teşkilatı güçlendirilmelidir. Ülkenin her yerinde gece, gündüz günün her saatinde sokaklarda dolaşan polisler görmeliyiz. Polislerin devriye yapacak kadar sayıya sahip olmaması nedeni ile eskiden var olan bu uygulama kalkmıştır. Eğer bu uygulama yeniden hayat bulursa suç işleyecek kişiler de suç işlemekten korkacaktır. “

Sevgi Çiçekli:
“Bu ülkede alışık olmadığımız birçok suç çeşidi ile karşılaşır olduk. Bunların önlenmesi adına yetkililerin daha sıkı önlemler alması gerekiyor. Ülkede huzur ve güven operasyonlarının arttırılması gerektiğini düşünüyorum. Polis yaya devriyelerini arttırmalı, özellikle bu uygulamayı suç işleme potansiyeli yüksek yerlerde yapmalıdır. Polisin halk arasında görünürlüğü arttırılarak suç işleyecek kişileri caydırabilirler. Polis teşkilatında personel sayısında yetersizlik olduğunu duyuyoruz. Ülkemizde çok sayıda okumuş işsiz genç var. Bu gençler polis olmaya teşvik edilerek teşkilat güçlendirilebilir.”