Ömer KADİROĞLU
Kuzey Kıbrıs’ın toplam ihracatında yüzde 20’lik payı bulunan narenciyede bu yıl yaşanan Pazar sorunu hem üreticiye, hem de esnafa ağır darbe vurdu. Güzlyurt için bir umut olan Sağlık ve Toplum Bilimleri Üniversitesi’nde meydana gelen ‘sahte diploma’ ve soygun iddialarını ‘ikinci ağır bir darbe’ olarak niteleyen bölge insanı “geleceğimiz karardı” diyor.
Güzelyurt Sivil Toplum Örgütleri Platformu Sözcüsü Şinasi Özdeş “Bu üniversitenin açılması bizleri umutlandırmış ve gururlandırmıştı. Fakat şimdi yaşananları büyük bir üzüntüyle izliyoruz” dedi. Özdeş, yaşanan sorunların çözümü konusunda herkesin üzerine düşeni yapması gerektiğini belirtirken “Tedbir alınmazsa Güzelyurt’un geleceğini karanlık görüyorum” şeklinde konuştu.
Ne dediler?..
Şinasi Özdeş
“Güzelyurt’ta bir yandan narenciye sorunu diğer yandan üniversite skandalı yaşanıyor. Bu durumlar Güzelyurt bölgesini olumsuz etkiliyor. Bu yıl narenciye üreticisi için kötü bir yıl oldu. Türkiye buradaki narenciyeye kapısını kapattı. King Mandora cinsi narenciye bu yıl ağaçta kaldı. Bir hastalık dedikodusu veya gerçeği bilmiyorum ancak üretici büyük bir zarara uğradı. Ekipler kuruldu ve bahçeleri gezerek bu üründen zarar gören üreticinin zararlarını kısmen karşılamaya çalışıyor. Yaşananlar narenciye üretiminin ölümü demektir. Siz 10 bin lira masraf ettiyseniz de size 5 bin lira verecekler sizin bütün motivasyon ve üretim hevesinizi mahveder. Bu kadar dönüm narenciye ihmal edilirse önümüzdeki sene kimse bu ürüne bakmaz ve narenciye rekoltesi yarı yarıya düşer. Güzelyurt’un akıbetini karanlık görüyorum. Artık hükümetin de paydaşların da oturup Güzelyurt’un akıbetinin ne olacağını konuşması lazım. Üniversite mevzusuna gelince biz bu üniversitenin açılışını dört gözle bekledik. Bu üniversite bizleri gururlandırmıştı ancak bu güne baktığımızda birtakım olaylar yaşanmaya başlandı. Kemal Dürüst seçimi kaybettikten sonra üniversitenin mütevelli heyetinde yer aldı ve ne olduysa bugün bu olaylarla karşı karşıyayız. Tabi ki bu olay kabul edilir değildir. Eğer bahsedilen olaylar yaşanmışsa doğru değildir. Halkın gözünde o güzel itibarını kaybetti ve çok üzgünüm. Bu narenciye sorunu ve üniversitede yaşananlar bizleri üzüyor.”
Ramazan Aslan
“Bir yandan narenciye sorunu, diğer yandan bölgemizdeki üniversitede yaşanan yolsuzluk ve sahte diploma olayı bizleri olumsuz yönde etkiliyor. 1977 yılında 160 bin ton narenciyemiz vardı. Bu ürünü biz hep kendimiz kesiyorduk. Hollanda, Belçika, İngiltere gibi ülkelerde ürün satışımız vardı. KKTC kurulduktan sonra bu ürünler yurt dışına gönderilemez oldu. Bugün bir işçinin ürünü kesmesi 15 bin lira masraf demektir. Bu sektörde birçok sorun vardır ve eğer devlet buna bir el atmazsa çok daha kötü olacaktır. Ülkenin altın ürünü narenciye bitiyor. Diğer yandan üniversitede yaşanan sıkıntılar da bölgemizi olumsuz etkiliyor. Bu gibi olaylar bölgede güvensizlik yaratıyor. Bu olaylar bizleri derinden üzüyor. Üniversite bölgemize canlılık katıyordu ancak şimdi bu durumda güvensizlik oluştu ve bu durum çarşıya da olumsuz yansıdı.”
Nevzat İlgin
“Narenciyede ciddi bir sıkıntı yaşanıyor. Bir de bunun üzerine Güzelyurt bölgemizin üniversitesinde yaşanan skandal bölgede huzursuzluğu daha da büyütüyor. Güzelyurt’un tüm gelir kaynağı narenciye ve üniversitelerdir. Bu sorunlar çözülmezse sıkıntılar devam edecektir. Yetkililer bu sorunların üzerine de gidemiyor. Burada iyi bir üniversite açıldı, öğrenciler geliyordu ancak bu olayla birlikte bölgemiz de bölge esnafı da sıkıntıya girecektir. Bu olayları duyduğumuz zaman üzülüyorum çünkü bölgenin gelir ve çıkarları bunlar üzerindedir.”
Sadık Canlı
“Bölgemiz, yıllardır süregelen narenciye sorununun yanı sıra şimdi bir de üniversite skandalı ile anılıyor. Narenciyeye altın diyorlardı ve gönül isterdi ki narenciye çok daha iyi yerlerde olsun ancak maalesef bizi yönetenler topluma değil şahsa hizmet politikası güttüğü için sıkıntılar her geçen gün daha da büyüyor. Eğitim sektöründe bölgemizde yaşananlar büyük bir lekedir. Ateş olmayan yerden duman çıkmaz. Bir şey var ki bugün bunlar yaşanıyor. Ülkemizin ekonomisini ayakta tutan turizm ve eğitim alanında kim sorun yapıyorsa en ağır şekilde cezalandırılmalıdır. Eğitim sektöründe bu kara lekeyi yaratanlar cezalandırılmalıdır.”
Ahmet Alasya
“Güzelyurt’ta yıllardır süregelen narenciye sorununa şimdi bir de sahte diploma ve yolsuzluk olayı eklendi. Üniversitelerde diploma meselesi artık ticarete döndü. Bu bize gösteriyor ki bu memlekette kimin diploması sahte kiminki gerçek belli olmuyor. Bunu kökten çözebileceklerine inancım kalmadı. Bölge üniversitesinin öğrencileri çarşıya bir hareket katıyordu ancak bu olaydan sonra yaşanan güven kaybıyla çarşıdaki hareket de düşecektir. Narenciye eskiden en büyük döviz kaynağımızken bugün gelinen noktada narenciye işi çok zora girdi. Maliyetler çok yükseldi ve üretici maliyetini bile çıkaramıyor. Bir hastalık dedikodusu çıkarıldı ve üretici mağdur ediliyor. Bu sıkıntılar bizleri derinden üzüyor.”
Ramadan Kayan
“Narenciye de ayrı üniversitede ayrı sıkıntılar baş gösterdi. Bu sorunlar bölgemizi olumsuz yönde etkileyecektir. Böylesi olayların gündemde olması bizleri üzüyor. Bu sıkıntının çözülmesi için çalışmalar yapılması gerekiyor. Üniversitede yaşanan sıkıntı çarşıyı da olumsuz yönde etkileyecektir. Bu olayların yaşanması bizleri derinden üzüyor. Herkes işini düzgün yaparsa kimse üzülmeyecek.”
Kurduğumuz düzen ile KKTCyi getirdiğimiz noktada Bu Günlerimizi Yarınlarda Arar olacağız !