Pelin YÜKSELAY

Kanser hastalıklarının hızla arttığı Alaniçi köyünün sakinleri 800 metrelik asbesli boruların değişmesi için yıllardır Su Dairesi ile ilgili bakanlığın kapılarını aşındırıyor... Fakat bir türlü sonuç alınamıyor.

Korkuteli-Dörtyol bölgesinde 13 bin 800 metrelik boruların değiştiğine dikkat çeken Alaniçi sakinleri, asbesli boruların değişmesi için 800 bin lirayı bulamayan hükümeti ağır sözlerle eleştirirken “Güneye gidip, oradan mı yadım isteyelim?” diye soruyor.

Köy halkının eylemine destek veren Yeniboğaziçi Belediye Başkanı Katip Demir de, boruların değişmesine yönelik projenin uzun zaman önce çıkarıldığını belirterek “Ne yazık ki herkes topu bir başkasına attığı için bugüne kadar sonuca gidilemedi” diyor. Başkan Demir; Mormenekşe-Yeniboğaziçi hattındaki boruların da asbesli olduğunu belirtiyor. 

Demir: Ayrımcılık yapıyorlar

Yeniboğaziçi Belediye Başkanı Katip Demir, Diyalog Gazetesi muhabirine konuştu, isyanını dile getirdi...

Demir, şunları söyledi: 

“Bugün yapılan bu çalışma Korkuteli ve Dörtyol bölgeleri içindir. Bunu ne anlamak mümkün, ne de izah etmek mümkün. Halklar arasında ayrımcılık yapıyorlar. Bu hiç doğru bir yaklaşım ve de uygulama değildir. Bu bize çok saçma geliyor. Çünkü Alaniçi’nde yaşayan bir halk vardır. Bu halk yıllardan beri asbestli su borusunun değiştirilmesini talep ediyor. Sonuç alamadık, alamıyoruz. Bu halkla beraber artık ne yapacağımızı bilmiyoruz. Başvurmadığımız kurum, yetkili kalmadı. Bu sorunun ivedi bir şekilde çözülmesi gerekmektedir. 

Yıldız: Yetkili kim ise bu işi durdursun!

Alaniçi Muhtarı Cemal Yıldız da, yetkililere bu uygulamaları durdurmaları yönünde çağrıda bulundu.

Yıldız, şöyle dedi: “800 metrelik Alaniçi’ne asbest olup da kanser saçan boruyu değiştirmeyen yetkililer, bugün 13 bin 800 metrelik mesafeyi buradan Akova’dan Korkuteli köyüne su götürmek için proje yapıyorlar. Ben buradan seslenmek istiyorum, lütfen yetkili kim ise bu işi durdursunlar, bu iş burada kalmayacak. Benim her gün köyümde insanlar kanser olur, kanserden ölür. Okulda çocuklarımız asbestli su borularından geçen suları kullanırlar. Biz yetişkinler umurlarında değilsek bile, lütfen çocuklarımızı olsun düşünsünler.” 

Köylüler ne dedi?

 Derviş Dere: 

“Bu resmen adam kayırmacılıktır. Kaymakam hanım Korkutelli’dir. Bu bir siyasi ranttır. Biz garip kısıldık burada, kimse bizimle ilgilenmez. Biz artık her an köyden birinin cenazesini kaldırmak istemeyiz. Ona soran kanser, buna soran kanser, 8-10 tane insanımız öldü. Çocuklarımız okulda kansorejen suları tüketiyorlar. Ne yapmamız lazım? Biz kimden yardım isteyelim? Gidelim Güney’e, onlardan yardım isteyelim? Madem bu hükümet bizle ilgilenmiyor, bize 5 adımlık yerde boru döşemiyorlar, gidelim Güney hükümetinden yardım isteyelim.”

Adem Boran: 

“Benim çocuklarım 2 ayda bir hasta oluyor. Vücutlarında mikrop oluyor. Doktora gidiyoruz, sudan diyor. Çocuklarımın vücutları bu sudan dolayı mikrop kapıyor. Ne yapalım biz, damacanalarla mı yıkanalım evde? Buna bir çare bulsunlar.”