Teoman TURAN
Halkın Partisi (HP) Genel Başkanı Kudret Özersay, iktidara geldikleri takdirde, döviz borçlarının Türk Lirasına çevrileceğini, Fiyat İstikrar Fonu’nun hayat pahalılığını önlemek için kullanılacağını, Kolay Konut Edindirme Projesi’ni hayata geçireceklerini söyledi.
Özersay, son dönemdeki hızlı kur yükselişi dolayısıyla ülke genelinde binlerce kişinin kabusu haline gelen döviz borçları konusunda, “Ülkedeki pek çok vatandaşın belini büken Türk Lirasının değer kaybı bir ekonomik sıkıntı. Her gün daha da fazla fakirleşiyoruz. Dövizle borçlanmış olan insanlar var. Bu gidişle borçlanmış olanlar yakın gelecekte ciddi ve sosyal çöküntü yaşayacaktır. Bunu önlemek için insanların döviz borcunu TL’ye çevirmelerine yardımcı olacak, devletin aldığı harçların kaldırılması yoluna gidilecektir” dedi.
Özersay gümrüklerde döviz kurunu sabitleyeceklerini de belirterek şunları aktardı, “Dövizdeki artışla birlikte ithal ürünlerde gümrüklerde alınan dövize göre değerlendirilsin döviz kuru yukarıya çıktıkça maliyeye giren para artar ama o ülkenize giren ürünün raftaki fiyatı yukarıya çıkar ve pahalılık olur. Bunun önüne geçmek için döviz kurunun bu gümrüklerde ithal ürünlerden alınan gümrüğün döviz kurunun sabitlenmesi yoluna gideceğiz. Faiz Yasası’nı yürürlüğe koyacağız…”
Diyalog TV’nin beşinci konuğu Özersay oldu
Diyalog TV’nin 7 Ocak seçimine özel olarak hazırladığı ‘Seçim 2018-İlk 100 Gün’ programlarının beşinci konuğu HP Genel Başkanı Kudret Özersay oldu.
Diyalog Medya Genel Yayın Yönetmeni Reşat Akar ve Diyalog TV Haber Müdürü Aytuğ Türkkan’ın yönetiminde gerçekleşen programda seçime katılacak diğer partilerin temsilcileri de hazır bulundu ve Kudret Özersay’a sorular yöneltildi.
Özersay programda, Halkın Partisi’nin göreve geldiğinde hayata geçireceği projeleri anlatırken, 24 saat hizmet verecek bir “Beyaz Masa” uygulamasını yürürlüğe koyacaklarını söyledi.
Özersay, İthal ürünlerde alınan döviz kurunun sabitleneceğini, siyasi partilere verilen katkı payını aşağıya çekeceklerini ve müşavirlik statüsünü kaldıracaklarını söyledi.
“Bu ülke kötü yönetiliyor”
Halkın Partisi Genel Başkanı Kudret Özersay’ın açıklamalarından öne çıkan detaylar şöyle:
Bu ülke kötü yönetiliyor. Şu anki yönetim anlayışı bize yakışmıyor. Partizanlığa, kişisel menfaatlere ve zümresel menfaatlere dayalı olarak yönetiliyor. Dolayısıyla Halkın Partisi, bunu bir kenara koyacak, toplumsal menfaati ön plana çıkaracak olan bir siyaset anlayışıyla yola çıktı. Halkın Partisi iktidara geldiğinde ilk yapacağı şey bütçeyi geçirmek olacaktır. Bunun dışında 100 gün 3 aydan biraz daha fazla dönem içinde yapılabilecek şeyler var.
Kolay konut edindirme projesi
Gençlerle ilgili somut ortaya koyduğumuz bazı projeler var; konut ihtiyacını karşılamaya dönük olarak kolay konut edindirme projesi… Bu ülkede yeni evlenen veya iş hayatına atılan insanların ciddi konut sorunu vardır. Orta ve uzun vadeli kiralarla dünyanın başka yerlerinde ev sahibi olunabiliyor. Bizde bu imkân yok. Biz gençlerin, yeni evlenmiş olan insanların, orta ve uzun vadede düşük faizle kolaylıkla ödeyebilecekleri konut ihtiyacını karşılayacak çalışma yaptık. Önümüzdeki bir sene içinde projeyi gerçekleştirmek ve 2018 yılının başından itibaren kimin kolay konut edineceğini tespit edeceğiz. Kentte yaşayan gençlerin sanki bu ülkenin evladı değilmiş gibi dışarıda bırakıldığı bu kırsal kesim arazi dağıtma yöntemine son vereceğiz.
“Yerli istihdamı destekleyeceğiz”
Yerli istihdamı desteklemek için bazı politikaları yürürlüğe koyacağız. Yerli istihdam söz konusu olacaksa onun Sosyal Sigorta ve İhtiyat Sandığı yatırımlarını belirli bir süre devlet tarafından yapılması veya ilgili şirkete ödediği vergi bağlamında bazı indirimler getirilmesi söz konusu olacak. Böylece yurt dışından getirmek yerine ülkemizde KKTC vatandaşı olan gençlerin işe girmesini imkân sağlanacak.
“Döviz borçları TL’ye çevrilecek”
Ülkedeki pek çok vatandaşın belini büken Türk Lirası’nın değer kaybı bir ekonomik sıkıntı. Her gün daha da fazla fakirleşiyoruz. Dövizle borçlanmış olan insanlar var. Bu gidişle borçlanmış olanlar yakın gelecekte ciddi ve sosyal çöküntü yaşayacaktır. Bunu önlemek için insanların döviz borcunu TL’ye çevirmelerine yardımcı olunacak, devletin aldığı harçların kaldırılması yoluna gidilecektir.
“Fiyat İstikrar Fonu pahalılığı önlemek için kullanılacak”
Fiyat İstikrar Fonu’nda biriken para, özellikle akaryakıt ve temel gıda ürünlerindeki pahalılığı önlemek için kullanılabilir. Bunun içindir bu fon. Biz HP olarak bu fonu bu maksat için kullanacağız.
İthal ürünlerde alınan döviz kuru sabitlenecek
Ülkeye gelen ürünlerden alınan gümrük vergisi dövizin yükselmesiyle artıyor. Döviz kuru yukarıya çıktıkça maliyeye giren para da çoğalıyor. Ancak ülkeye giren ürünün raftaki fiyatı değişiyor ve pahalılık oluyor. Bunun önüne geçmek için döviz kurunun sabitlenmesi yoluna gideceğiz. Faiz Yasası’nı yürürlüğe koyacağız.
“Müşavirlik statüsünü kaldıracağız”
Müşavirlik statüsünü kaldıracağız. Müdür ve müşavirleri görevlendirirken görevden alınacak olan kişiler müşavirlik statüsünü kazanmamalıdır. Bu ülkede 140 civarında müşavir var ve ciddi bir israf söz konusu. Kamu görevinde bulunup atanan kişilerin, görevden alındıklarına geri dönebilmeleri ve eski maaşlarına alabilmeleri lazım. Emekliliğine az bir süre kalan bazı kişilerin müdür veya müsteşar yapılarak emeklilik maaşlarını ve ikramiyelerinin arttırıldığını görüyoruz. Bu durumda devletin kasasından çok fazla para çıkıyor. Bu birilerine çekilen kıyaktır… Buna imkân veren yasayı değiştireceğiz.
“Siyasi partilere verilen katkı payını aşağıya çekeceğiz”
Bu ülkede meclisteki siyasi partilere milletvekilliği sayılarına göre sadece 2017 bütçesine baktığımızda 9 milyon TL bütçeden katkı payı verilmektedir. Biz siyasi partilere verilen katkıyı ciddi oranda aşağıya çekeceğiz. Burada da ciddi bir israf vardır. Daha önce Bakanlar Kurulu kararıyla bazı siyasi parti gazetelerine verilen özel destekler var. Bu halkın parasını gereksiz yere israftan başka bir şey değil. Bunun önüne geçeceğiz.
“Resmi hizmet araçlarının bir kısmı satılacak”
Kamu araçlarının kullanılmasında Güney Kıbrıs’ta yeni bir uygulama var. Orada resmi resmi hizmet araçlarını kullanırken form doldurma falan değil, özel bir GPRS sistemiyle kontrol ediliyor. Burada istismar edildiğini, kamu araçlarıyla ava gidildiğini bile biliyoruz. Bir kısmı satılacaksa satılmalı.
“Devlet ihalelerine bakan yakınları katılamayacak”
Bir karar alıp devletin ihalelerine gerek mal gerek hizmet alımı konusunda, birinci derece bakan yakınları artık katılamayacak. Daha önce çok ciddi istismar oldu.
“Tek bordro sistemine geçeceğiz”
Özel sektör çalışanlarının ciddi bir mağduriyeti var. Göreve geldiğimizde denetimi arttırarak sıfır tolerans yaklaşımını hayata geçireceğiz. Özel sektör çalışanlarının yatırımları gerçek maaş üzerinden yapılmamaktadır. Burada kayıt dışılık vardır. Normal çalışma saatleri dışında çalışan özel sektör çalışanlarına ilave çalışma sürelerine ait ödeme yapılmamaktadır. Ülkede kaçak çalışanlar var. Bununla ilgili denetim yapılmamaktadır. HP iktidarında ilk adımlardan bir diğeri de tek bordro sistemine geçeceğiz. Bugün bazı firmalar maliyeye vergi anlamında bordrolarını verirken ‘şu kadar kişi çalıştırıyorum, maaşları da şu kadar’ diyor. Fazla gösterip vergiyi daha az vermeye çalışıyor. Ama Sosyal Sigorta ve İhtiyat Sandığı’na bildirimde bulunurken bir başka bordro gösterip maaşları düşük gösteriyorlar ki maaşları daha düşük yatırılsın. Bu uygulamadan Türkiye çoktan vazgeçti.
“Yoksulluk katkısı asgari ücret seviyesine çıkarılacak”
Dar gelirli vatandaşlarla ilgili bir vaadimiz var. Devletten yoksulluk yardımı alan insanların gerçekten zor durumda olduğunu bilmeyen gidip konuşsun, görsün. Asgari ücretin yarısı kadar yoksulluk ücreti yetersizdir. Kayıt dışı ekonomiyi kayıt altına alarak yoksulluk katkısı alan vatandaşların 2019’un başından itibaren en az asgari ücret seviyesinde yoksulluk katkısını devletten almalarını sağlayacağız.
“Resen vergi uygulaması kaldırılacak”
Esnafın ciddi sıkıntı çektiği resen vergi uygulaması var. Biz resen vergide özel bir düzenleme yapacağız. Keyfi biçimde resen vergi uygulamasını ortadan kaldıracak bir düzenleme vaadinde bulunuyoruz. Gerek tapuda, gerek Araç kayıt Dairesi’nde, gerek gümrüklerde hızlıca e-devlet uygulamasına geçilip on-line olarak vatandaşın çile çekmeden hizmet alabileceği bir yapıya geçmemiz lazım. Damga pulu uygulamasını kaldıracağız.
“Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde birine karşı aday olmadım”
Toparlanıyoruz Hareketinin içinde yer almak bir siyasi adım olabilir. Bu hareketin ortaya çıkışı siyasetin içinde yer alan partilerin, kendilerini yenilemiyor olmaları ve aslında halkın umudunu kırıyor olmalarıyla ilgilidir. Bunlara karşı bir duruştu ve bir ihtiyaçtı. 2015 Cumhurbaşkanlığı seçimlerine parti kurmak için değil kazanmak için girdiğimi söyledim. Ben hayatım boyunca bir parti kurmayacağım demedim. Cumhurbaşkanlığı adaylığı Eroğlu’na karşı değildi. Ben şunları şunları yapacağım diye vatandaştan destek istedim.
“Sözümüzü tutamayacağımız bir koalisyona girmeyeceğiz”
Sözümüzü tutamayacağımız bir koalisyona girmektense muhalefette kalmayı tercih ederiz diye bir ifade kullanmıştım. Siyasete neden güven kaybolmuştur halk açısından. Çünkü maalesef verilen sözler tutulmamıştır. Yolsuzlukların üzerine gidilmeyecek bir koalisyona girmeyeceğiz. Sözümüzü tutamayacağımız bir koalisyona girmeyeceğiz.
İmam Hatip konusunu yakından takip ediyoruz. HP Laiklik ilkesini eğitim hayatında önemseyen bir partidir. Bunun eğitimin her kademesinde dikkate alınması gerektiğini düşünüyoruz. Anayasamızda eğitime ilişkin mevzuatımızda Atatürk ilkeleri açık biçimde hepimizi bağlar.
Güncelleme Tarihi: 23 Aralık 2017, 11:57