Öncelikle Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşunun yüzüncü yılı tüm Türklük âlemine hayırlı olmasını diliyorum.
Öyle anlıyorum ki; bizler bu ülkede var oldukça turizme olan inancımız ve turizm sektöründen beklentilerimiz hiçbir zaman son bulmayacak. Bazen konaklama sektörüne dair ayrıca bu büyük endüstrinin doğrudan ve dolaylı etkilediği alt sektörleri düşündüğümde ne kadar bu sektöre karışı umursamaz tavrımızı kamu sektörü olarak üst seviyeye taşıdığımızı görmek beni üzüyor.
Bu üzücü durum bazen üst seviyelere çıksa da; içimizdeki Turizm ateşi yine doğruyu bulmak ve ülkemize bir umut olma anlamında görüşlerimizi de paylaşmaya devam ediyoruz, edeceğiz. Kimse umursamasa da “ Söz uçar yazı kalır “ Amacımız kimseyi yermek veya üzmek üzüm yemek yerine bağcıyı dövmek değildir. Tek bir amacımız var o da” ülke gailemiz, memleket sevgimiz “

Gelelim başlığımıza 

Turizm Bakanlığında görev üstlendiğim dönemlerde; o zamanki maliye bakanımız ve Başbakan yardımcımız ve gerçekten turizmde vizyonuna çok inandığım Sayın Serdar Denktaş “ İsmet senden başka bir şey istemeyeceğim sadece turizm örgütünü kuralım yeter, bunun için çalış “ demişti.
Turizm örgütünün kurulması ile alakalı hummalı bir çalışmadan sonra; sektör temsilcilerimizin de onayını alaraktan hatta mutabık kaldıktan sonra (ki bunlar turizmi kapsayan bütün örgütlerdi ) mevzuat Dairesinin de görüşleri alındıktan sonra ilgili devlet dairelerinin temsilcilerinin( Başbakanlık, Maliye , Personel Dairesi , Turizm Bakanlığı) onayına sunduk. “Tek kelimeyle denizi geçerken derede boğulduk. “  Uzun uğraşlar sonucunda turizm sivil örgütlerini ancak ikna ettiğimiz sürecin sonunda ne yazık ki ne Serdar başkan ne de şahsım bu kuruldaki memurları Turizm örgütünün kurulması ile alakalı ikna edemedik. Demokratik teamüllerin bu kadar üç seviyede olduğu ve ne yazık ki memur zihniyetinden kurtaramadığımız kişilere” turizm Tanıtma ve pazarlama dairesi varken, turizm örgütünü kurmaya ne gerek var” düşüncesinden kurtaramadık. Şimdi objektif bir gözle baktığım zaman; perdenin gerisinde bizim Serdar başkanla yaptığımız bu dirayetin farklı zamanlarda engellendiği şüphesi içimi bir kurt gibi kemiriyor. Acaba görülmeyen bir el bu komiteye “sakın bu oluşuma izin vermeyin mi demişti? “ Siyasetten şimdi öğrendiklerim ve tecrübelerim o dönemlerde daha yeni olduğum için bu Bizans oyunlarını göremiyordu ama şimdi öyle değil. Her şeyde olabilir olmayabilir de .
Tarihin tozlu sayfalarına terk ettiğimiz bu çalışmamız o dönemlerde Türkiye KEİ ofisi tarafından da yakından takip edilmiş; ve çok takdir ile karşılanmıştı. Hatta 2019 yılında Türkiye’de kurulan turizim tanıtma ve geliştirme ajansı temel direklerine de yardımcı olduğunu o dönemlerdeki bürokratlar şahsıma da iletmişlerdir .

Türkiye Tanıtım ve Geliştirme Ajansı

“15 Temmuz 2019 tarihinde kurulan Türkiye Turizm Tanıtım ve Geliştirme Ajansı (TGA), Türkiye’nin iç ve dış turizm pazarında bir marka ve cazibe merkezi haline gelmesi, somut ve somut olmayan doğal, kültürel, biyolojik ve insan ürünü mirasların keşfedilmesi, geliştirilmesi ve tanıtılması, kısa, orta ve uzun vadeli iletişim/pazarlama çalışmalarıyla Türkiye turizm kapasitesi ve turizm yatırımlarının ülke ekonomisindeki payı ve hizmet kalitesinin arttırılması amacıyla çalışmalarını sürdürmektedir. Ajans, Kültür ve Turizm Bakanlığı’nca belirlenen turizm strateji ve politikaları doğrultusunda Türkiye’nin turizm hedeflerine ulaşması, mevcut turizm olanaklarının dünya çapında tanıtılması ve pazarlanması, potansiyel turizm olanaklarının ise keşfedilerek geliştirilmesi ve kazandırılmasına ilişkin olarak tüm tanıtım/pazarlama/iletişim faaliyetlerini yürütecektir.  

Ajans, Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın ilgili kuruluşu olup, özel hukuk hükümlerine tabi tutulmaktadır. Yönetim, İcra ve Danışma kurullarından oluşan ajansın karar organı Yönetim Kurulu’dur. Yönetim Kurulu, T.C. Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı başkanlığında bir araya gelmiş 18 kişiden oluşmaktadır. Yürütme organı olan İcra Kurulu’nda ise Tanıtma Genel Müdürlüğünden sorumlu Bakan Yardımcısı’nın başkanlığında, Tanıtma Genel Müdürü ve Yönetim Kurulu Üyeleri arasından bakan tarafından seçilen 3 kişi olmak üzere 5 kişi bulunmaktadır.

Yönetim Kurulu, gerek yurt içi gerek yurt dışı turizm alanında hatırı sayılır deneyim kazanmış ve söz sahibi olan bir ekipten oluşan Türkiye Turizm Tanıtım ve Geliştirme Ajansı (TGA) tüm faaliyetlerini, Türkiye’nin uluslararası pazarda hedeflediği konumu kazanmasına katkıda bulunmak ve pekiştirmek, Türkiye’nin dünya çapında konuşulan bir marka haline gelmesini desteklemek, Türkiye’nin ağırladığı turist sayısını ve karlılığını arttırmak, turizm sektörü için potansiyel yatırım projelerinin uygulanmasını kolaylaştırıp kentlerin gelişimine katkı sağlamak için sürdürecektir.

Yeni teklifler
Öte yandan teklife göre ajansın yapacağı alımlarda ihale kanunlarına uyma zorunluluğunu kaldırıyor. Teklifin yasalaşması ile yalnızca “idari ihtiyaçlar ile mal alımlarında” ihale kanunlarına uymak zorunda olacak. Bunların dışında, ajansın görev alanına giren hiçbir alımda ihale şartı aranmayacak.

Görmüş olduğunuz üzere vizyonsuzluk tek kelime ile ülke turizmimize tam yedi yıl kaybettirmiştir. 2016 yılında eğer ki turizm örgütü o dönemlerde yasallaşmış olsaydı bugün tamamı ile özerk ve sadece meclis ve Sayıştaylığa hesap verecek olan bu kuruluş; inanıyorum ki bugün turizmde geldiğimiz noktanın çok ötesinde çağ atlatacaktı. Kaybeden kim oldu? Ben mi, Serdar başkan mı? Tabii ki hayır. Bu ülkenin turizm anlamında geleceği kaybetti.