Türkiye ve Kuzey Kıbrıs’ta son dönemlerde ele geçirilen uyuşturucu türleri arasında patlama yapan bonzainin (sentetik kannabinoid), insan sağlığına olan etkileri de tüyler ürpetecek boyutta. Bonzainin eroinden daha fazla yan etkiye sahip olduğunu belirten uzmanlar, önemli uyarılarda bulunuyor. Türkiye’deki Üsküdar Üniversitesi Kurucu Rektörü Psikiyatrist Prof. Dr. Nevzat Tarhan, "Bonzai, özellikle genetik yatkınlığı olan veya yüksek dozda madde kullanan kişilerde, şizofreni benzeri durumlar ortaya çıkartabiliyor" dedi.
Prof. Dr. Tarhan, genellikle "bir defadan bir şey olmaz" düşüncesiyle kullanan gençleri pençesi altına alan bonzainin (sentetik kannabinoid) psikolojik etkilerini, AA muhabirine anlattı.
Tarhan, bonzainin kolay şekilde üretildiğine dikkati çekerek, sık sık formüllerde oynamalar yapılarak, aynı etkiyi sağlayan çeşitli formlar ortaya çıkartıldığını bildirdi.
Nevzat Tarhan, Türkiye'de bu tür vakalarının 2011'de ilk kez bildirildiğini, 2013'te ise adeta patlama yaptığını ifade ederek, şöyle konuştu:
Sigara içine karıştırılabiliyor
"Bonzai sigaranın içinde karıştırılarak, sprey halinde de içilebiliyor. Bu nedenle kullanım sırasında çevreden anlaşılması bir hayli zor. Diğer olumsuz etkisi de beyin hücrelerinde kısa sürede büyük hasarlar meydana getirmesi. Özellikle genetik yatkınlığı olan veya yüksek dozda madde kullanan kişilerde, şizofreni benzeri durumlar ortaya çıkabiliyor. Bazı kişilerde de ani kalp durmalarıyla ölümlere neden olabiliyor."
“Eroinden daha ucuz ve kolay ulaşılabilir”
Tarhan, uyuşturucular arasında en yüksek haz etkisi olan maddenin eroin olduğunu belirterek, "Fakat bonzainin eroine benzer etkisi de var. Eroinden daha fazla yan etkiye sahip. Ayrıca ona göre çok daha ucuz ve kolay ulaşılabilir" diye konuştu.
Bonzainin klasik idrar testleriyle anlaşılamadığını aktaran Tarhan, şöyle devam etti:
Testlerde tespiti de zor...
"Yaptırım veya tedbiri, ceza infaz kurumu dışında çeken denetimli serbest bir kişinin idrar testleri temiz çıkabiliyor. Çünkü klasik testlerde bu madde ortaya çıkmıyor. Onun için biz üniversite olarak toksikoloji laboratuvarımıza, İstanbul Kalkınma Ajansı'nın projesiyle bir sistem kurduk. Bu cihaz, Adli Tıp Kurumu ve bizim üniversitemizde var. Bu cihaz idrarda, tükürükte ve kanda bonzainin varlığını gösterebiliyor."
Tarhan, geçici enerji ve haz hissi veren uyuşturucuyu morali bozuk gençlerin daha sık kullandığını dile getirerek, "Bazı gençler, kendini iyi hissetmek ya da enerjik olmak için bu maddeyi alıyor. Halbuki bu maddenin etkisi geçtikten sonra, kullanan kişi daha da kötü duruma düşüyor" dedi.
“Hukukta eroin statüsüne alınması lazım"
"Gençler arasında bonzainin fazla yaygınlaşmasının bir sebebi de hazların çok yüceltilmesi" diyen Tarhan, "Keyif ve haz odaklı yaşam felsefesine sahip gençler, bu bağımlılık için çok daha fazla uygun oluyor. Arkadaş grupları da çok önemli. Bonzai arkadaşlar arasında, 'bir kere deneyelim bir şey olmaz' yaklaşımı ve merak duygusuyla gittikçe yayılıyor. Bizim en çok rastladığımız kullanım sebebi de aileyle ilgili. Evinde sıcak ve iyi bir aile ortamı olan gençler, kolay kolay bonzaiye yönelmiyor. Deneseler bile pişman olup, vazgeçiyor. Depresyonda olan gençler ise buna daha kolay yöneliyor" değerlendirmesinde bulundu.
Bonzainin gençleri esir alarak, normal bağımlılığın ötesinde tutsaklık derecesine getirdiğini vurgulayan Tarhan, bonzai kulanımında ailenin gelir düzeyinin belirleyici olmadığına işaret etti.
Tarhan, bonzainin hukukta esrar statüsünde kabul edildiğini söyleyerek, "Halbuki üzerinde esrar taşıma ya da içici olma durumu, suç sayılmıyor. Ama eroinde üzerinde bir içimlik kadar da olsa büyük cezası var. Onun için bonzainin esrar değil eroin statüsüne alınması lazım. Ayrıca rol model olarak seçilen kişiler madde kullanınca, gençler de onları örnek alıyorlar. Hem Hollywood hem de Türkiye'deki eğlence sektöründe çalışan kişiler, gençlere kötü örnek oluyor. Bazı gençler de ünlü olma ve onlara benzeme duygusu içinde ortama girdiklerinde bu maddeleri kullanabiliyorlar" şeklinde konuştu.
Güncelleme Tarihi: 12 Temmuz 2014, 10:30