Ömer KADİROĞLU

Gönyeli’de Gülbahar Ulutan’ın eski erkek arkadaşı tarafından vahşice katledilmesinin üzerinden henüz bir ay dahi geçmemişken önceki gün Sevinç Karasalih’te, 35 yıllık eşinin kurbanı oldu. Kuzey Kıbrıs’ta 2018 yılında 3 kadın eşleri veya erkek arkadaşları tarafından öldürülürken, vatandaşlar artan şiddet olaylarının önüne geçilmesini istiyor.
Diyalog’a konuşan vatandaşlar, kadına yönelik şiddetin ve kadın cinayetlerinin kabul edilir bir durum olmadığını ifade ederken, “Geçmişte ülkemizde bu tür olaylar yaşanmazdı. Şimdi her ay bir cinayet oluyor. Özellikle kadınlar eşleri tarafından öldürülüyor” dedi.

Vatandaş ne dedi…? 

Nejla Erşan:
Kadına yönelik şiddet ve kadın cinayetleri asla kabul edilir bir durum değildir. Son zamanlarda sıkça duyduğumuz bu olaylar toplumda derin üzüntülere neden oluyor. Kadınların asla şiddete sessiz kalmamaları gerekiyor. Bir evlilikte şiddet yaşanıyorsa kesinlikle ayrılık olmalıdır. Kesinlikle kadınlar şiddete maruz kaldığında sessiz kalmamalı ve hemen o evlilikten kurtulmalıdır. Kadına yönelik şiddet kesinlikle eğitimsizlikten kaynaklıdır. Eşimden en ufacık bir şiddet görmedim ancak şiddet olayları bizleri çok üzüyor.

Aliye Ciner:
Kadına yönelik şiddet ve kadın cinayetlerinin sebebi cahilliktir. Şimdiki zamanlarda okumuş kişiler de şiddete başvuruyor. Kadınlarımız şiddete baş eğmemelidir. Özellikle de bizim Kıbrıs toplumumuza hiç yakışmıyor bu durum. Erkeklere sesleniyorum; şiddetle bir şey elde edemez aksine elinizdekini de kaybedersiniz. Kadınlarımız çocukları ile ortada kalacakları korkusu ile yaşadıkları şiddete sessiz kalıyorlar. Böyle düşünmek çözüm değildir. Çocukları olan ve eşinden ayrılan kadınlarımıza devlet sahip çıkıyor. Bu nedenle şiddete sessiz kalmamaları gerekiyor. Şiddete sessiz kalınması çözüm değil aksine sessiz kalındıkça artarak devam edecektir.

Sultan Soyel:
Kadına yönelik şiddet asla kabul edilemez. Bu durumların yaşanmasının sebebi eğitimsizliktir. Şiddet gören kadınların, yaşadıkları karşısında susmak yerine haklarını savunmaları gerekiyor. Yaşanan bu olayları şiddetle kınıyorum.

Hanife Öztürk:
Kadın cinayetleri ve kadına yönelik şiddet olayları üzücü ve olmaması gereken olaylardır. Bu gibi olayların - ülkemizde hiç yaşanmaması gerektiği düşünüyorum. Şiddete maruz kalan kadınlar seslerini çıkarmalı ve sessiz kalmamalıdır. Eğer sessiz kalıyorsa eşinin onu öldürmesinden korktuğu içindir. Bu konuda önlemler alınmalı ve toplum bilinçlendirilmelidir. Böylesi olayların başta ülkemizde sonrasında da tüm dünyada son bulmasını ümit ediyorum.

Filiz Cedak:
Kadına yönelik şiddet ve kadın cinayetleri kabul edilecek gibi bir durum değildir. Bu sorunun önüne geçilmesi için çalışmalar yapılması gerekiyor. Bu konu ile ilgili ağır cezalar çıkartılmalıdır. Bu gibi olayların yaşanmaması adına halk bilinçlendirilmeli bu konuda seminerler ve konferanslar yapılarak halk eğitilmelidir. Bu gibi olayların ülkemizde de dünyada da son bulmasını diliyorum.

Emine Gören:
Kadına yönelik şiddet ve kadın cinayetleri tamamen eğitimsizlik nedeni ile yaşanıyor. Bu gibi durumlar asla kabul edilemez. Çevremde böylesi bir durumla karşı karşıya kalan birini duyarsam veya görürsem kesinlikle hemen gerekli yerlere bildiririm. Daha önce bu olaylarla Kıbrıs’ta karşılaşmazdık ancak son 5-6 yıldır bu olayları sıkça duyuyoruz. Bunlar eğitim ve bilinçlendirme ile biteceği inancındayım.

2018 yılında ne oldu
Doğancı’da 27 Temmuz 2018 tarihinde meydana gelen olayda 52 yaşındaki Nigar Tevfik Erhalk, eşi İbrahim Tevfik Erhal tarafından, av tüfeğiyle vurularak yaşamını yitirdi.
Gönyeli’de 45 yaşındaki Gülbahar Ulutan, eski erkek arkadaşı tarafıdanj önce copla dövüldü, ardından 13 ayrı yerinden bıçaklanarak öldürüldü.
Yine Gönyeli’de önceki gün 60 yaşındaki Sevinç Karasalih, eşi Hasan Yılmaz Karasalih tarafından yatağında iple boğularak yaşamına son verildi.