Ulusal Birlik Partisi (UBP) Genel Başkanı, Başbakan Ersin Tatar, 26 Nisan’da gerçekleştirilecek Cumhurbaşkanlığı seçimlerine yönelik ziyaretlerini sürdürüyor.
Başbakan ziyaret programı kapsamında öğle saatlerinden akşam saatlerine kadar Kıbrıs Türk Amme Memurları Sendikası, Kamu-Sen, Hür-İş, Kıbrıs Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği , İş Kadınları Derneği’ni ziyaret etti.
Tatar’a, Genel Sekreter Ersan Saner, Ekonomi ve Enerji Bakanı Hasan Taçoy, Tarım ve Doğal Kaynaklar Bakanı Dursun Oğuz ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faiz Sucuoğlu eşlik etti.
Tatar, üç sendikayı ziyaretinde yaptığı konuşmalarda , “Babası ve dedesinin Kıbrıs Türk Amme Memurları Sendikası kurucusu olduklarına işaret etti ve “çalışanların haklarını almalarını, bunun yanı sıra gereken hizmetleri vermeleri üzerinde önemle durduğunu” vurguladı.
Ersin Tatar, “Hedeflerinin ekonomik kalkınmayı ileri taşımak ve bundan tüm vatandaşların fayda görmesini sağlamak olduğunu” kaydetti.
Başbakan Tatar, Kıbrıs Türk Mühendis ve Mimar Odaları ziyaretinde ise “mühendis ve mimarların ülkenin kalkınmasına yaptıkları katkıların yadsınamayacak kadar büyük olduğunu” belirterek, bunun yakın örneğinin imar planı çalışmaları ve Girne Amerikan Üniversitesi’nin devlete devredilen hastanesi sırasında hayat bulduğunu söyledi.
Tatar, Cumhurbaşkanlığı seçimleri sürecinde de birliğe bağlı üyelerle birlikte çalışma arzusu taşıdıklarını da aktardı.
Bugüne kadar yürütülen müzakerelerle bir sonuca varılamadığını, bunun olmasının bundan sonra da mümkün görülmediğini dile getiren Tatar, Rum tarafının 4 geçiş kapısını kendini tek egemen güç görüp kapatmakla her zamanki tutumunu sergilediğini kaydetti.
Başbakan Tatar, İş Kadınları Derneğini ziyaretinde yaptığı konuşmada da , “kadınların iş dünyasına yaptığı katkıları yakından takip ettiklerini dile getirdi.
Rum tarafının 2 toplumlu sağlık komitesine dahi sorma ihtiyacı hissetmeden geçiş kapılarını kapattığını ifade eden Başbakan Tatar, “KKTC’de herhangi bir hastalık virüsü bulunmadığını, dolayısıyla yapılan sorumsuz hareketin Kıbrıs Türkü’nün yürüttüğü önemli faaliyetleri gölgede bırakma çabası” olduğunu kaydetti.
