Rum Dışişleri Bakanı Yoannis Kasulidis, Rum halkına, çözümün menfaatlerinin, mevcut durumun korunmasından daha çok olduğunun anlatılması gerektiğini belirterek, mevcut durumun sürdürülmesinin garanti ettiği tek şey, Türkiye’nin Kıbrıs’taki mevcudiyetinin sağlamlaşmasıdır değerlendirmesinde bulundu.
Kasulidis, Kıbrıs sorununda “endişe verici bir durgunluk döneminden geçildiğini” belirterek Rum tarafının, çıkmazın kaldırılması için öneriler sunarak hareketlerin inisiyatifini elinde tutması gerektiğini söyledi.
Alithia’ya verdiği özel demeçte Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis’in Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’a gönderdiği, “Güven Yaratıcı Önlemler” (GYÖ) içeren mektubun da bu çerçevede olduğunu söyleyen Kasulidis “Öteki tarafın karşı önerilerle cevap vereceği görünüyor. Önerilerini bekliyoruz, dikkatle inceleyeceğiz” dedi.
Kasulidis, Anastasiadis hükümet süresinin sona ermesine kadar kalan süre içerisinde çabalarına devam edeceklerini belirterek, “durgunlukla barışamam, fiili durumu kabul edemem” dedi. Rum halkına, çözümün menfaatlerinin, mevcut fiili durumun korunmasından daha çok olduğunun anlatılması gerektiğini söyleyen Kasulidis, “Mevcut durumun sürdürülmesinin garanti ettiği tek şey, işgalin ve Türkiye’nin Kıbrıs’taki mevcudiyetinin sağlamlaşmasıdır. Halkın istediği bu değil, bu ulusal hedefimiz değildir” ifadesini kullandı.
NATO’ye üyelik konusu
İsveç ve Finlandiya’nın NATO üyeliğinin, Türkiye ile üçlü mutabakat imzalamaları sonucu başarılabildiğini kaydeden Kasulidis, bu iki ülkeyle birlikte NATO üyesi olmayan sadece 4 AB üyesi kaldığını belirterek, “ Kıbrıs’ın NATO’ya üyeliğine olanak tanıyacak şartlar olsa, kullanırdık. Şu anda ne zemin uygun, ne de Türkiye böyle bir gelişmeye müsaade etmeye niyetli” dedi.
Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın KKTC’ye yapacağı ziyaretten beklentisi sorulan Kasulidis, Erdoğan’ın “yasadışı” diye nitelediği KKTC ziyareti ilgili bilgileri dikkatle incelediklerini söyledi. “Türk istilası kutlamaları, etkinlikler veya yeni emrivakiler yaratan açıklamalar yapılması doğru istikamette adımlar olmaz” ifadesini kullandı.
Rum ve Yunan hükümetlerinin “Ege’de tırmanan gerilim konusunda hangi senaryoları incelediği” sorulduğunda ise Türkiye’yi “ulusal hava sahasını ihlal ederek, adalara yönelik taleplerde bulunarak, mülteciler meselesini kullanarak ve hibrit taktikleriyle gerilimi tırmandırmakla” suçladı.
Kasulidis “Türkiye’nin Kıbrıs’taki faaliyetleriyle ilgili senaryolar da var mı?” sorusuna karşılık “Çok iyi biliyorsunuz ki Türkiye kusurlu davranışını tırmandırmak için çoğu kez Kıbrıs’ı seçer. Bu olgudur” dedi.