Başbakan Ünal Üstel, son dönemlerde ülkedeki emlak piyasası ve mali sisteme yönelik başta Rum tarafı olmak üzere organize ve herhangi bir temele dayanmayan acımasız saldırılar yapıldığını kaydederek, satışlarla ilgili faaliyetlerim tamamen devletin kontrolünde olduğunu vurguladı.
Üstel, konuya hakim ve gereğini yapıyor olduklarını vurgulayarak, “Bu ülke sahipsiz değildir” dedi.
Başbakan Üstel yaptığı açıklamada, ülke içerisinde de ülkeyi düşünmeden, sırf muhalefet yapma adına temelsiz söylemlerin olduğunu belirtti ve bu söylemlerin Rum lobisini beslediğini ve ülke aleyhine haksız haberlerin yapılmasına neden olduğunu söyledi.
Taşınmaz Mal Komisyonu adı altında tazminat için alınan tapu harcının 184,928,639.79 TL olduğunu ve bu aktarımın artarak devam edeceğini ifade eden Üstel, “Rum lobisinin bu konuda duyduğu rahatsızlığı anlarım ve artarak da devam edeceğini biliyorum. Buna karşı doğru önlemleri almak ve gerçekçi adımları atmak için iktidar- muhalefet birlikte mücadele etmeliyiz” dedi.
Üstel, KKTC’nin tüm kurumları ile hem emlak sektöründeki gelişmeleri yakından takip ettiğini, hem de suçla ve kara para ile mücadeleyi güçlü ve kararlı bir şekilde sürdürdüğünü dile getirdi.
Konut alımlarını cezbeden nedenler
KKTC’de konut alımlarını cezbeden birden fazla unsur olduğuna ve ülkenin huzurlu ve güvenli olması başta olmak üzere çok sayıda avantajları nedeniyle alıcıların yoğun bir ilgisi olduğuna dikkat çeken Başbakan Üstel, şunları kaydetti:
“Her satış, tapuya da kayıt edildiği için alıcı kendisini son derece güvende hissetmektedir. KKTC hukuk sistemi, bu güveni verdiği için alıcıların ilgisi artmaktadır.
Devamında, emlak alımlarında uzun süreli taksitlendirme ve kira geliri imkanları da satışlarda etkendir.
İçişleri Bakanı olarak görev yaptığım dönemde attığım ilk adımlardan biri, yabancıların mal edinme başvurusunun elektronik ortamda yapılmasını sağlamak olmuştu. Bu sistemle birlikte yabancıların mal edinmesi kayıt alına alınmış oldu. Bu girişim hem ülke için faydalı oldu hem de yabancıların güvenilir ortamda, çağdaş ülkelerde olduğu bir sisteme ulaşmamızı sağladı. Bu yolla, yabancıların kendi ülkelerinde, oturdukları yerde başvuru yapabilmelerinin önünü açarken, aynı zamanda da kayıt altına aldık.”
Değil ama.. öyle görünüyor yakından