Son günlerde Köy Kooperatifinde meydana gelen 3 milyon TL’ye yakın yolsuzluk olayı ile şoklarını yaşayan Taşkent halkı, diğer yandan Şehitlik alanında yer alan müzenin yapımına devlet tarafından katkı verilmemesinden yakınıyor.

  Köy Muhtarı Durmuş Aşandır, gerekli olan paranın 238 bin TL olduğunu, devletin yardımcı olmaması nedeniyle, şehit ailelerinden yardım alındığını söyledi.

  Diyalog TV Halk Meclisi “Şehitler Diyarı” olarak adlandırılan Taşkent köyünde toplandı. Güney’de kalan Dohni köyünde yaşanan katliam sonrasında kocalarını, erkek evlatlarını kaybeden köylüler Taşkent’te güvenli bir yaşam sürerken, yüreklerinin bir köşesi hep buruk kaldı. 

  Taşkentliler şehitlerinin devlet töreniyle anılmasını istiyor. Bunun kendilerine çok görülmesi nedeniyle buruk olduklarını söylüyor.

  Taşkent’in bağlı olduğu Dikmen Belediyesi Başkanı Yüksel Çelebi ve köy muhtarlarının ev sahipliğinde gerçekleştirilen ve Diyalog TV’den canlı yayınlan Halk Meclisi programına UBP Milletvekili Zorlu Töre ve Hayvancılar Birliği Başkanı Mustafa Naimoğluları ile köy sakinleri katıldı. 

Programda ilk sözü yukarı Taşkent Muhtarı Durmuş Aşandır aldı. 

Durmuş Aşandır (Taşkent Muhtarı): 

Taşkent Şehitliği’nin bakımı için bir kişi talebinde bulunduk ancak görevlendirme olmadı. Belediye Başkanı yaptı görevlendirme ancak bu şehitlik sadece köyün değil tüm vatanın şehitliğidir. Defin işlemleri ile ilgili ek binanın yapılması için 238 bin TL‘ye ihtiyaç vardı ancak devlet yetkilileri yapılamayacağını söylendi. Köyün Şehit Aileleri ve Belediye katkılarıyla bu binayı da yapıyoruz. Şehit Aileleri kendilerine verilen parayı almadılar ihtiyaçları yapıyoruz. Devlet 7 tane Mercedes araç çıkartabiliyor, yılda bir kez yetkililer şehitleri anma törenine gelemiyor. Toplu katliam olan bütün köylerin şehitleri anma töreni devlet töreni olmalı. Taşkent Haspolat ve Dikmen arasındaki anayol en büyük sorunumuz. Yapılacağı söz verildi ancak insanlarımız ölümle karşı karşıya kalıyor. Köyde 36 adet arsa çıkacak yer vardır. Haritaları alıp Sosyal Konut Müdürlüğüne 6 ayda bir verdim ancak her gittiğimde haritalar kayboldu. Yaklaşık 10 arazilik yer bulmuşlar şehitliğin arkasında. 

Celal Bozacıoğlu:

Dikmen yolu çok bozuk. Yolda giderken ortadan gidiyoruz. Tehlikeli, can güvenliğimiz yok.

Cemaliye Şöförel: 

Şehitlerimizi hiç anmıyorlar. Şehit Ailesi paramı kooperatife yatırdım ancak paramızı aldılar kaybettiler. Eşimi ve oğlumu kaybettim, tek başıma evlatlarımı büyüttüm ancak işsiz oturuyorlar. Herkesi işe koydular bir evladımı işe almadılar. 

İrfan Işıksal: 

KKTC’nin kanayan yarası emirnameler ve taş ocakları. Memleketimizde 45 yıldır işlerimiz temelsiz yapılıyor. Hayvancılık ve tarımda reform şart. Arpa, buğday ekiyoruz olmuyor. Anavatandan gelen su denize akıyor. 

Vahiyettin Sancak: 

Fırtına mandıramı söktü bir yıl oluyor. Kaymakamlık, Tarım Bakanlığı İçişleri Bakanlığı’na gittik hiçbir şey olmadı. Hayvanlarım açıkta kaldı. Mandıralarımız sigortalıydı, sütümüzden her şeyimizden keserler ancak zarar karşılamada icraat yok.

Zerrin Artınaez: 

Devletin çocuklara okullarda illi değerlerimize sahip çıkılmasının öğretilmesi gerekiyor. Rum’dan çok acılar çektik ancak bizim müfredatımızdan kaldırıldı. Meclisimizde vekillerin Rum yanlısı Anavatan Türkiye ve askere karşı sloganları kınıyoruz. Kalabalık bir aileydik, 1974 İkinci Barış Harekatı’nda Rumlar köydeki evleri basarak silah altına aldılar bizi.

Ersoy Taluğ: 

Bu ülke şehit kanlarıyla kuruldu. Hükümetlerin yaptırım gücü yok, devletimize sahip çıkalım. Türk askerinin bu adadan gitmesini kesinlikle istemiyoruz. Rumlar köylerimizi kurşuna dizdiler nasıl güvenelim. Yeniden katliamlar yaşamak istemiyoruz. Mandıramı köy içerisinden çıkarmak için arazi istedim, vermediler. Kendi arazime yer yaptım izinli olarak, Kaymakamlık 4 bin 500 TL harç parası istedi mandıra yaptım diye. Nasıl iş bu kendi arazime kendim yaptım mandırayı hayvancıyı nasıl desteklemektir bu. 

Yüksel Çelebi / Dikmen Belediye Başkanı: 

Dikmen bölgesindeki anayolların tümü bozuk. Sadece Gönyeli Boğaz yolu asfaltı döküldü. Özellikle Boğazköy, Taşkent, Haspolat, Göçeriye kadar ölüm çukurları ile dolu yollarımız. Ne kadar randevu istediysek geçmiş bakanlardan hiç cevap vermediler. Bütçe geçer geçmez konu ile ilgileneceklerini söyledi. Devletin katkılarını, şefkatini istiyor halk.  Bölgemizde 8 tane sağlık ocağı var. Ortaokula liseye giden öğrencilerin bölgemizde eğitim alması gerekiyor.

Mehmet Yücel: 

Genciz burada doğduk, köyümüzde kalmak istiyoruz. Annemden bulduğum bir tarladan ev yapmaya çalışıyorum. Bazı arkadaşlarım başka yerlerden yer almaya çalışıyor. Arsalarda adaletsiz dağıtımlar söz konusu. Arkadaşıma iki yıl önce dere içerisinde yer verdiler dalga geçer gibi. İhtiyacı olanlara verilmiyor araziler.

Mustafa Naimoğluları / Hayvancılar Birliği Başkanı: 

Şehit törenlerine yetkililerin katılmaması çok yanlış. Geçmişine sahip çıkmayanlar geleceğe kaygı ile bakar. Yarı kurak bir ülkede yaşıyoruz, girdi maliyetlerini düşürmek zorundayız. 2017 yılından yem bitkisi destekleri ödenmedi. Yem bitkisi yapımına destek verilmeli. Su maliyeti aşağılara çekilmeli. Kaymakamlığın hayvancılığın yer gösterip ağılını yapması sağlanıyor.

Zorlu Töre / Meclis Başkan Yardımcısı: 

Büyük acılar çekilerek bugünlere gelindi. Silahsız insanlarımız katledildi. Soykırım yapılan yerler devlet töreni ile anılmalı. Türk ordusu caydırıcı bir güçtür ve güvencemizdir. Yaşananları unutmadan yolumuza devam etmeliyiz. KKTC milli devletimizdir, bunlara sahip çıkacağız. Bölgelerde emirnameler kaldırılmalı. Kırsal kesim arsaları alt yapıları ile verilmeli. Toplu konut projeleri geliştirilebilir.

Suat Kafadar: 

19 yaşında geldim bu köye, 14 yıl CTP ve UBP hükümetinin kapısını aşındırdım. Al bu kağıtçığı oraya buraya git dediler. Hükümet değişti yeni gelenlere yaşın 40 oldu devlet dairesine alamayız dediler. Millet, devlet, halk kazansın diye mücadele ettik ancak işe gelince sap gibi kaldık ortada.