Tuğçe Ülkü AYDIN
Türkiye İhracatçılar Meclisi’nin (TİM) Sanayi Odası’ndaki KKTC ofisi dün düzenlenen törenle açıldı. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı ile başlayan törene, Ekonomi ve Enerji Bakanı Hasan Taçoy’un yanı sıra TİM ile Kıbrıs Türk Sanayi Odası’ndan yetkililer, sanayiciler ve iş insanları katıldı.
Açılış konuşmaları ile devam eden törende, sonrasında, KTSO ile TİM arasında KKTC İhracatının Geliştirilmesine İlişkin Mutabakat Zaptı imzalandı.
Mutabakat zaptına Sanayi Odası Başkanı Candan Avunduk ile TİM Başkanı İsmail Gülle imza koydu.
Törende sırasıyla Sanayi Odası Başkanı Candan Avunduk, TİM Başkanı İsmail Gülle ile Ekonomi ve Enerji Bakanı Hasan Taçoy birer konuşma yaptı.
Bakan Hasan Taçoy törende yaptığı konuşmada, ofisin KKTC’nin ihracatının arttırılması için bir milat niteliğinde olduğunu vurguladı.
Avunduk: Teknoloji ağırlıklı üretim şart
KTSO Başkanı Candan Avunduk, KKTC’nin sürdürülebilir bir ekonomik yapıya kavuşabilmesi ve kendi ayakları üzerinde durabilmesinin, üretmekten ve daha fazla ihracat yapmaktan geçtiğine işaret ederek, ülke ekonomisinin gelişmesi, dışa bağımlılığın azaltılmasının, katma değeri yüksek, teknoloji ağırlıklı üretim yapmaktan geçtiğini vurguladı.
Üretilen ürünlerin öncelikli olarak ihracat odaklı olmasının önemine işaret eden Avunduk, anavatan Türkiye’nin 2019 yılında ihracatta rekor kırması, yıllardır sürdürülebilir ve planlı bir şekilde ihracatını artırma, yeni pazarlar bulma ve ihracatı genele yayma konusundaki başarılarının Kıbrıs Türkleri de gururlandırarak, cesaretlendirdiğini kaydetti.
Türkiye’nin son yıllardaki örnek gösterilecek atılımlarına karşılık, KKTC’de ihracatta bir düşüş trendinin söz konusu olduğuna dikkat çeken Avunduk, 1980’li yıllarda yüzde 50’lere kadar yükselen ihracatın ithalatı karşılama oranının, dışta Kıbrıslı Türklere karşı uygulanan haksız ambargolar, ABAD kararları ve içte siyasiler tarafından üretimle ilgili politikalara önem verilmemesi ve ihracatla ilgili bir devlet politikasının oluşturulamaması nedeniyle günümüzde yüzde 6’lara kadar düştüğünü söyledi.
Turizm adalarında üretim veya ihracat olmaz söyleminin aksine benzer koşulları taşıyan ülkelerde ihracatın ithalatı karşılama oranlarının oldukça yüksek olduğunu ifade eden Avunduk, Güney Kıbrıs, Malta, Bahama, Barbados, Malavi ve buna benzer turizm adalarından örnekler verdi.
Candan Avunduk, TİM’in bilgi ve tecrübesinden yararlanmak suretiyle, Kuzey Kıbrıs ihracatının geliştirilmesi yönünde devlet politikası oluşturulması, ihracatçıyı destekleyen bir eko-sistem yaratılması, Türkiye’deki ihracatçılara yönelik Eximbank’ın ilgili destek mekanizmalarından KKTC’deki ihracatçıların da yararlanması, KKTC için gerçekçi ve ulaşılabilir ihracat hedefi konmasını arzuladıklarını kaydetti.
Hükümetten projelere destek olması talebi
Avunduk, bu gerçekler ışığında, hükümetten ülkede üretilen ürünlerin iç pazarda tüketilmesini sağlayacak ve ihracatın geliştirilmesine yönelik TİM’le işbirliği içerisinde geliştirilecek projelere destek olmasını talep etti.
“Gerginlik tırmandırılmamalı”
Konuşmasında bölgedeki gelişmelere de değinen Avunduk, Doğu Akdeniz’de Türkiye ve Kıbrıslı Türkleri dışlamak suretiyle; Yunanistan, İsrail, Mısır ve Kıbrıslı Rumların bölgedeki gerginliği tırmandıran girişimlerini kesinlikle kabul etmediklerini vurguladı.
Gülle: Yurt dışında açılan ilk ofis
TİM Başkanı İsmail Gülle de konuşmasında, gerçekleştirilen açılışın TİM ve KKTC için çok anlamlı olduğunu belirterek, önemine işaret etti.
TİM’in 1937’den bu yana çalışmalarını sürdürdüğüne dikkat çeken Gülle, yaklaşık 90 bin üyeyle Türkiye’nin ihracatını temsil eden bir çatı örgütü olduklarını anlattı.
TİM’in Türkiye’deki, önemli hamleleri ve rekorlarını açıkladığını ifade eden Gülle, Türkiye’de petrol kaynağı bulunmadığını, çok önemli bir yer altı kaynağı olmadığını, en büyük değerin insan kaynağı, yatırımcı, sanayici ve girişimci olduğunu aktardı.
Türkiye’nin önüne koyduğu hedefleri bir bir tutarak götürdüğünü söyleyen Gülle, girişimcilik ve arge çalışmaları kapsamında TİM’in çok ciddi destek ve eğitim olanağı sağladığını belirtti.
Daha fazla ölçülebilir bir ihracat için bu ofisin kurulduğunu söyleyen Gülle, KTSO ve TİM’in işbirliğinin bir nişanesi olacak ofisin, kesinlikle bir tabela ofisi olmayacağını, kendilerinin KKTC’nin kalkınması ve gelişmesi için çaba göstereceklerini vurguladı.
Gülle, ofisin yurt dışına açılan ilk ofis olma özelliği taşıdığına işaret ederek, TC’nin çok ciddi bir tanıtım altyapısı olduğunu, tüm ülkelere ve bölgelere ihracat yaptığını, KKTC’nin kullanabileceği çok ciddi dataları olduğunu kaydetti.
Taçoy: Enerji ve petrol savaşları
Ekonomi ve Enerji Bakanı Hasan Taçoy da, açılışı yapılan ofisin KKTC’nin ihracatının arttırılması için bir milat niteliğinde olduğunu vurgulayarak, TİM’in KTSO içinde açacağı ofisin ekonomik olarak taşıdığı öneme dikkat çekti.
Dünyanın içinde bulunduğu durum içinde ofisin açılışı ve ekonomik istikrarın davet edilmesinin önemine işaret eden Taçoy, ofisin ekonominin daha istikrarlı bir şekilde süregidebilmesi için adımların atılması için gerçekleştirilebildiğini kaydetti.
Değişen dünya içinde savaşların toprak savaşı olmaktan çıktığını, enerji ve petrol savaşı haline geldiğini anlatan Taçoy, Doğu Akdeniz ve Güney Doğu Akdeniz’de yaşanan gelişmelerin Kıbrıs’ı çok yakından ilgilendirdiğini, KKTC’nin Kıbrıs sorununda içinde bulunduğu durum ve çözümsüzlüğün getirdiğini tartışmaların ön koşullarının Kıbrıslı Türkleri çok daha farklı noktalara götürdüğünü söyledi.
Güney Doğu Akdeniz’de konuşulanın bugün bölgenin bir Yunan-Rum gölüne dönüştürülebileceği olduğunu anlatan Taçoy, Türkiye’nin attığı adımlarla daha farklı yerlere gelindiğinin de hep birlikte idrak edildiğini belirtti.
Taçoy, KKTC’nin ve onun sınırları içinde münhasır bölgesinin açılımı ile Anavatan Türkiye ile KKTC ekonomik münhasır bölgesinin neler yapılabileceğinin izlendiğini ifade ederek, tek başına bu bölgeyi kendine ait diye ilan eden Rum ve Yunan’ın yapmış olduğu ve atmış olduğu adımlara karşı, Türkiye ve Libya ile imzalanan anlaşmanın da Türkiye’nin bölgedeki ağırlığını gündeme getirdiğini aktardı.
Aynı para birimini kullan KKTC ve Türkiye’de hayat pahalılığı oranlarının da aynı olması için çalışmalar yapılması gerektiğini söyleyen Bakan Taçoy, bu konuda yapılabileceklere örnekler vererek, şu anda var olan Kıyı Ticareti anlaşmasının, Gümrük Birliği anlaşmasına çevrilmesinin bunlardan biri olduğunu sözlerine ekledi.