banner564

Aksilikler peş peşe geldi

“Kriz olduğunda ekonomi  7.8 Şiddetinde deprem geçirmiş gibi sallanıyor” diyen Erhürman,  2019’un tarihin en büyük açığına sahip bütçelerden biri olduğunu söyledi

Aksilikler peş peşe geldi
banner598

 Başbakan Tufan Erhürman “Öyle bir ekonomi yarattık ki, bir kriz olduğu anda bu ekonomi 7.8 şiddetinde deprem geçirmiş gibi sallanmaya başlıyor” dedi. Erhürman, kendilerinin böyle bir dönem geçirdiğini ve dolayısıyla 2019 bütçesini de tarihin en büyük açığına sahip bütçelerden biri olarak hazırlamak zorunda kaldıklarını kaydetti.

Başbakan Tufan Erhürman, önceki akşam Dikmen’de halkla buluştu.
Başbakan Erhürman’a Ekonomi ve Enerji Bakanı Özdil Nami, Sağlık Bakanı Filiz Besim ile Tarım ve Doğal Kaynaklar Bakanı Erkut Şahali eşlik etti. Dikmen Gençlik Merkezi’nde yer alan buluşmada, Dikmen Belediye Başkanı Yüksel Çelebi de hazır bulundu.

Hükümetin birinci yılı
Başbakan Erhürman burada yaptığı konuşmada, hükümetin 15 Şubat 2018’de güvenoyu aldığını anımsatarak, birinci yılını bugünlerde dolduran hükümetin ilk ziyaret ettiği bölgenin Dikmen olduğunu söyledi.
Görevde bulundukları bir yılda hiç kimsenin çok da arzu etmediği şeylerin yaşandığına işaret eden Başbakan Erhürman, hükümetin bütçesiz kurulduğunu ve kurulmasından ancak bir buçuk ay sonra bütçenin kullanılabilir hale geldiğini anımsattı.
Türkiye ile protokolün de ancak bir buçuk ay sonra imzalandığını ifade eden Başbakan Erhürman, göreve geldikten çok kısa bir süre sonra da yerel yönetim seçimleri olduğunu, ardından Haziran ayı içinde de Türkiye’de seçim olduğuna dikkat çekti.
Bütçenin geçmesi ardından seçim yasakları içinde bir dönem yaşandığını, daha da kötüsünün Türkiye’de Bakanlar Kurulu kurulması ardından dövizinde ciddi bir yükseliş olduğunu anımsatan Başbakan Erhürman, Ağustos ayında ülkedeki aylık enflasyon oranın yüzde 8.42’yi gördüğünü ifade etti.
Bunun çok ciddi bir ekonomik kriz olduğunu vurgulayan Başbakan Erhürman, bunun hemen akabinde de sonbaharda sel baskınlarıyla daha da kötüsünün yaşandığını, Dikmen’de canların yitirildiğini kaydetti.
Erhürman, “Buradan bir kez daha Dikmen’e başsağlığı ve kaybettiğimiz kardeşlerimize de Allah’tan rahmet diliyorum” dedi.

Üst üste bindi
Yaşanan 1 yılın birçok sorunun üst üste bindiği bir dönem olduğuna işaret eden Başbakan Erhürman, bu dönemde ekonomik olarak çok ciddi açıklar verildiğini, bazı aylarda Türk Lirasının yüzde 80’leri aşan değer kaybının ekonomiyi vurduğunu kaydetti.
Sel felaketinin de ekonomiyi vurduğunu, Lapta ve Dikmen’de 6’şar milyonluk, Alsancak’ta ise birkaç milyon civarında yollar ve duvarlarda hasar meydana geldiğini, bir çok insanın evlerinin içinde hasar oluştuğunu aktaran Başbakan Tufan Erhürman, hükümet üzerinde bunların da mali yükünün bulunduğunu söyledi.

Dış ticaret açığımız var
Başbakan Erhürman konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Nasıl oldu da, Ağustos ayında KKTC’de aylık enflasyon yüzde 8.42 olurken, aynı Türk Lirasını kullanan ve döviz karşısında aynı değer kaybını yaşayan Türkiye’de enflasyon oranı aynı ayda yüzde 2’lerde kaldı. Biz bu soruyu sorduk hükümet olarak kendimize. Bu sorunun cevabı zor bir cevap değildi. Çünkü bu ülkede öyle bir ekonomik model yaratıldı. Bu bir yılın içinde değil onlarca yılın içinde oldu. 1 milyar 800 milyon Dolar ithalatımız varken, dışarıya sadece 100 milyon Dolarlık mal satıyoruz. Yani 1 milyar 700 milyon Dolar dış ticaret açığımız var. Bu da bizim üretimimizin azlığını gösteriyor. Çok üretmediğimiz için dışarıya satamıyoruz.”
Ülkede 900 milyon Dolar turizm geliri olduğunu, 800 milyon Dolar civarında da yüksek öğretimden gelir bulunduğuna işaret eden Başbakan Erhürman, bunlar toplandığında 1 milyar 700 milyon Dolar yaptığını, dış ticaretteki açığın da aşağı yukarı bu civarda olduğunu kaydetti.
 “Turizmde burada ürettiklerimizi tüketebiliyor muyuz” diye soran Başbakan Erhürman, bazı örnekler vererek, turizmde tüketilen beyaz peynirin yüzde 95’nin dışardan geldiğini, sadece yüzde 5’inin içerden alındığını vurguladı.
Başbakan Erhürman şöyle devam etti: “Eğer ülkede bu kadar süt varsa, süt ürünü üretiliyorsa neden beyaz peyniri kendimiz üretip de beyaz peyniri otelle biz satmıyoruz, satamıyoruz, bununla uğraşmıyoruz sorusunun cevabı aranmış değil. Turizmde tüketilen reçellerin yüzde 60’ı dışardan geliyor, sadece yüzde 40’ı ülkeden alınıyor. Peki biz bu ülkede reçel üretemiyor muyuz, üretemez miyiz? Ülkede çeşit çeşit reçel üretiyoruz. Ama biz bunları turizmde tüketmeyi düşünmedik, yada düşünmek istemedik.”

Yüzde 18-19 oranında genç işsizlik
Turizm sektöründe sadece yüzde 20 oranında KKTC vatandaşı çalışıyor derken, turizm sektörünün de suçlandığını ifade eden Başbakan Erhürman, turizm sektörünün de, getirdiği her yabancı çalışan için bin 500 TL fazladan para ödediğini kaydetti.
Erhürman, KKTC vatandaşı çalışanlara 3 bin TL ödeniyorsa, yabancı çalışana da 3 bin TL ödenip, izinleri ve masrafları için fazladan bin beş yüz TL daha ödendiğini belirterek, dolasıyla turizm sektörünün de yerli istihdam yapmak istediğini söyledi.
Ülkede yüzde 18-19 oranında genç işsizlik olduğuna dikkat çeken Başbakan Erhürman, bugüne kadar istihdamın da, üretimin de, üretilenin turizme nasıl pazarlanacağının da düşünülmediğini vurguladı.

Ekonomide 7.8 şiddetinde  deprem
“Öyle bir ekonomi yarattık ki, bir kriz olduğu anda bu ekonomi 7.8 şiddetinde deprem geçirmiş gibi sallanmaya başlıyor” diyen Başbakan Erhürman, kendilerinin böyle bir dönem geçirdiğini ve dolayısıyla 2019 bütçesini de tarihin en büyük açığına sahip bütçelerden biri olarak hazırlamak zorunda kaldıklarını kaydetti.
Başbakan Erhürman, bu dönemde TC’nin Ağustos ayında krizden belki daha az etkilendiğini, ancak Türkiye’nin bugünkü durumuna bakıldığında krizden ciddi şekilde etkilendiğinin görüldüğüne dikkat çekti. 

YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER

banner471

banner474