Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu, güneyde yayımlanan haftalık Kathimerini gazetesine yaptığı açıklamada, Cumhurbaşkanlığına yeniden adaylık konusunda henüz karar vermediğini söyledi. Eroğlu, bu konuda kasım’dan önce açıklama yapmayacağını belirtti.
Cumhurbaşkanlığı seçimlerine kadar önlerinde daha 8 ay bulunduğunu belirten Eroğlu,
Diğer adaylarla ilgili olarak, şu ana kadar, İkinci Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat, Cumhuriyet Meclisi Başkanı Sibel Siber, Dışişleri Bakanı Özdil Nami ve Mustafa Akıncı gibi bazı aday isimlerin duyulduğunu söyledi.
“Eski yakın çalışma arkadaşı İrsen Küçük’ün de aday olma niyetinin” sorulması üzerine Eroğlu, İrsen Küçük’ün seçimlere elbette ki katılabileceğini, bunun kendi kararı olduğunu, nihayetinde aday olup olmayacağına kendisinin karar vereceğini ifade etti.
“Kıbrıs Türk Sağı için tavsiyeniz nedir, ortak bir aday mı çok adaylı mı?” şeklindeki soru üzerine, Ulusal Birlik Partisi ve Demokrat Parti-Ulusal Güçler’in, Cumhurbaşkanlığı seçiminde kendisini destekleyeceğini söylediğini, ortak bir aday olmaması durumunda, Kıbrıs Türk Sağı’nın ikiye, üçe bölüneceğini kaydetti.
Anastasiadis’i suçladı
Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu, Kathimerine’ye yaptığı açıklamada, Kıbrıs Rum tarafının var olan gerçeklere ve Kıbrıslı Türklerin taleplerine gereken önemi vermediğini vurguladı. Kıbrıs sorunundaki durgunluktan Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis’in sorumlu olduğunu da ifade eden Eroğlu, toprak konusunda bütünlüklü bir “alış-veriş” önerdi.
Eroğlu açıklamalarında, Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan’ın
Cumhurbaşkanlığı’na seçilmesi konusuna da değindi ve Erdoğan’ın, Kıbrıs Türk halkının onayına sahip olacak bir anlaşmayı destekleyeceğini söyledi.
Garantiler önemli
Garantiler konusunda Kıbrıs Türk tarafının görüşünün değişmediğini vurgulayan Eroğlu, bu konunun, üç garantör ülkenin de katılacağı bir konferansta çözümlenebileceğini belirtti.
“Bir başka dikenli konunun kapalı bölge Maraş’ın geleceği olduğu” şeklindeki soru üzerine de Cumhurbaşkanı Eroğlu, Kıbrıs Rum tarafının, “müzakere sahnesine” Maraş konusunu getirdiğini belirterek, bunun toprak konusundaki başlık içinde yer aldığını anımsattı. Maraş konusunun, toprak dosyası açıldığı zaman ele alınacağını belirten Eroğlu, Kıbrıs sorununun bütünlüklü çözümü çerçevesinde Maraş konusunun çözümünün de teminat altına alınacağını söyledi.
Anastasiadis’in şu an, kendisinden herhangi bir karşılık beklemeden ve Kıbrıs sorunundaki başka temel konularda uzlaşma sağlanmadan Maraş’ın iadesini istediğini söyleyen Eroğlu bunun yanlış bir strateji olduğunu vurguladı. “Bir diğer deyişle, Kıbrıs Türk tarafı, Maraş’ın, toprak konusundaki al-ver süreciyle çözümlenecek bir konu olduğunu mu düşünüyor?” şeklindeki soru üzerine Eroğlu “Kıbrıs Türk tarafının bakış açısını doğru bir şekilde ifade ettiniz. Bu bizim önerimizdir” ifadesini kullandı. “Her iki liderliğin de, son haftalarda, özellikle yüksek tonlarda sert mesajlar gönderdiği ve bu elektrikli (gergin) ortamda müzakerelerin nasıl devam edeceği” şeklindeki soru üzerine de Cumhurbaşkanı Eroğlu, gözlemlenmiş olması gerektiği gibi, şahsen kendisinin basına açıklama vermekten kaçındığını, açıklamalarını sınırlandırdığını söyledi. Eroğlu, ancak kendisinin aksine, Kıbrıs Rum tarafının “sesini yükselttiğini”, Anastasiadis’in, destekçileri tarafından baskı gördüğünü belirtti.
Müzakereleri etkilemez
“Türkiye Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Cumhurbaşkanlığı seçimlerini kazanması ve bu gelişmenin Kıbrıs sorununa ilişkin gelişmelere etkisinin ne olacağı” yönündeki soru üzerine Eroğlu, kendi görüşüne göre, Erdoğan’ın Cumhurbaşkanlığı’na seçilmesinin, müzakere sürecine değişiklik getirmesinin söz konusu olmadığını ifade etti.
Türkiye’de başbakanlığa aday gösterilen TC Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu ile çok yakın işbirliği içerisinde olduklarını belirten Eroğlu, Cumhurbaşkanlığı’na seçilen Erdoğan’ın, Kıbrıs Türk halkının onayına sahip olacak bir anlaşmayı destekleyeceğini söyledi.
“Her iki tarafın onayına sahip bir anlaşmanın sağlanamaması durumunda, Kıbrıs Türk liderliğinin alternatif bir plan ortaya koyup koymayacağı ve liderliğinin, Kıbrıs sorununda alternatif bir senaryoyu inceleyip incelemediği” şeklindeki soru üzerine ise Cumhurbaşkanı Eroğlu, Kıbrıs Türk liderliğinin, BM parametreleri temelindeki bir çözüme önem verdiğini, siyasi eşitlik ilkesi temelinde iki kesimli ve iki toplumlu çözüme önem verdiklerini yineledi. Hedeflerinin; iki kurucu devletin işbirliğine dayalı olacak federal bir demokrasi olduğunu belirten Eroğlu, kendi görüşüne göre, iki halkın talepleri temelinde bu parametrelerin içeriğinin ve yorumunun özellikle önemli olduğunu, şu anda iki tarafın, söz konusu parametreleri farklı yorumladığını söyledi. Eroğlu sözlerinin devamında, kendilerinin dikkatlerini, alternatif bir plana değil, müzakere sürecinde varolan zorluğun çözümüne verdiklerini ifade etti.
Eroğlu Trabzon’dan döndü
Öte yandan, Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu, Trabzon’daki temaslarını tamamlayarak dün KKTC’ye döndü.
Eroğlu’nu Ercan Havaalanı’nda DP-UG Genel Sekreteri Hasan Taçoy ile Cumhurbaşkanlığı Müsteşarı Hasan Güngör karşıladı. Cumhurbaşkanı, Ercan Havaalanı'nda basına açıklama yapmadı.
Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu, Türkiye’nin eski Başbakanlarından, 1974 Kıbrıs Barış Harekatı dönemi Başbakan Yardımcısı Necmettin Erbakan adına oluşturulan “Erbakan Vakfı”nın konuğu olarak gittiği Trabzon’da Karadeniz Teknik Üniversitesi’nde “Kıbrıs Konusunun Dünü, Bugünü, Yarını” konulu konferans vermiş, çeşitli temas ve incelemelerde bulunmuştu.
Güncelleme Tarihi: 25 Ağustos 2014, 10:31