Kıbrıs Sağlık ve Toplum Bilimleri Üniversitesi (KSTU) yaşanan usulsüzlüklerin yargıya taşınması süreci hakkında açıklama yaptı.
Üniversite yöneticileri ve personelleri olmak üzere örgütlü çete şeklinde hareket eden 9 kişi hakkında şikâyette bulunulmasıyla başlayan yargı sürecinde 30 kişinin yargılanması noktasına gelindiğine işaret edilen açıklamada, “Bu tür çetelerin diğer üniversitelere de zarar vermelerinin önüne geçmek adına kendi üniversitelerinde yapacakları iç denetim faaliyetleri için yükseköğretim paydaşı olarak her türlü desteğe hazırız” denildi.
KSTU’dan yapılan açıklamada, “Kıbrıs Sağlık ve Toplum Bilimleri Üniversitesi Kurucuları, üniversite genelinde yaşanan usulsüzlükleri tespit ettiği gibi 5 Şubat 2024 tarihinde KKTC Polis Genel Müdürlüğü Mali Suçlarla Mücadele Birimi’ne yazılı şikâyette bulunmuştur” ifadelerine yer verildi.
“30 kişinin yargılanması süreci başladı”
Açıklamada, “Bu süreçte hem mali alanda yapılan yolsuzluklar, hem de akademik alanda yapılan usulsüzlükler belgeli bir şekilde tespit edilerek başta üniversite yöneticileri ve personelleri olmak üzere örgütlü çete şeklinde hareket eden 9 kişi hakkında şikâyette bulunulmuştur. Yargısal sürecin ve ayrıntılı araştırmaların devam etmesiyle yeni tespitler ortaya çıkmış ve 30 kişinin tutuklu yargılanması süreci başlamıştır” denildi.
Örgütün çökertilmesine yönelik…
Açıklamada süreçle ilgili şu bilgilere yer verildi:
“Örgütün çökertilmesine ilişkin çalışmalar, kolluk kuvvetleri ile iş birliği içerisinde ve hiçbir bilgi veya belgenin gizlenmediği şeffaf bir ortamda aralıksız 95 gündür devam etmektedir. Bu çerçevede 117 farklı şikâyete ilişkin 3 binin üzerinde doküman ve kanıt Polis Genel müdürlüğü personeline teslim edilmiştir. Kolluk güçlerimizin hep yanındayız ve dava sonuçlanana kadar bu doğrultuda ilerleyeceğiz”
Üniversitenin sorumluluk bilinciyle hiçbir etki altında kalmadan hukuki süreci sonuna kadar devam ettireceği dile getirilen açıklama şöyle sürdü:
“Bu süreçte bizlere destek veren Türkiye Cumhuriyeti ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin saygıdeğer siyasi iradesine, bilhassa sürecin başından beri, yolsuzlukların aydınlatılması için açık destek veren ve irade gösteren Başbakan Ünal Üstel’e, kolluk güçlerine, idari yetkililere ve özelde Güzelyurt halkı olmak üzere Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti halkına ve Kuzey Kıbrıs medyasına sonsuz teşekkür ediyoruz. Ayrıca bu usulsüzlüklerin kurucumuz tarafından şikayet edilmesi sürecinde sahip oldukları bilgi ve belgelerle bizleri destekleyen çalışma arkadaşlarımıza şükranlarımızı sunuyoruz”
“Diğer üniversitelere de zarar vermelerinin önüne geçmek adına..."
Açıklamada, “Bu tür çetelerin diğer üniversitelere de zarar vermelerinin önüne geçmek adına kendi üniversitelerinde yapacakları iç denetim faaliyetleri için yükseköğretim paydaşı olarak her türlü desteğe hazırız” denilerek, soruşturmanın büyük bir irade ve sabır gerektiren, külfetli bir süreç olduğuna vurgu yapıldı.
“Lakin bu sürecin sonunda Kuzey Kıbrıs üniversiteleri her bakımdan temizlenmiş ve itibar kazanmış olacaktır” ifadelerine yer verilen açıklamada, YÖĶ ve YÖDAK’ın iki ülke hükümetlerinin cesareti ve iradesiyle şeffaf, izlenebilir ve denetlenebilir sayısal bir kayıt sistemini devreye almak için çalıştığı da kaydedildi.
Açıklamada üniversitenin bundan sonraki süreçte de, tüm kamu kurum ve kuruluşlarıyla iş birliği içerisinde ve şeffaflık esasına göre, soruşturmaya zarar vermeyecek şekilde kamuoyunu bilgilendirmeye devam edeceği belirtildi.
Olay mali vurgun degil olay ktsu adakent universiteleride ve yakindogu girne tip disde uluslararasi ofisler ve ogrenci danismanlik firmalari vasitasiyla usulsuz gecisler kayilar yaz okullari uzerinden ogrenci soygununa dayanan bir sistem var yani burada magdurlar universiteler degil ogrenci ve aileleri sanki universitelerin bu islerden haberi yokmus gibi islik calip saga sola bakmak yalan dolandir bu isler milyonlarca dolarlik bir sektor haline gelmistir yalan dolan konusmayalim uclu sacayak universiteler ogrenci danismanlik firmalari ve denetleyici YOK/YODAK