UBP-DP-YDP Koalisyon Hükümetinin Programı Meclise sunuldu. Söz konusu Hükümet Programında pek çok doğru ifadeler var. Ancak yazılmayanlar da önemli. Hele bu yazılmayanlar ifade edilen doğru tespitleri işlevsiz kılma özelliği taşıyorsa... İki ana konu var. Bunlar enflasyon ve krizdir. Bu programda enflasyon ifadesine dahi yer verilmedi. Halbuki artan ve derinleşen enflasyon en temel sorunumuzdur. Bu nedenle enflasyonun etkisini kırmak için ne öngörüldüğü ifade edilmeliydi… Halkı, ekonomiyi alt üst eden bu büyük sorun, hükümet programında yazmasa dahi herkesi doğrudan etkiliyor. Halkın alım gücünün azalması, işletmelerin, tüm sektörlerin darbe yemesi ve toplumsal kaynaklarımızın erimesine yol açan enflasyona dönük bir ifadenin dahi olmaması; bu programı işlevsiz kılar. Yani bu hükümet programı, fırtınalı denize, Kıbrıs Türk halkını rotasız ve pusulasız bırakıyor. Pandemi ve döviz krizinin, yapısal sorunlarımızla birleşerek bize yaşattığı bu ağır enflasyona, şimdi Ukrayna Rusya krizinin yol açtığı yeni enflasyonist etkiler ilave olacak. Döviz, Petrol ve gıda fiyatları artma eğilimine girdi. Bu kriz dünya ticaretinde sorun yaşayan tedarik zincirine yeni sorunlar ekleyecek. Bir ada ülkesi olan yurdumuza dönük deniz ve hava ulaşımı daha da pahalı olacak. 
Hükümet programında olmayan bir diğer önemli husus ise Kriz Yönetimidir. Bakın Pandemi ve bunun yol açtığı sağlık, ekonomik, sosyal ve toplumsal krizi misli ile yaşadık. Cumhurbaşkanlığında, Başbakanlıkta, Sağlık Bakanlığında kriz masaları ve onların yarışları ile uğraştık. Ama Hükümet programında; resmi, sivil paydaşlar, muhalefetin ortaklaşacağı kriz yönetimi kurma gibi bir hedefi yok. 
Ayrıca Hükümet Programında, “kamu yönetimi siyasi etkiden arındırılacak, liyakat, bilgi, verimliliğe ve hesap verilebilirliğe, şeffaflığa dayalı bir sistem kurulacak” diyen doğru ifadeler var. Ama Kamu Yönetimini siyasetten arındırmak ve liyakat ön gören bu Programda; Kamuda, Üst Kademe Yöneticilerini, özellikle Daire Müdürlerini, Üçlü Kararname kapsamı dışına alacak bir niyet ifadesi yok. Daire Müdürlüklerini siyasi niyetle atamaya devam edecek olan hükümet, kamu yönetimini siyasi etkiden arındırıp; liyakat ve şeffaflığı geliştiremez. Bu alanda olmayan bir diğer temelde, Kamuda İstihdamların nasıl olacağı hususudur. Şeffaflığı, hesap vermeyi ve kaynakların ve insanın verimli kullanımı gibi güzel sözleri Programda bolca kullanan Hükümet, Kamu istihdamlarında münhal ilanı ve tüm yurttaşlara eşit başvuru hakkı ile işe göre insan değil, siyasi anlayışa göre istihdam; yanlışına devam edeceğini ifade etmiş oldu. Programda yer bulamayan bu iki temel, Kamu Yönetimini siyasetten arındırma ifadesini hoş ama boş söz kılmaktadır.
Başta Kıbrıs sorunu olmak üzere AB, İKÖ, AKPA ve BM ile ilişkileri geliştirmeyi, Yeşil Hat Tüzüğünü iyileştirmeyi ve TMK gibi temel oluşumu güçlendirmeyi hedef koymayan bir hükümet, ne enflasyona ne de uluslararası ilişkilerdeki sorunlara karşı yaratıcı bir mücadele veremez. Olmayan bu hayati konular, Hükümet Programını hoş sözler egzersizi kılmaktadır.