banner564

Hükümet güvenlik hizmetlerine daha fazla önem vermeli

Son zamanlarda ülkemizde yaşanan üzücü ve rahatsız edici olaylar, güvenlik ve özellikle istihbarat hizmetlerine daha fazla önem verilmesi gerektiğini göstermektedir.
Devlette ve yönetimde disipline önem veren İngiliz yönetiminde yaşaması nedeniyle, geçmişte halkımızın çoğunluğu,  başka ülkelere kıyasla suç işlemeye meyilli değildi.
Halen basında ve sosyal medyada yapılan yorumlar, yaşanan dönemde birçok kişinin ülkemizdeki asayiş ve güvenlik konusunda olumlu düşünmediğini ortaya koymaktadır.
Yaklaşık 400 bin nüfuslu bir ülkede 150 binin dolayında yabancı bulunması, üstelik bu yabancıların çoğunun Afrika ve uzak doğu gibi ülkelerden gelmiş olması, asayiş konusunda ek önlemler ve yapılanmalar yapılmasını gerektirmektedir.
Fakat, ek ve özel güvenlik önlemleri alınması yerine, bana göre geçmişte suçları caydırıcı uygulamalar bile kaldırıldı.
Örneğin İngiliz ve Cumhuriyet döneminde, kırsal alanlarda devriye görevi yapan Jandarma vardı. Tüm yerleşim yerlerinde polisler bisiklet, motor ve yaya olarak üniformalı 7/24 saat devriye hizmeti yapardı.
Tarımsal alanların korunmasında ise, köylerde Desteban olarak tanımlanan kır bekçileri vardı.
1974’den sonra, yaya ve/veya araçlarda, tüm yerleşim yerlerinde askeri inzibatlar devriye hizmeti yapardı.
Somut örnekler vererek kimseyi kırmak ve/veya karşıma almak niyetinde değilim. Fakat basında çıkan haberler, ülkemizde asayiş sorunlarının geçmişe göre arttığını göstermektedir.
Öğrenim amacı ile ülkemize gelen bazı yabancı kişilerin suç işlemesi, kırsal alanlarda vatandaşların malına malım diyememesi, bir çok arabanın yollarda seyrüsefer ruhsatsız kullanılması, bazı KKTC vatandaşlarının henüz ateşkes durumunda olduğumuz Rum yönetimi başkanı ve siyasileri ile samimi yakınlığı, bazı önemli istatistik bilgilerin güneye sızdırılması, Rum yetkililerin pervasızca KKTC’deki dostları ile işbirliği yaptığını açıklaması, askeri bilgilerin güneye sızdırılması ile ilgili suçlar, bazı kişilerin alenen ulusal davamızı baltalayıcı faaliyetleri sürdürmesi ve Rum ulusal tezlerini savunması, siyasi iktidarların asayiş ve güvenliğimiz konusuna biraz daha fazla önem vermesini gerektirmektedir.
Rum -Yunan-emperyalist üçlüsünün düşmanca tutumu karşısında, bize hazırlanan komploların etkisiz duruma getirilmesi için iç güvenlik yanında, istihbarat hizmetine de olağanüstü önem verilmesi kaçınılmazdır. 
Eski CIA başkanlarından Allen Dulles’a göre, orta çağda Batı Avrupa, istihbarat alanındaki eksikliğinden dolayı Moğolların Batıya doğru ilerlemeyi hedeflediklerini göremedi.
Napolyon’un da, tarihte kazandığı başarıları, istihbarat çalışmalarının sağlamlığına bağlanmaktadır. Savaştan önce mutlaka casusların, düşman hakkında hazırladıkları raporları değerlendirir, bu değerlendirme sonucuna göre savaş planlarını yapardı (Demirel, 2002a: 13). O kadar ki, koskoca bir ordunun kahramanlıklarını, casusların gözle görülmeyen icraatları karşısında hiç olarak görmüştür. (Çınar, 1997: 110).
II. Abdülhamit Han hatıralarında, istihbarat teşkilatını kurma nedenini şu şekilde açıklamaktadır; ‘Yabancı devletler kendi emellerine hizmet edecek kimseleri vezir ve sadrazam mertebesine kadar çıkarabilmişlerse, devlet emniyet içinde olamazdı. Doğrudan doğruya şahsıma bağlı bir istihbarat teşkilatı kurmaya, bu düşünce ile karar verdim. İşte düşmanların jurnalcilik dedikleri teşkilat budur (Şimşek, 2004: 36; İlter, 2002: 7; Karan, 2008: 35; Yörükoğlu, 2010: 76).
Sosyal medyada yapılan yorumlar, birçok kişinin, ülkemizin bazı önemli kalelerinin iç ve dış düşman tarafından ele geçirdiği görüşünde olduğunu gösterir.
KKTC’de biz koltuk, popülizm ve birbirimizi yemekle meşgul olurken, Rum yönetimi istihbarat konusunda da yoğun çalışmalar yapmaktadır. 
Güneyde yayınlanan Simerini gazetesinde, Rum yönetiminin Milli Muhafız Ordusuna 25-27 milyon Euro’ya mal olacak, Yeşil hattan Beşparmakların eteğine kadar KKTC’den gece -gündüz görüntü ve ses alabilecek bir gözlem-izleme sistemi kurulacağı belirtildi. (Kıbrıs Postası,24.10.2021) 
Yakın geçmişte bir Rum bakan, ‘Kuzeydeki dostlarının yardımı sayesinde, yabancı iş adamlarının KKTC’de yatırım yapmalarını engellediklerini’ ifade etmişti.
Filelefteros gazetesinde ise KİP’in ( Rum istihbarat teşkilatının)  4 milyon Euro değerinde ‘cep telefonlarına bulaşan bir yazılım ve dinleme servisi satın alındığını belirtilmişti.(Kıbrıs Postası 14.11.2021) 
Son olarak Rum İçişleri Bakanı Nikos Nuris, kuzeyde kurulu Taşınmaz Mal Komisyonu üzerinden satışı yapılan Kıbrıslı Rum malı sayısını Kıbrıs İstihbarat Teşkilatı’nın bilebileceğini söyledi. (Kıbrıs Postası,12.2.2022)
Devletlerin içten ve dıştan gelebilmesi olası tehdit ve tehlikeleri önceden bilmesi ve buna göre önlemler alması gerekir. Alınan önlemler sayesinde devletlerin devamlılığı sağlanmaktadır.
Geçmişten günümüze istihbarat hizmetine önem vermeyen veya yeterince önemsemeyen devletler, zarara uğratılmış hatta tarih sahnesinden silinmiştir.

YORUM EKLE

banner471

banner474