banner564

Hayalden vazgeçsinler

   Crans Montana Konferansı’nın ilk gününde Yunanistan Dışişleri Bakanı Kocas ile Rum lideri Anastasiadis konuştu...
   Türk tarafı ‘sadece asker ve garantiler’ konusunun görüşülmesini kabul etmiş gibi haberler yayıldı...
   Türk askerinin çekilmesi ve garantilerin yumuşatılması halinde ciddi sorunlar yaşayacağından emin olan Kıbrıslı Türkler de bu haberler karşısında büyük bir heyecan ve endişe yaşadı...
   Ne var ki; Dışişleri Bakanı Sayın Mevlüt Çavuşoğlu dün akşam saatlerinde yaptığı açıklama ile yüreklere su serpti...
   Çavuşoğlu; karşı tarafın oyalama taktiklerine dikkat çekerek “Rum tarafının ve Yunanistan’ın beklentisi garantiler kalksın, Türk askeri adada olmasın.Bu hayaldir ve hayalden vazgeçmeleri lazım” dedi...
   İşin özeti budur...
   Onlar Türk askerinin tamamen gitmesini, garantilerin de sonlandırılmasını istiyorlar...
   İşte bu noktada onlara bugünkü toplantı sırasında, BM Genel Sekreteri Guterres’in huzurunda onlara şu soruların sorulması gerekiyor:
  -Müzakereler devam ederken Rum Milli Muhafız Ordusu’na, çoğunluğu Yunan vatandaşı olmak üzere 3 bin asker aldınız... Neden?..
  -Müzakereler devam ederken Yunanistan ve Güney Kıbrıs olarak önce İsrail ile, sonra Mısır ve Ürdün ile askeri anlaşmalar yaptınız... Neden?..
  -Crans Montana’ya iki hafta kala Trodos dağlarında ‘işgal altındaki köylerimizin kurtarılması’ adı altında, İsrail komandolarının da katılımıyla tatbikat yaptınız... Neden?..
  -Türk tarafı yılda bir kez yapılan Toros tatbikatını, sizden gelen talep üzerine müzakerelerin başlanması sonrasında durdururken, sizler bir yıl içinde İsrail, Mısır, Fransa, İngiltere ve ABD ile çok sayıda tatbikat yaptınız... Neden?..

İyi niyet bu mudur?
 
  Kıbrıs sorununun çözümü konusunda iyi niyeti sadece Türk tarafından beklemek doğru bir yaklaşım olamaz...
  Tam tersi, karşı tarafın haklarını görmezden gelen alaycı bir siyaset taktiği olur...
  Türkiye’nin bugün içte ve dışta sorunları olabilir...
  Unutulmasın ki; bu millet en zor koşullarda tek yumruk halinde birleşmesini bilen bir millettir...
  İlişkileri sadece AB ülkeleriyle sınırlı değildir...
  Her alanda alternatif seçenekleri vardır...
  Seksen milyonu aşan nüfusuyla işgücü potansiyeli yüksek, üretken bir ülkedir...
  Dünyanın birçok ülkesinde oldukça fazla sayıda vatandaşları vardır...
  Açlık çeken, ekonomik ve sağlık alanlarında ihtiyaçlı ülkelere en fazla yardımı yapan; 4 milyon civarında Suriyeli göçmene kucak açan tek ülke Türkiye’dir...
  Türkiye’nin ‘tanıtım sorunu’ olabilir...
  Kendini anlatmakta zorlanabilir...
  Ancak hiç kimse bu gerçekleri görmezden gelemez...
  Türkiye; 1974’ten beri Kıbrıs’ta bulunuyorsa, bunun sorumlusu 1963, 1967 ve 1974’te saldırıları başlatanlar ve ortaklık devletini yıkanlardır...
  Yarım asırlık bir ayrılıktan sonra birleşme olacaksa, bizleri savunmasız bırakamaz, bunca yıl yaptıklarını yerle bir edemez...
  Yunanistan burada olduğu sürece, Türkiye de buradaki varlığını sürdürmek zorundadır...
  Bunu ‘süper güçler’ de biliyor ve anlıyor...
YORUM EKLE

banner608

banner473