Teamüllerin ve yasaların aksine, bütçe açıklarını kapatmak adına devlet eliyle gerçekleştirilen zamlar, camideki imamın kötü örnek olması ile eş anlam taşımaz mı?
Hani bir deyim var “İmam yellenirse cemaat sı.ar…”
Devlet eliyle acımasız ve hiçbir ölçüye uymayan, hatta yasaları bile dikkate almadan yapılan uygulamalar karşısında tüccarın, aracının, tefecinin yaptıkları az bile!
Şamar oğlanına dönmüş vatandaşa gelen vuruyor, giden vuruyor.
Hele devlet eliyle atılan şamar bir başka acıtıyor.
Unutulmasın ki devlete güven biterse, gelecek çöker.
Uzman kişilerin “araç seyrüsefer ruhsatlarına getirilen artışlar ancak yıl içindeki enflasyon oranlarını aşmayacak oranlarda gerçekleştirilir, kuralı olmasına rağmen %180 oranlarında getirilen zamların mahkemelere götürülmesi halinde uygulamaya gidilemez” uyarılarına rağmen, üç maymunları oynamaya devam eden bir hükümete güven duymaya devam etmek enayilik değil de nedir?
Yakın bir akrabam aradı, telefondaki ses öfkeliydi, çaresizdi.
“Çıkarsam vay, çıkarmasam vay” dedi ve devam etti, “yeni yılla birlikte sona eren seyrüsefer ruhsatımı yenilemek için Araç kayıt dairesine giden yüzlerce vatandaştan biri de bendim. Geçen yıl 600 TL civarında olan ruhsat bedelim yeni zamlarla birlikte 2125 TL olduğunu hayretler içinde gördüm, Allah aşkına bu adamlara doğru yolu gösterecek biri yok mu?” dedi.
Yıllarca iktidarın büyük ortağına destek veren bu vatandaşa bir şey söyleyemedim. Hoş söyleyemediklerimi yine bana o bana söyledi!
Doğrusu çok merak ediyorum, geçmişte gerçekleştirilen uygulamaları bilen, yasaları, yöntemleri, teamülleri hatırlatan, uyaran devlet görevlisi bu ülkede hiç mi kalmadı?
Yoksa yeni bütçede ortaya çıkan bütçe açıklarını kapatmak adına gözler bu boyutta mı karardı!
Vergi kaçıranların, usulsüz kazanç sağlayarak saltanat kuranların peşine düşmek yerine, sade vatandaşın boğazına girecek lokmalarda gözü olanların kararan gözleri hiç açılamazsa, ne yapacaksınız?
Yinelemekte yarar görüyorum, ülkemizde başta mutfakta olmak üzere en temel ihtiyaç maddelerindeki başıboş fiyat uygulamalarından dolayı çoğunluktaki bacalardan çıkan ateş dayanılacak boyuttaki oranları çoktan aştı.
Bunu bir de devlet eliyle körükler hale getirmek devlete duyulan güveni temelden sarsar. Unutulmasın ki güven biterse, gelecek çöker!