Güney Kıbrıs’taki barajlarda doluluğun yüzde 20’lere gerilemesi nedeniyle, kuzeyden su alımı ciddi bir tartışma konusu oldu.
     Politis gazetesi “Kıbrıslı Türkler ve Kıbrıslı Rumlar için Güven Yaratıcı Önlem Olarak Su… Su Konusunda Bir Anlaşma Mümkün mü” başlıklı haberinde, Güven Yaratıcı Önlem olarak masaya konulan ve Kıbrıs Türk tarafının, Kıbrıs sorununa ilişkin müzakereler sürecinde ortaya koyduğu unsurun, KKTC’den Güney Kıbrıs’a su verilmesi olduğunu yazdı.
   Güney Kıbrıs’ın, Türkiye’den Geçitköy (Panagra) Barajı'na gelen sudan beslenmesi konusunun ortaya konulduğunu yazan gazete Geçitköy Barajın inşası, açılışı ve su dağıtımıyla ilgili bilgilere de yer verdi.
   Geçitköy Barajı'nın, 2015 yılında T.C. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından açıldığını, aynı zamanda Erdoğan tarafından da “asrın ve barışın projesi” olarak nitelendirildiğini belirten gazete, Kıbrıs Rum tarafının o dönemde BM Genel Kurulu’na bir mektup göndererek su boru hattının inşa edilmesinin kınandığını aynı zamanda Türkiye’nin bir provokasyonu olarak nitelendirildiğini anımsattı.
   Habere göre Rum müzakereci Menelaos Menelau, 7 Nisan’da yaptığı açıklamada Kıbrıs Rum tarafının, su temini konusunu GYÖ olarak kabul etmesinin mümkün olmadığını çünkü bu projenin Türkiye tarafından Güney Kıbrıs ile herhangi bir istişare bulunmadan devreye sokulduğunu savundu.
   Menelau ayrıca boru hattının döşenmesinin Kuzey’deki Kıbrıs Rum mallarını da etkilediğini bunun da yok sayılamayacağını ileri sürdü.
   Gazete haberinde ayrıca iki toplumlu Çevre Teknik Komitesi Eş Başkanı Mihalis Loizidis ile Yerbilim Mühendisleri Odası Başkanı Mehmet Necdet’in görüşlerine yer verdi.
   Habere göre Loizidis, Güney Kıbrıs’ın Geçitköy Barajı'ndan su temin etmesi meselesinin Çevre Teknik Komitesi çerçevesinde tartışmaya açılmadığını söyledi.