Rum lideri Nikos Anastasiadis, BM Genel Sekreteri’nin Özel Danışmanı Lute ile gerçekleştirilen görüşmelerde ortaya çıkan ‘Referans Şartları’ hakkında Ulusal Konsey’i bilgilendirdi. Rum Hükümeti Sözcüsü Prodromos Prodromu, referans şartlarının, müzakerelerde değinilecek olan meselelerden oluşacak bir metin olacağını ve bunda müzakerelerdeki icraatlara ayrıntılı bir şekilde değinilmeyeceğini” söyledi.
   Alithia gazetesi “Referans Şartlarına 3 Evet, 6 Hayır” başlıklı haberinde ise Anastasiadis başkanlığında gerçekleştirilen Ulusal Konsey toplantısına yer verdi.
   DİSİ, AKEL ve DİPA’nın, referans şartlarının müzakerelerin yeniden başlaması için bir temel teşkil ettiğini düşündüklerini yazan gazete, DİKO, EDEK, Ekologlar, Vatandaşlar İttifakı, Dayanışma Hareketi ve ELAM’ın ise bunlara olumsuz baktığını belirtti.
   Gazete ulusal konsey toplantısına katılan siyasi parti başkanlarının, Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis’in “Maraş ve denizdeki yasadışı Türk faaliyetleri sürdüğü müddetçe, müzakerelerin başlayamayacağı ve yürütülemeyeceği teziyle görüş birliği içerisinde olduklarını” da iletti.
   Rum Hükümeti Sözcüsü Prodromos Prodromu’nun ise ulusal konsey toplantısının ardından, BM Genel Sekreterinin 2017 tarihli raporuyla ilgili bazı izahatlarda bulunduğu belirtildi. Rum Yönetimi Başkanı Anastasiadis’in; siyasi parti başkanlarının düşüncelerini ve önerilerini dinlediğini ifade eden Prodromu, Anastasiadis’in bunları göz önüne aldığını da belirtti.
Gazeteye göre Prodromu, BM Genel Sekreterinin 2017 yılındaki raporunun ve somut olarak 24’üncü paragrafın “BM Genel Sekreterinin taraflara mevcut garanti anlaşmasının yaşayabilir olmadığını göz önüne alacak olan çözümler aramalarını önerdiğini” söyledi.
Prodromu sözlerini kısaca şöyle sürdürdü:
    “Bunu söylüyorum çünkü raporda ve genel olarak süreçte, Anastasiadis’in bugünkü süreçte kullandığı ve yararlandığı dayanaklar vardır. BM Genel Sekreteri aynı raporda ve 25’inci paragrafta ise, 6 Temmuz’da CransMontana’ya, kendisinin 30 Haziran’da ortaya koyduğu 6 parametre temelinde tarafların stratejik bir uzlaşmaya ulaşmalarına yardım etmek için döndüğünü söylüyor.”
“Kendisinin (BM Genel Sekreterinin) ben ‘sundum’ dediği mektuplarda ifadelerin açık olduğunu” vurgulayan Prodromu, “2017 yılının Eylül ayındaki raporda, BM Genel Sekreterinin 30 Haziran’da 6 noktayı tanımladığının belirtildiğini” de öne sürdü.