Güney Kıbrıs’ın sözde Münhasır Ekonomik Bölgesi’nde (MEB) sondaj çalışmaları yapan İtalyan ENI şirketine ait “Saipem 12000” sondaj platformunun, “Türkiye’nin engellemesi” gerekçesiyle durduğu ileri sürüldü.

   Fileleftheros gazetesi, “Şantaj Ortamı Oluşturuyorlar – Ankara’dan Kıbrıs MEB’inde Sinir Savaşı – Platform Üç Gündür Hareketsiz – MEB’in Ortak İdaresini Talep Ediyorlar” başlıkları altında verdiği haberinde, Saipem 12000 platformunun Güney Kıbrıs’ın sözde MEB’indeki üçüncü parselde yer alan “Supia” yatağına ilerlemesinin engellenmesi üçüncü günde de sürdüğünü iddia etti.

    Gazete, Türkiye’nin Saipem platformunu engelleyerek, Kıbrıs sorununun çözümü müzakerelerine doğal gaz konusunu da eklemeyi hedeflediğini iddia eden gazete, Türkiye Dışişleri Bakanlığı’nın açıklamasına da geniş yer verdi.

   Türk savaş gemilerinin dün biri Rusya, diğeri ise Komorlar’a ait iki ayrı geminin rotalarını değiştirmelerine sebep olduğunu da öne süren gazete, Rum hükümetinin ise çeşitli platformlardaki diplomatik girişimlerini sürdürdüğünü aktardı.

   Rum hükümetinin İtalya’yla sürekli iletişim halinde olduğunu ve İtalya hükümetinin Türkiye’ye yönelik girişimlerini gayrı resmi şekilde sürdürdüğünü belirten gazete, Rum Enerji Bakanı Yorgos Lakkotripis’in ise dün akşamüzeri ENI şirketinden bir heyetle durum değerlendirmesinde bulunduğunu yazdı.

ENI’den açıklama

   Gazete, ENI şirketi sözcüsünün ise dün Rum Haber Ajansı’na (KİPE) yaptığı açıklamada, Saipem 12000 platformunun, mevcut sorun çözülene kadar bulunduğu noktayı terk etmeyeceğini söylediğini yazdı.

   Habere göre, şirket sözcüsü, Saipem platformunun Türk gemileri tarafından, bölgede askeri tatbikat yapılacağı, bu yüzden ilerlememesi gerektiği uyarısı aldığını, talimatlara uyarak beklediğini ve durum çözülene kadar beklemeyi sürdüreceğini ifade etti.

Anastasiadis: Girişimlerimiz var

   Öte yandan, gazete haberinin devamında, Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis’in konuya ilişkin dün yaptığı açıklamaya da yer verdi.

   Anastasiadis açıklamasında, Rum hükümetinin, “Türk kışkırtmacılığına göğüs germek için çeşitli diplomatik önlemler alma girişiminde olduğunu ve Türkiye’nin son saatlerde gerçekleştirdiği eylemleri üzüntüyle takip etmekte olduklarını” söyledi.

   Türkiye’nin bu eylemlerinin sadece güveni sağlamamakla kalmayıp, Kıbrıs sorununa barışçıl çözüm bulunması çabalarına da katkı koymadığını öne süren Anastasiadis, şu anda durumu daha da kötüye götürecek eylemlerde bulunmaktan kaçındıklarını ancak uluslar arası hukuku da göremezden gelmediklerini ifade etti.

   Rum Ortodoks Kilisesi Başpiskoposu II. Hisostomos ise konuya ilişkin dün yaptığı açıklamada, ABD, AB ve diğer dünya güçlerinin sorumluluk almaya başlamalarının zamanı geldiğini belirtti.