Kıbrıs Türk tarafının yeni vatandaşlık vermesine karşı çıkan, ayrıca Türkiye ile imzalanacak ekonomik protokelin kendisini kaygılandırdığını söyleyen Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis,
2016’da çözüm olabileceğini, Türk tarafında kararlılık tespit ettiğini söyledi.
Anastasiadis, doğal gaz konusunu çözümden önce pazarlık etmeyeceğini, bu konuda duruşlarının net olduğunu söyledi.
Anastasiadis, Kathimerini gazetesinde yer alan demecinde, 2016 yılının Kıbrıs sorununun çözüm hedefi olduğunu belirtti..
Kıbrıs sorununun izlenim yaratma değil, öze ilişkin bir mesele olduğunu dile getiren Anastasiadis, bir diyaloğa başlandığı andan itibaren hedefin, çözümün başarılması olduğunu dile getirdi.
Art niyetlerin bu hedefe hizmet etmediğini de vurgulayan Anastasiadis, bundan dolayı 42 yıldır ilk kez müzakereler ertelenmeden bir seçime gidileceğini söyledi.
İnşa edilen güven içerisinde, diğer tarafın problemlerini ve bu problemlere yanıt verecek yöntemleri anlamaya, lakin diğer topluma zarar vermemeye çabaladıklarını dile getiren Anastasiadis, burada bazı sorunlar olduğunu dile getirdi.
İlerleme var
Ancak ilerleme olduğunu ve müzakerelerin karşılıklı anlayış ortamında gerçekleştirilmekte olduğunu ifade eden Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis, iki lider arasında hâlâ kimya olup olmadığının kendisine sorulması üzerine ise “Bazıları bunu reddetmek istese ve bazı konularda Mustafa Akıncı ile bazı konularda farklı düşünsek bile, evet aramızda kimya var” şeklinde yanıt verdi.
İki lider arasındaki kimyanın nasıl çalıştığı konusundaki bir soruya ise Anastasiadis, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Farklı düşünüyoruz dediğim zaman, bazı sorunların algılanış şeklini ya da fobileri kastediyorum. Bunların artık olmaması gerekir, çünkü Kıbrıs AB tam üyesidir. Önemli olan şey, müzakerelerin, zorlukların aşılmasına dair samimi bir çaba ortamında gerçekleştirilmesidir.”
Hangi zorluklardan bahsettiğinin sorulması üzerine ise Anastasiadis, “görüşülen başlıklarda, bunların pek çoğu (zorluk) mülkiyete odaklanıyor. Toprak düzenlemeleri ve garantiler konularında karşılaşacağımız sorunların ne olacağını söylememekle birlikte, elbette yürütme erkine ilişkin sorunlar da var” ifadelerini kullandı.
Vatandaşlıklar ve Akıncı
Türkiye ve KKTC arasındaki ekonomik protokol ile 26 bin TC kökenliye KKTC vatandaşlığı verilmesi konusundaki bir soruya karşılık ise Anastasiadis, Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’nın vatandaşlıklar konusunda son liderler görüşmesinden sonra yaptığı açıklamanın net olduğunu ve dolayısıyla buna benzer bir sorununun gündemde olmadığını belirtti.
Ekonomik protokol konusunun ise elbette kendilerini kaygılandırdığını, çünkü bunun Kıbrıslı Türklerin de yaşamını sürdürme meselesi olduğunu öne süren Anastasiadis, Kıbrıs sorununun çözümünün, Kıbrıs Türk toplumunu Ankara’ya bağımlı kılan rejimin sona erdirilmesinin tek garantisi olacağını savundu.
Anastasiadis, Cumhurbaşkanı Akıncı ile gerçekleştirdikleri son iki görüşmeden sonra ilerleme ve uzlaşılardan söz etmesi ve Türk tarafının tavrında farklılaşma saptayıp saptamadığı sorusu üzerine “kararlılık tespit ettiğini” söyledi.
Mülkiyet konusu
“2016 yılının çözüm yılı mı olduğu” sorusuna ise, “2016 yılının çözüm hedefi olduğu” yanıtını veren Anastasiadis, “Kararlılık tespit ettiğinizi söylerken, bu uzlaşı olarak da yorumlanan şeyler mi” sorusuna karşılık ise, “uzlaşının başka şey, artık geçmişte örneğin kırmızıçizgi olarak addedilen konularda gerçekleştirilen açık diyalog zarfında meydana gelen ortamın ise başka şey olduğunu” söyledi.
“Bunlara toprak konuları da dahil mi, çünkü bu mülkiyetle ayrılmaz bir şekilde bağlantılıdır” sorusuna ise Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis, “çözümlerin mümkün olduğunca mülk sahibinin hakkı ile mülk sahibine sunulacak alternatif hukuki çarelere uyumlu olması için, kriterlerden bazılarının, bunlara netlik kazandırılması için tartışılmakta olduğunu” belirtti.
Anastasiadis devamla, Türkiye tarafından ihtiyaç duyulan şeyin, müzakerelere elle tutulur destek vermesi ve bazı somut problemlerin aşılması için Cumhurbaşkanı Akıncı’nın cesaretlendirilmesi olduğunu da öne sürdü.
Egemenlik hakları devlete ait
Devletin egemenlik hakları konularının, görüşme masasına konmadığını ve devletin egemenlik haklarının, uygulanması gerektiği şekilde uygulandığını dile getiren Anastasiadis, kritik bir konu olan doğal gazın kullanılması konusuna girmeden önce, çözüm olacak mı sorusuna ise “Umut ediyorum evet” yanıtını verdi.
Müzakerelerdeki detayların, artık uzman görüşüne ihtiyaç duyacak kadar önemli hale gelip gelmediği şeklindeki bir soruya ise Anastasiadis kısaca şu yanıtı verdi;
“Şüphesiz. Bundan dolayı süreçte durgunluk var. Hedef, çözümün ertesi günü problemler yaratacak olan yapıcı belirsizlikler ve boşluklar olmamasıdır. Yanlış anlamalar veya çifte yorumlamaların önlenmesi için, ifadelerde kesin olmak istiyoruz. Birçok konuda, uluslararası kuruluşlardan uzman görüşü alıyoruz, bununla birlikte müzakerelerin yoğunlaşmasıyla birlikte, müzakere grubu, başkan ve danışma grubu da uluslararası tanınmış kuruluşların hizmetleriyle desteklenecek.”
Rum lider Nikos Anastasiadis, BM Genel Kurulu Başkanlığı’na aday olması beklenen Rum müzakereci Andreas Mavroyannis’in yerine kimin geçeceği konusunda ise, Mavroyannis’in ardılının muhtemelen teknokratik bilgiye sahip, siyasi bir kişi olacağını sözlerine ekledi.
Güncelleme Tarihi: 01 Mayıs 2016, 09:19