Baf’ın Hloraka köyünden sonra Limasol’da mültecilere yönelik saldırılar ve yabancı düşmanlığına yönelik şiddet olayları sonrasında Rum Yönetimine ilk tepkiyi Kuveyt gösterdi. Politis gazetesi, Kuveyt Büyükelçisi Abdullah Al-Kharafi’nin Rum Dışişleri Bakanlığı’na nota verdiğini bildirdi.
Gazeteye göre, Rum Dışişleri Bakanlığı Genel Müdürü Kiriakos Kuros bir Arap ülkesinin büyükelçisinin nota verdiğini, cuma gecesi saldırıya uğrayan ve biri tekerlekli sandalyede oturur halde eli alçıya alınmış görünen kişilerin fotoğrafıyla yaptığı sosyal medya paylaşımında açıkladı. Kuros “bir Arap ülkesinin büyükelçisinin girişimine muhatap oldum, ülkemizdeki bu tür olaylar konusunda ilk kez bu kadar aciz hissettim” vurgusunu yaptı.
Arap ülkesinden kişilerin sadece turistik amaçlarla gittikleri Limasol’da saldırıya uğradıklarını, birinin durumunun ağır olduğunu belirten Kuros, turistlerin saldırı sonrasında “korku içerisinde” apar topar ülkelerine geri döndüklerini, bir daha gelip gelmeyeceklerinden şüpheli olduğunu belirtti.
Kuros “Daha kötüsü ülkelerine döndüklerinde bizim için ve bunca yıldır turistik lokasyon olarak reklamını yaptığımız misafirperverliğimiz, kültürümüz için ne diyecekler” diye sorduğu paylaşımında, "Bu kadar hezeyana dönüşmesine müsaade etmemeliydik. Bu tehlikeli ‘yılan yumurtasının’ nasıl ve nerede kuluçkalandığını bulmalıyız” ifadelerine yer verdi.
Polis Genel Müdürü eleştiriliyor
Limasol’daki olaylardan “sinirlenen” Rum Yönetimi Başkanı Nikos Hristoduldis’in Polis Genel Müdürü ve Adalet Bakanı’na birer muhtıra gönderdiği bilgisini veren gazete, her ikisinin de koltuğunun sallanmakta olduğunu, akıbetlerinin önümüzdeki dönemde belli olacağını yazdı.
Aynı gazete “Durun, Biz Kıbrıslıyız” başlıklı haberinde ise, Cuma gecesi Limasol’un Molu sahil kesiminde kaos ve korku sahneleri yaşayan vatandaşların, kadınların, çocukların ve dükkan sahiplerinin artık binlerce turist ağırlanan kentte kendilerini güvende hissetmediklerini yazdı.
‘Durun biz Kıbrıslıyız’
Gazete meydana gelen zararın büyük ölçüde giderildiğini ancak Molu’daki olaylara şahit olanların psikolojik travma ve korkuyu hep yaşayacaklarını vurguladı. Gazeteye göre, bölgede oteli olan Kostas Hristoduldis “holiganlar” tanımlaması yaptığı maskeli saldırganların 40-50 kişi olduğunu, lobisinde fotoğraf çeken bir kişiyi görünce otele saldırdıklarını, saldırganlara “durun biz Kıbrıslıyız” demek zorunda kaldıklarını anlattı.
Yaşananlardan utanç duyduğunu belirten Hristodulidis holiganların bir Rum kadın ve iki çocuğuna da saldırdıklarını, Rum polisinin yetersiz kaldığını, kontrolü daha olayların başında kaybettiğini kaydetti.
Olaylar sırasında bir Rumla evli ve çocukları olan Dao isimli Vietnamlı kadına ait dükkâna da zarar verildiği hatırlatılan haberde, Dao’ya Rum Sosyal Yardım Müsteşarlığı’ndan mali yardım (16 bin Euro) verileceğini, vatandaşların da yardım için aralarında para topladığı kaydedildi.
Bu insanlarla ortak bir gelecek sağlama imkanı var mi?