Güney Kıbrıs’taki ‘Emlakçılar Kayıt Kurulunun’ Güney Kıbrıs’ta faaliyet gösteren, aynı zamanda KKTC’de de ofislere sahip olduğu iddia edilen çok uluslu bir emlak komisyonculuğu şirketi aleyhinde, Rum Polis Genel Müdürüne yazılı şikâyette bulunduğu ifade edildi.
   Şirketin KKTC’de İskele, Mağusa, Lefkoşa, Girne, Lefke ve Güzelyurt’ta satılık mülklerin reklamını yaptığını iddia eden Politis gazetesi fotoğraflı yer verdiği ancak şirketin ismine yer vermediği haberinde Rum polisinin KKTC’de meydana gelen durumu soruşturmaya çağrıldığını belirtti.
   KKTC’yi ziyaret eden vatandaşlar tarafından Güney Kıbrıs’taki “Emlakçılar Kayıt Kurulunun” bilgisine getirilen bilgilere ve fotoğraflara göre söz konusu şirketin hem Güney Kıbrıs’ta hem de KKTC’de faaliyet gösterdiğini öne süren gazete, söz konusu şirketin KKTC’deki temsilcisinin 10 gayrimenkul danışmanı çalıştırdığını ve merkez ofislerinin de Girne’de bulunduğunu ileri sürdü.
   Gazete Güney Kıbrıs’taki “Emlakçılar Kayıt Kurulunun” Rum polisi genel müdüründen şirketin KKTC’deki faaliyetlerini ve bunun herhangi bir şekilde şirketin Güney Kıbrıs’taki ofisiyle bağlantılı olup olmadığını araştırmasını istediğini kaydetti.
    Gazete buna paralel olarak gündeme getirilen bir diğer konunun ise, söz konusu çok uluslu şirkete, Güney Kıbrıs’ta bir emlak komisyonculuğu ofisi faaliyetteyken KKTC’de bir ofis veya temsilci muhafaza etmesine izin verilip verilmemesi gerektiği olduğunu ekledi.

Web sitesi öne çıktı
Politis gazetesi; çok uluslu emlak şirketin web sayfasındaki bilgileri de okurlarıyla paylaşarak şunları kaydetti:
 “ İşgal altındaki bölgelerdeki ofisleri, web sitesi aracılığıyla potansiyel müşterilerine, "Kıbrıs'ın 1974 bölünmesi" nedeniyle sözde devlette satılık çeşitli mülk ve tapuların bulunduğu konusunda bilgi veriyor. Özellikle, mülkün veya arazinin 1974'ten önce Kıbrıslı Türk malı olduğu Türk tapularına ve "eşdeğer" anlamına gelen "Es Değer" tapularına atıfta bulunulmaktadır. İnternet sitesinde de belirtildiği gibi “bu tür mülk tapuları 1974'ten önce Rumlara aitti. Ancak Kıbrıslı Türklerin güneyden kuzeye yaptığı gibi, Rum sahipleri de topraklarını terk edip güneye kaçtılar. Dolayısıyla bu topraklar daha sonra Kıbrıslı Türklere Güney Kıbrıs'ta bıraktıkları toprak karşılığında verildi. Bu tür bir eylem muhtemelen şu anda "emlak komisyonu" tarafından yürütülen tazminat yöntemine ilişkin bir miktar risk içerebilir. İşgal altındaki bölgelerdeki çokuluslu komisyoncu şirketin temsilcisi, potansiyel müşterilerine yapacakları yatırımların hiçbir risk altında olmadığı konusunda güvence vererek, ofisinin sorunu çözen deneyimli avukatlara sahip olduğuna dair güvence veriyor.
Gasptan dolayı 5 numaralı iskelede
İşgal altındaki topraklarda Kıbrıslı Rumlara ait malların gaspına ilişkin dört farklı dava şu anda Ceza Mahkemelerinde görülüyor. Spesifik olarak bunlar şunlardır:
Duminka inşaat şirketinin beyni olarak kabul edilen 73 yaşındaki İsrailli Şimon Mistriel Aykut, işgal altındaki topraklarda Kıbrıs Rum topraklarına yönelik yüzlerce yasa dışı imar planıyla suçlanıyor.
Girne Agios Ambrosios'ta Kıbrıs Rum mülklerinin satışına aracılık eden 49 yaşındaki Alman emlakçı da Kıbrıs Rum mülklerini gasp etmekle suçlanıyor.
Macaristan'dan iki kadın, değeri 60 milyon Euro'dan fazla olan mülklerin satışını teşvik etmekle suçlanıyor. Bunlar işgal altındaki bölgelerde ve özellikle Akanthou, Agios Ambrosios ve Kalogrea'da Kıbrıs Rum mülklerine dikildi.
25 yaşındaki bir İsrailli, bir Avrupa ülkesine kaçmaya çalışırken Baf havaalanında Kıbrıslı Rumların varlıklarını zimmete geçirmekten tutuklandı.