Atina’yı ziyaret eden Rum lideri Nikos Anastasiades’le uzun bir görüşme yapan Yunanistan Başbakanı Alesis Çipras, hiçbir Avrupa ülkesinin başka bir ülkenin garantisi altında olamayacağını iddia etti.

    Çipras; Anastasiades'in kendisine Mont-Pelerin kasabasında elde ettikleri önemli ilerlemeyle ilgili tam bilgi verdiğini, ana konu olan toprak,  mülkiyet ve müzakerelerin diğer fasıllarıyla ilgili görüş alış-verişinde bulunduklarını bildirdi.

    Çipras, Kıbrıs sorununa çözüm çerçevesinde adada garantilerin kaldırılması gerektiğini savunurken, Yunanistan'ın uluslararası güvenlik konusuna dâhil olduğunu ve aktif olarak ilgilendiğini söyledi.

    Yunanistan Başbakanı “Açıklamama izin verin. Bu konu, çok taraflı çerçevede ancak adadan Türk askerlerinin tam olarak geri çekilmesi için çağ dışı kalmış garantiler sisteminin kaldırılmasına yönelik bir anlaşma temelinde çözülebilir” şeklinde konuştu.

    Yunanistan'ın, BM kararları ve Kıbrıs Cumhuriyeti'nin bir AB üyesi devlet statüsü temelinde, Kıbrıs sorununa adil ya yaşayabilir bir çözümü tutarlı bir biçimde desteklediğini ifade eden Çipras, 42 yıldan beri süre gelen bir soruna adil ve yaşayabilir bir çözüm bulmanın yalnız Kıbrıs halkı ve Yunanlılar için değil, Avrupa ve bölge için de çok zor bir hedef ve ulusal bir öncelik olduğunu kaydetti.

Obama da ‘işgal’ demiş...    

   Avrupa ve bölge için bu önemli zamanda Kıbrıs müzakerelerinin ek bir önem kazandığına işaret eden Yunanistan Başbakanı, ABD Başkanı Obama'nın da önceki gün Atina’yı ziyaretinde  ‘Kıbrıs sorunu, Türk askerlerinin Kıbrıs'ın kuzeyini yasa dışı istilası ve işgaliyle ikili değil uluslararası bir sorundur” dediğini açıkladı.

   Çipras, müzakerelerin süreceğini ümit ettiğini, öncelikle kesin bir haritayı yansıtacak olan toprak ayarlamaları üzerinde ortak bir anlayış olacağını vurguladı.

 

Anastasiadis de aynı görüşte

    Rum lideri Nikos Anastasiades de, kalan fikir ayrılıklarını çözmek için yoğunlaştırılmış bir diyalog ve garantiler konusunda görüşmeler için zaman olacağını açıkladı; Türkiye'den Kıbrıs'ta garantör olmaya devam etme talebi olduğuna dikkat çekti ve “Bizim görüşümüz hiçbir Avrupa devletinin özellikle devlet topraklarında askeri varlıkla hiçbir ülke tarafından garanti edilemeyeceği yönündedir” dedi.

   Anastasiades, sürecin sonraki aşamalarına ve çok taraflı bir konferans olasılığına götürecek “koşulların yaratıldığına” da değinerek aradaki dönemde kalan fikir ayrılıklarını gidermek için diyaloğun yoğunlaştırılacağını, garantiler konusu üzerinde görüşmelere zaman verileceğini bildirdi.

  Anastasiades, büyük ölçüde elde edilenin tek uluslararası kimliğe, tek egemenliğe ve tek vatandaşlığa dayalı, bütün Avrupalıların sahip olduğu gerekli insan haklarının, serbest dolaşımın, yerleşimin, mülk edinmenin ve meslek edinmenin sağlanması olduğuna işaret etti.

    Anastasiadis, bu çerçevede ilerleme olduğunu ancak hala fikir ayrılıkları bulunduğunu, her konuda anlaşana kadar hiçbir konuda anlaşmaya varılmayacağını kaydetti.

   Son olarak en kısa sürede bazı sonuçlara varılabilmesi için karşı tarafın biraz iyi niyet ve anlayış göstereceğine inanmak istediğini belirten Anastasiades, Türkiye'nin sözlerinin Kıbrıs Türk liderini cesaretlendirecek ve destekleyecek, var olan zorlukları aşmak için yardımcı olacak şekilde olması gerektiğini ifade etti.