Dışişleri Bakanı Özdil Nami’yi, ortak açıklama konusunda, “görüş birliği görüntüsü yaratmaya çalışmakla” eleştiren Rum basını, “Türkiye Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu’nun takdiğini izliyor” iddiasında bulundu.
Rum basın haberlerinde, Özdil Nami’nin, Davutoğlu’dan “bayrağı aldığı ve kamuoyuna ortak açıklamaya ilişkin bir anlaşmanın çok yakınında bulundukları izlenimi verdiği öne sürüldü.
“Nami Davutoğlu’nun taktiğini izliyor ve yanlış yönlendiriyor” iddiasında bulunan Fileleftheros, Güney Lefkoşa’da görev yapan yabancı ülkelerin büyükelçilerinin de aynı yönde hareket ettiğini belirtti.
Rum hükümetinin ise bu iyimser tabloyla hem fikir olmadığını kaydeden gazete, Rum hükümetinin, Türk tarafının yalnızca sözlü değil, yazılı olarak da ortaya koyduğu görüşlerine gönderme yaptığını yazdı.
“En azından bu dönem için ve Türkiye’deki Betmatik durum dengesiz olmaya devam ettiği sürece, herhangi bir kişinin iyimser olmasının zor olduğu” yorumunu yapan gazete, Davutoğlu, Nami ve bir grup batılı diplomatın, farklı bir yaklaşıma sahip olduklarını ve Türkiye’deki gelişmelerden etkilenmediklerini aktardı.
Nami’nin açıklamaları
Haberde, Nami’nin, İstanbul Kültür Üniversitesi Küresel Siyasal Eğilimler Merkezi (GPoT) tarafından düzenlenen “Kıbrıs Görüşmeleri Yuvarlak Masa Toplantısı”nda yaptığı konuşmaya da yer veren gazete, Nami’nin, “tarafların ortak metinde anlaşmaya çok yakın olduklarını ve sadece iki noktada pürüz kaldığı” yönündeki sözlerini aktardı.
“Doğrudan müzakereleri başlatacak ortak açıklama metninin bu ayın sonuna kadar çıkmasının mümkün olduğuna inandığını” ifade eden Nami, ortak açıklamanın içeriğiyle ilgili görüş birliklerinden bilgiler verdi.
“Görüşmelerin bazı noktalarda kelimelere takıldığını” ifade eden Nami, “Dışişleri Bakanı Davutoğlu'nun adaya ziyaretinin, bazı konuların aşılmasına yardımcı olduğunu” belirtti.
“Kapsamlı çözümle birlikte bazı toprak düzenlemeleri olacağını” söyleyen Nami, şunları kaydetti:
“Kuzeyde kalan eski mülkleri için takas, tazminat veya iade yoluyla gelir elde edecekler. Bunların ötesinde, Türkiye ile ticaret imkanına kavuşacaklar (Kıbrıslı Rumları kastediyor). Türkiye'nin deniz ve hava sahasını kullanma imkanına kavuşacaklar ve Türkiye'nin yatırım gücünden faydalanacaklar. Kıbrıs sorunu yarım asırdır BM'nin gündemindedir ve Mart 2014'de tam 50 yıl olacak. Birleşmiş Milletler’de (BM) ‘artık yeter’ duygusu hakimdir. Mart 2014 veya Nisan-Mayıs 2014'de bir referandum olması muhtemeldir.”